Bir bayram daha böyle geçti

Bayramlar güzeldir.

Hele onların içerisine gönlümüzü de karıştırabilirsek.

Hah işte o zaman gül bahçesine döndüğümüz andır.

Senliği benliği, öfkeyi kini bir kenara koyduk.

Bayram boyunca sevgiyi yüklendik.

Meğer ne güzelmiş sevgiye hamal olmak.

Siz onu değil, o sizi taşıyor.

Taşımak ta ne kelime uçuruyor.

İçleri ağlasa bile yüzlerde bir tebessüm ki.sormayın.

***

Ne zamandır öyle yüzlere hasretmişiz.

Oh be nihayet bunları da gördük.

Boşuna dememişler ‘Her gün bayram olsa’ diye.

Bayramı bayram yapan da insanlardır.

Yine bir söz vardır hani ‘Deliye her gün bayram’ diye.

Ben böyle deliliğe dünden razıyım.

Dedim ya işte kinin, nefretin, sevgisizliğin akıllısı olacağımıza…

Sevginin, güzelliğin, insanlığın, muhabbetin delisi olalım daha iyi.

Sadece delisi olmak mı?

Elbette hayır.

Böylesi güzelliklere kurban bile olur insan.

***

Biz ne büyük milletmişiz meğer.

Tabi ki bizi büyük yapan büyük değerlerimizdir.

Şu atmosfere bakar mısınız.

Şekerler baklavalar sunuluyor, etler dağıtılıyor.

Yardımlaşmanın en güzel örneği yaşanıyor.

Ziyaretler gerçekleşiyor.

Hal hatır soruluyor, gönüller alınıyor.

***

Dünyanın başka neresinde var bu anlayış bu davranış söyler misiniz?

Bütün bunları bakan gözlerle görünce insan hayrete düşüyor.

Bu millet hiç kendi kendine kavga eder mi diye.

Eğer ediyorsa mutlaka birilerinin parmağı olduğu içindir.

Kardeşliği böylesine içten yaşayan bir toplum kavgacı olamaz.

Kimler ekiyor aramıza nifak tohumlarını?

Kimler çok görüyor kardeşliğimizi?

Elimizi şakağımıza koyup bir kez daha düşünmeli değil miyiz?

***

Hele şu misafirperverliğe bakar mısınız?

Israr ediyor lütfen bir şeker daha.

Lütfen bir dilim baklava hatırım için…

Zehir olsa yemez misiniz?

Bir kez daha anlıyor insan.

Tad ne şekerde ne baklavadadır.

Gerçek tat onu sunan gönüllerdedir.

***

Bu bayrama gönülleriyle katkıda bulanarak huzur yaşanmasına sebep olan, acıya-sevince ortak olan herkese şükran duygularımla.

Dostça, kardeşçe, el ele, omuz omuza…

Daha nice bayramlara…