Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mart '11

 
Kategori
Deneme
 

Bir çocuk bir yetişkin demektir.

Yıllar önce bir yerde bir yazı okumuştum. Bir fa.işe hayatını yazmıştı. O kadar etkileyici idi ki anlatamam. Fakat kısaca anlatayım; bedenim satılık ona parasını ödeyen herkes sahip olur fakat, ruhum bir kişiye ait ve hep öyle kalacak. Onu asla satamam kimse de satın alamaz. 

Hayat her zaman sürpriz lerle doludur Allah'tan başka kimse kimseyi yargılayamaz. Hoş kimse de hayatının yargılanmasını istemez ve agresif tavırlar sergiler. Herkes mutlaka birileriyle bir şeyler yaşar fakat ruhu hep bir kişiye aittir. Asla o ruhuna kimseyi dokundurmaz. Ben yargılamadım kimseyi hayatım boyunca çok canımı yakmadıkça, bana zararı dokunmadık ça. Fakat şu da bir gerçek ki herkes kolay yoldan para kazanabilir cazibesini kullanıp ekmek yiyebilir ama asla tırmalamadan bir yere gelemez. Aklıyla ve emeğiyle ekmek yemek huzur verir, zevk verir az olsun helalinden olsun. Onca zorluklar çekip yinede ayakta duran, bir ortama girdiğin de her erkeğin gözünü alamayacak kadar dikkat çeken ve yinede onca iltifata ve beğeniye karşılık vermeyen, hedefi daima başarı hırs ve itibar olan, kendi çabasıyla bir yerlere gelmek isteyen insan lar neden bu yolu seçmedi? 

Ruhu sapkın aklıyla olgun olanlar daima başarıya giden merdivenleri tercih ederler, asansörleri değil. 

Standartlarınızı ne kadar yükseltirseniz o kadar fazlasını istersiniz. Ve zamanla elinizdekiler de yetmez. Örneğin 1990 model bir arabanız var ve 1995 modeli beğeniyorsunuz ne yapıp edip aldınız bir müddet sonra sıkılırsınız ve artık o size ulaşılmaz gelmez daha üst model almak istersiniz ve bir müddet sonra ona ulaşırsınız ve yine yine aynı şeyler olur. Ulaştıkça daha fazlası iç üdüsel olarak istenir. O yüzden azla yetinmeyide bilmeli insan. 

"Bir domuzun ve bir çocuğun her istediğini yapmayın; çok iyi bir domuzunuz , çok kötü bir çocuğunuz olur." (Jackson Brown) Bir zamanlar bizde çocuktuk bizlerin çocuklarıda büyüyecekler. Bir çocuk bir yetişkin demek se madem çocukluktan başlamak lazım bir çocuğa kötü günde de iradeli olmayı öğretmeye. Hayat acımasızdır ve herkes bizim gibi davranmaz çocuklarımıza. Kişilik bile çocuk yaşta gelişr ve oturur. İyi bir yetişkinliğin yolu iyi bir çocukluktan geçer. 

Sİzlerle "Jackson Brownun kitabından bir kaç hayat tecrübesi aktarmak istiiyorum; 

Kendimi neşelendirmek istediğim zaman en iyi yolun başka birini neşelendirmeye çalışmak olduğunu öğrendim. Yaş:13

* Bir bebeğin evlilik sorunlarını çözemeyeceğini öğrendim. Yaş: 24

* Bir tartışmayı tatlıya bağlamadan yatağa gidilmemesi gerektiğini öğrendim. Yaş: 29

* İnsanın kendisinden daha sorunlu birisiyle evlenmemesi gerektiğini öğrendim. Yaş: 31

* İşyerinde romantik ilişkiler aranmaması gerektiğini öğrendim. Yaş:31

* Çalıştırdığımız insanlara iyi davrandığımızda, onların da müşteriye iyi davrandıklarını öğrendim. Yaş: 49

* Bir toplantıda zekâmı ya da sohbetimi göstermek konusunda tercih yapmak gerektiğinde sohbeti seçmemin daha iyi olacağını öğrendim. Yaş:53

* İnsanlara iyi davranmanın hiçbir maliyeti olmadığını öğrendim. Yaş:66

* Gerçekten yaşamaya başlamak için emeklilik beklenirse, çok uzun bir süre beklenilmiş olunacağını öğrendim. Yaş: 67

* İyi kalpli olmanın mükemmel olmaktan daha önemli olduğunu öğrendim. Yaş: 70

* Bir domuza ve bir çocuğa istedikleri her şeyi verirseniz sonuçta çok iyi bir domuzunuz ve çok kötü bir çocuğunuz olacağını öğrendim. Yaş: 77

* Kiminle evleneceğin kararının hayatta verilen en önemli karar olduğunu öğrendim. Yaş: 95 


Hayat elbetteki çok zor fakat hayatta daima başarıya giden yol; zoru ve hiç kimsenin başaramadığını başarmak tan geçer. 

Öyle ise şu bir gerçek ki "Fahişelik" bile bir sanattır herkes icra edemez. Vicdan meselesidir. Ama aşkta, ama işte, ama sözde, ne yaşadıysanız yaşayın geceleri yatağa yatıp başınızı yastığa koyduğunuz da rahat uyuyup uyuyamamanız önemlidir. 

Vicdan muhasebesi yapınca bir film şeridi gibi gözünüzün önünden geçer yaptığınız herşey. Tabi bu vicdanı olanlar için geçerli. Vicdan denilen duygu herkese mahsus olsaydı eğer; kötü ve iyi denilen kavram olmazdı, katiller, hırsızlar, hainler olmazdı. Hayat hep tek bir mantıkla giderdi. 

Adalet duygusu en önemli şeydir bana göre. Küçükken sokaktaki kedilere kendi yemeğimi götürüp verirdim. Bir sürü kedi başıma toplanır dı tek tek tokmalara bölerdim ve bazı kediler hemen kapardı. Eğer biri biraz fazla yese kızardım; Aaa sen çok yedin ver bakayım diğer arkadaşına.. diye. 

Hiç hazmedemiyorum ve politik olamıyorum benim lugatımda gri diye bir şey yoktur ya beyaz vardır ya siyah. 

 

 
Toplam blog
: 28
: 3650
Kayıt tarihi
: 12.10.10
 
 

İzmir'in Buca ilçesinde doğdum. Onbir yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Yıllardır edebiyata olan mera..