Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

perihan reyhan ALKAN

http://blog.milliyet.com.tr/pra

09 Nisan '08

 
Kategori
Müzik
 

Bir devi daha yitirip, bir devri daha kapattık

Bir devi daha yitirip, bir devri daha kapattık
 

PERİHAN ALTINDAĞ SÖZERİ


Çocukluğumdayım haberi okuduğum andan beri…

Salonun bir köşesinde o babaannemin çeyizinden, kocaman hele küçücük gövdemle oranladığımda daha da büyüyen antika gramofon. Babaannem ipek saten elbisesi, iri bir inci başlı iğneyle tutturulmuş, saçını örtmekten ziyade süslemek üzere iliştirilmiş görünümlü siyah ipek dantel başörtüsü, parmağında iri elmas taşlı yüzüğü olan elinde, ucu altın kehribar ağızlığında kırmızı uçlu bahar sigarası ve altın çerçeveli gözlükleriyle. Büyükbabam, yeleğinde köstekli altın saati, annem ondüleli saçları ve incecik beline oturmuş kloş narçiçeği elbisesi, yakasında fildişi üzerine sedef ve elmas kakmalı broşuyla ve elinde örmekte olduğu danteli, babam elinden düşürmediği kitaplarıyla her zamanki koltuklarındalar. Plağın konuluşuyla gramofona aynı anda “Susunuz artık, oturunuz yerlerinize” talimatı babaannemin aynı ana denk geliyor kardeşimle bana. Haddimiz değil kıpırdamak bize ayrılan yerlerimizden o andan itibaren. Annemin daha önce servisini yaptığı paskalya çörekleri ve çiğ börekler eşliğinde, ya kendi elleriyle hazırladığı kızılcık şurubu, ya limonata, ya da tükenmezi içiyoruz.

Ve o harikulade sesi, hançere zenginliğiyle, udi İbrahim Efendinin,

SEVMEDİKLERİNLE GÖNÜL AVUTMA

HASRETE YOLCUYUM BENİ UNUTMA…

İsimli eseri hayat buluyor PERİHAN ALTINDAĞ SÖZERİ’nin seslenişinde. Ardından Selahattin Pınarın,

YALNIZ BENİM OL

EL YÜZÜNE BAKMA SAKIN SEN…

Suphi Ziya Özbekkan’ın, muhayyer makamında,

TİTRER YÜREĞİM HER NE ZAMAN YÂDIMA GELSEN…

Hüseyin Mayadağ’dan hicaz bir eser,

SÖYLE DERDİNİ KAÇ YIL ÇEKECEK BU DERTLİ BAŞIM?

BU GECE BU SANA SON GELİŞİM SON YALVARIŞIM…

Ve daha niceleri şu an kulaklarımda, o hiçbiri şimdi hayatta olmayan aile fertlerimin hayalleri eşliğinde.

O; 20.YY Türk Musikisi icrasında sergilediği kalite ile kendi yalnızlığını inşa eden gerçek bir hanımefendi ve bir fenomendi. Nev-i şahsına münhasır bir aristokratik duruşu vardı. Musiki gök kubbesini, sesinin şehr-i ayinleriyle bin bir renkli parıltıya bezerdi.

Hoş ilk kez dinlediğim Tepebaşı gazinosunda, ne kim olduğunu, ne de ne söylediğini anlayacak yaşta olmayıp sıkıntıdan patlayışıma bir de o rengârenk balonumun patlayışının üzüntüsü eklenerek, masa üzerinde uyuyup kalmıştım ama…

Daha sonraları, amcamla babamın Mualla Mukadder - Perihan Altındağ Sözeri çekişmeleriyle büyüdüğümden, her ikisini de, annemin Hamiyet Yüceses sevgisiyle bütünleştirerek hazla dinlerdim. Lakin Perihan Altındağ Sözeri’yi daha bir yakın bulurdum yine de kendime, babamın da hatırası oluşu nedeniyle. Adaşımdı ve isim annemdi bir şekilde.

Zor bir doğumla dünyaya gelmişim. Doktor: Çocuk büyük ihtimalle ölü, değilse bile kurtulmaz, anneyi kurtarabilirsek ne ala dediğinden, yaşadığım haberine 1 Nisan oluşunu göz önüne alan babam, şaka mı acaba diye düşünüp gerçek olduğunu anlayışının şaşkınlığı ve sevinciyle nüfus idaresine daha adım kararlaştırılmadan koşturup o sevdiği sanatçının adını koymuş. Gelince de eve hiç kaçınımsız babaannemden epey bir laf işitmiş, ben Reyhan koyacaktım adını diye epey bir küsmüş babama, gönül almak da onun arzusunu da yerine getirerek sağlanmış.

Ve devam ediyor içimdeki konser şu an bir yandan da.

GÜCENDİ BİRAZ SÖZLERİME,

MÜNFAİL OLDU…

HER MEVSİM İÇİMDEN GELİP GEÇERSİN.

SEN VEFASIZ YOLCU KALBİM VİRAN EDERSİN…

GÜLZARA NAZAR KILDIM, VİRAN MİSAL OLMUŞ…

BİR GÜN NE OLUR GEL BUSENLE SEVİNDİR…

BİR İHTİMAL DAHA VAR,

O DA ÖLMEK Mİ DERSİN?..

Evet, kaybettik bu müstesna sesi…

Kendisine rahmet, yakınları ve tüm sevdiklerine sabır dileyerek; Selahattin Pınar’ın sözlerini, kendilerinin o müstesna seslendirişiyle uğurluyorum efendim.

GEL GİTME KADIN.

RUHUMU HİCRANA YAKMA…

 
Toplam blog
: 290
: 553
Kayıt tarihi
: 11.03.08
 
 

İlk ve orta öğrenimimi Gölcük/ Kocaeli, lise ve üniversite öğrenimimi Ankarada gördüm. İlk okuldan..