Benden kim özür dileyecek?

Bir grup Türk aydını(!), ''1915 yılında Ermenilere soykırım yapıldığını kabul ederek özür dileme'' kampanyası başlatmış.

Her ülkede kendini aydın, ilerici, insancıl, insan hakları savunucusu ilan ederek bu yolda faaliyet gösteren insanlar vardır. Ülkemizde de var. Onlara ihtiyaç da var. Ancak bu insanların bir kısmı, kendilerini masum gösterip milletini mahkum etme hatasından kurtaramazlar nedense...

Bu gruptakiler, mensup oldukları halkı, içinde yaşadıkları insanları, kendi akrabalarını zalim, gaddar, barbar ilan ederlerse; kendileri, iyi insan, üstün varlık, demokrat, aydın ve ilerici olur sanırlar. Sülalelerini suçlayıp onları mahkum ederek Nobel'e aday insan hakları savunucusu olacaklarını bile düşünebilirler.

Akıllarına gelmez ki, içinden çıktıkları süt kanlı ise, kirli ise; babaları, dedeleri cani, barbar, zulmeden ise; kimse onlara ''sütten çıkmış ak kaşık'' gözüyle bakmayacak. Belli bir süre alkışlanır, ödül bile verilir onlara ama, suçlu ana babanın suçlu çocukları yaftasıyla yaşamaya mahkum olurlar.

Hele kendini toplum adına konuşma hak ve yetkisinde görme hastalığına ne demeli!... '' Benim dedem kötüyse seninki de öyledir, çünkü aynı toplumda yaşadılar'' zihniyeti mi...

Anadolu'da bir söz vardır:'' İt kağnı gölgesinde yürür de kendi gölgesi sanırmış''
Şimdi soruyorum bu aydınlara(!): Size beni, babamı, dedelerimi, amcamı, dayılarımı, ailemi, Milletimi suçlu ilan etme hakkını kim verdi? Siz nasıl insan hakları savunucusu, aydın, ilerici, üstün insanlarsınız ki, benim sülalemi işlemedikleri bir suçtan dolayı mahkum ediyorsunuz?... Hangi hakla beni, işlemediğim ve asla onaylamadığım bir suçtan dolayı özür dilemeye davet ediyorsunuz?...

Benden kim özür dileyecek..?

İstiklal Savaşı Gazisi babamdan, ülkenin her yerinde ermeni çeteleri tarafından katledilen binlerce insandan ve onların yakınlarından kim özür dileyecek..?
Nasıl aydın insan olmaktır ki, tarih bilinmez, kendi halkıyla konuşulmaz... Hiç bir şey yapmayın, gidin ermeni çetelerinin yaptıklarını, onların eskiden yaşadığı yerlerdeki halka sorun, yaşlıları dinleyin. Topluca katledilen kadınların, kızların, bebelerin, savunmaktan aciz yaşlıların feryatlarını duyacaksınız. Yeterki kulak verin.

Ey... insan hakları savunucusu geçinenler, aileleri topluca katledildiği için ortada kalan yetim yavruların yetiştirildiği yetimhaneleri, yatılı okulları; orada yetişmiş Cumhuriyet cocukarını, öğretmenlerini inceleyin.

Onlar bile, kendilerine bu zulmü yapanları soykırımla itham etmediler, suçlamadılar.

Onlardan kim özür dileyecek..?