Beşiktaş-Bursaspor maçından notlar ve arkaplan

İki takımın da iyi düz olması maçın mücadele karakterini besledi ve iyi maç oldu; ama kaliteli maç olmadı. Yağmur iki takımın da karizmasını kurtardı denilebilir; çünkü yağmur ve ağırlaşan saha iki takımın da üretken olmayan oyununa bir nevi kılıf oldu. Beşiktaş maç boyunca organize bir hücum girişiminde bulun(a)madı. Bursaspor, Beşiktaş savunmasının nispeten önde yakalandığı anları genellikle Sercan ile değerlendirmek istedi; özellikle ilk yarıda Volkan ile Beşiktaş'ın solundan geldi. Düz oyunda dengeyi Volkan'ın bozduğu söylenebilir. İkinci yarı oyun hali değişti. Oyundaki değişimi yaratan ana unsur Volkan’ın Sağlam tarafından oyundan alınmasıydı. Volkan ön alanda etkin bir oyun ortaya koyuyordu. Diyarbakırspor maçında nasıl yetenekli iki oyuncu oyuna girdikten sonra Beşiktaş rakibin üzerine ilk yarıda olduğu kadar rahat gidemediyse, bu maçta da rakibin yeteneklisinin oyundan çıkması takımı rakibin üzerine itti. Volkan sahada kalsa Bursaspor daha kolay kazanırdı. Öyle ki, goller kendi özel koşulları içerisinde değerlendirildiğinde denk gelen goller gibi dursa da bu ön alanda nispeten çok oyuncuyla oynamanın dolaylı etkisi de olabilir. Hakemin ve İvankov'un da itmesiyle Beşiktaş iki duran top golü kazandı. Hakem, Beşiktaş'ın ilk golü öncesinde oyunu düdüğüyle kesmek üzereyken olası golü iptal eden olma korkusuyla oyunu sürdürdü. Penaltı kararı da hatalıydı. Sanırım, maçın başında Ozan'ı atamaması ve Ozan'ın golü atan oyuncu olması ona oyunun devamında etki etti. Öne geçen Beşiktaş'ın farkı artırması beklenirken bu olmadı = Sercan'ın girdiği pozisyonlar. Sercan'ın kendi maharetinin de rol oynadığı bu pozisyonlar Beşiktaş'lı oyuncuları temkinli kıldı ve kendi kalesine doğru çekti. Bu, Bursaspor'un en azından şişirme toplarla şansını denemesini sağlayacağı bir oyuna zemin hazırlamış oldu ve o zemin Ferrari'nin sakatlığıyla birleşince Bursaspor iki gol yaptı ve maçı kopardı.

Özkalfa

Beşiktaş'ın kazandığı penaltı, Kadıköy'de oynanan ve Pancu efsanesini yaratan maçta Demirlek'in çaldığı penaltıya benziyordu. İçeride dışarıda çok hakem penaltı çalar. Faul pozisyonlarını değerlendirirken pozisyonların tamamını hızlı çekim seyretmek gerekir. Hakemle empati olsun diye değil, pozisyonu sağlıklı değerlendirebilmek için. Pozisyonun özü oyunun doğal akışı içinde yansır. Ağır çekim seyirde detaylar bütünü, başka bir ifadeyle özü kaybetmeye yol açabilir. Ağır çekim; ofsayt, topun çizgiyi geçip geçmemesi, vs. gibi konularda yarar sağlar. Hızlı çekimde pozisyon net. Zapo kayıyor; ama Toraman'a temas edeceğini hissettiği an ayağını Toraman'ın kendisini kolaylıkla geçmesini sağlayacak şekilde geri çekiyor. Toraman da kendini bırakarak şansını deniyor. Cordoba'da Tuncay'a göstere göstere dokunmamış + rakibin pozisyonunu bozmaya yönelik bir hamlede bulunmamış; ama hakem pozisyonu penaltı sanmıştı. Pozisyon penaltı olmamasına karşın Toraman'a sarı kart hatalı olur; çünkü savunmacı kayıyor, hücum eden olası darbeden korkmuş olabilir. Bu pozisyon yapı olarak Fenerbahçe-Manisaspor maçında yaşanan Ergin'in düşürüldüğü penaltı tartışmalı pozisyonunun çok benzeri pozisyon + çok daha hafif olanı; çünkü o pozisyonda açık bir darbe de vardı ve aynı hakem oyunu devam ettirmişti.

futbolteknik@hotmail.com