Bıktıran hikayeler…

Seçimler bitti. Hemen ardından dış politikadan haber bonbardımanı başladı. Önce G-20 zirvesi, ardından NATO. Tamda ekonomik kriz tüm dünyayı çalkalar, bizi ise yere sererken. G-20 zirvesinden çıkan kararlara bir bakarsak, özet olarak dünyaya dolar saçılacak. Akılamaz rakamlar telaffuz ediliyor. Bir kısım sözde önemli (!) ekonomist, zil takıp oynayacak neredeyse. Neymiş? Tüketim canlanacak, ticaret canlanacak, insanlar mutlu olacak.

Sadece ekonomi dalında değil birçok branşta aydın(!) kişiler, halkı bu fikre ikna için kolları sıvadılar bile.

Ülkeye gelecek yeni parayı hangi dallarda kullanma iznimiz olacak dersiniz?

*Borç ödemede

*Duble yol yapımında

*Konut yapımında

*AB ve ABD den, veya onların başka ülkelerdeki şirketlerinden ithalatta

Benzeri bazı konularda da kullanabiliriz. Tarımı desteklemek ve üretimi arttırmakta, başka ülkelerle rekabet edebilecek sanayi dallarını desteklemekte, ithal ettiğimiz malları kendi ülkemizde üretecek sanayii teşvikte kullanabileceğimizi söylemek pek inandırıcı olmayacak. Yeniden kredi kartlarına doksandokuz taksit, yeniden borçlanma. Toronlara bırakacağımız en önemli miras borç olacak. Hep biliyoruz yedi yıl önce ikiyüz milyar olan borç stoğu beşyüzü çoktan aştı. Aklıma pek bildik bir hikaye geldi.

Kazancı ile geçinemeyen Ahmet efendi ve eşi Ayşe hanım kredi kartlarına yüklenir. Limit aşılınca başka kredi kartı ile ödenip borç devredilir. Ama ipin ucu kaçmıştır. Daha önce kredi vermek için takla atan IMF pardon bankalar, haciz getirirler. Baba yadigarı ev gider.

****

Danimarkanın gerek Roj tv, gerek karikatür krizi konusunda takındaığı tavır belli. Tek etkin olduğumuz kuruluş olan NATO da rövanş fırsatı çıktı. Biz ne yaptık?

BaşbakanRecep Tayyip Erdoğan, Rasmussen’in NATO Genel Sekreterliği’ne seçilmesiyle ilgili, “Çekincelerimizin Obama garantörlüğünde çözüldüğüne yönelik bize bilgiler gelmesi üzerine, Sayın Cumhurbaşkanımız kendilerine olurumuzu verdiler” dedi. “Temennimiz odur ki, çekincelerimizi giderdiklerine dair verilmiş olan bu garantiler yerine getirilir”

Son elli yıldır gerek AB gerek ABD bize ne sözler verdiler. Ama hiç birini yerine getirmediler. Bu sefer inşallah getirirler diyorum ama getireceklerini de sanmıyorum. Devlet temenni ilemi yönetilir, yazılı belge ile mi? Bilen varsa bana söylesin.

*****

Sayın Obama yurdumuza geldi. İki gün Ankara ve İstanbulda trafik felç. Ne yapalım katlanacağız. Sayın başbakanımız Amerikaya gittiğinde de orada hayat duruyormuş. Tabii ki onlar bize nasıl davranıyorsa bizde aynı şekilde davranacağız.

Esen kalın…6/4/2009