Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mart '12

 
Kategori
Anılar
 

Bir muallimin hatıra defteri 20 : Tatil, İzmir'de işler bitti..

Bir muallimin hatıra defteri 20 : Tatil, İzmir'de işler bitti..
 

 

(Öğretmen adayımız yine tatilini İzmir’de geçirmeye karar verdi. Biraz gezdi tozdu ama canı sıkıldı , aslında aradığı zaman, bazı geçici işler bulabiliyor. Biraz da para kazandı. Abla dediği Teyzesi ve Eniştesi artık İzmir’i terk edip yeniden Bandırma’ya dönmeye karar verdiler. Genç  de onların peşi sıra Bandırma’ya…Çünü Efendi Ağabeyi onun velinimeti…)

18.Temmuz.1940

İzmir’e geleli bir hafta oluyor. Her gün arkadaşlarla gezinti yapsak da , yine de insanın canı sıkılıyor. Boş durmaktansa bir arkadaşla beraber bir araba karpuz aldık ve sattık; alış veriş yaptık…

20 Temmuz.1940
Bu gün Efendi ağabeyimin işi çıktığından o çalıştığı mağazaya  gidemedi; onun yerine ben gittim.
İzmir’de havalar pek sıcak oluyor.
Ablamla köye gitmeyi düşünüyoruz. Zira insan bu memlekette hastalanacak.

22.Temmuz.1940
Efendi Ağabeyim bu günkü trenle Bandırma’ya gitti. Bandırma’da inşa edilmekte olan tayyare meydanı müteahhitlerinden iş alacak.

Buradan giderken mühendis ve müteahhit Mahmut Beyden tanıtma kağıdı aldı.

İnşallah, Allahın yardımıyla oradan iş alınca biz de ablamla ikimiz Bandırma’ya gideceğiz.

Ben şimdi mağazaya gidiyorum. Bakalım Efendi Ağabeyimden nasıl bir haber alacağız. İnşallah Allahım gurbetlerde gezmekten artık hepimiz kurtuluruz.

25.Temmuz.1940
Birkaç gün evvel Efendi Ağabeyim Bandırma’ya gitmişti. Bu gün Efendi Ağabeyimden mektup aldık. Mektupta müteahhit tarafından ve arkadaşları tarafından iyi karşılandığını; her halde Allahın izniyle iyi bir iş alacağını; henüz pazarlık yapmadıklarını; yine eski vaziyetimizi almağa kanaat getirdiğini; Pazar günü bizi bekleyeceğini yazıyor.

Bu vaziyetten dolayı ablamla ikimiz pek sevindik. Yakında memleketimize gideceğiz. Böylece gurbet ellerde gezmekten kurtulacağız.

28.Temmuz.1940
Bu gün İzmir’den ayrılıyoruz. Belki bir daha artık bu İzmir’i hiç göremeyeceğiz. Fakat artık memleketimize gideceğimizden dolayı da pek çok sevinmekteyiz.

Sabahleyin erkenden kalkarak eşyalarımızı ablamla  topladık; denk, paket yaptık…
Tren Bandırma’ya saat 10’da hareket edecek. Komşularımız ve samimi arkadaşlarımız olan Aydınlı Ahmet Efendi Amcam, Sabriye Hanım Teyzem .. Çocukları Hüseyin, Adnan, Mübeccel vedalaşarak ayrıldık. Ev sahibimiz İspartalı Osman Efendi Amcamla… Nazire ve Ayşe Hanım Teyzemle; Ayşe Kadın Hanımla … çocukları Coşkun, Aysel, ile vedalaşarak ayrıldık.

Komşumuz iki Osman Ağabeylerle; Dudu Hanım teyzemle; gelin hanımla, Turan ile vedalaşarak ayrıldık.

Ben eşyalarımızı bir araba ile Basmane istasyonu’na getirerek yerleştirdim. Biraz sonra da ablam geldi.

Biletlerimizi aldık; eşyalarımızı bagaja verdik , kendimiz de vagonun kompartımanlarından birine yerleştik. El eşyalarımızı da yanımıza aldık. Trenle Basmane’den ayrılacağımız sırada bizi geçirmeye gelen Sabriye Hanım Teyzem pek mütessir oldu. Biz de müteessir olduysak da memleketimize gideceğimiz için bu üzüntümüzü saklayabildik. Tam on bir saat yolculuktan sonra Bandırma istasyonuna geldik. Yolculuğumuzu burada anlatmaya ne lüzum var, ne de vaktim var.

Neyse hava kararmadan akşam saat dokuz da Bandırma’ya geldik. İstasyonda Efendi ağabeyim, Hürmüz Abla, Şükrüye, Fikriye, Mustafa  bizi karşılamağa çıkmışlar. İstasyonda Münevver de vardı. Bana hoş geldiniz, dedi.

Bütün eşyalarımızı bir araba ile Rıza Ağabeyimin yazıhanesine götürüp yerleştirdik. Çünkü kendi evimizdeki kiracı henüz bir ev bulup çıkamamış. Efendi Ağabeyim kira ile ev bakmış fakat bulamamış. O akşam ve ertesi akşam Rıza Ağabeyimlerde misafir kaldık.

Efendi Ağabeyim Debleke, Taş Ocaklarından, meydandan toprak ve balast ; Mamun altından da kum izni almış. Henüz daha amele az olduğu için işleri faaliyete sokamadık.

Bu gün Pazar akşamı olduğu için Bandırma’da Deniz Boyu çok kalabalıktı. Tabii , kendi telaşemiz olduğu için bu akşamdan istifade edipte gezemedik. İnşallah işleri yoluna bir koyarsak,  o zaman serbest serbest gezeriz.

Burada Gönen’li arkadaşım İsmail Uyar’la ve babası Ali Amcam’la görüştük.

Bandırma’nın havası pek serin oluyor. İzmirde ise sıcaktan yanıyorduk.

(İçerde, Savaş kapıdayken, Milli Savunma Bakanlığı bütçesine 64 milyon lira ek ödenek kondu. Diğer yandan , “Kağıt stoklarının azaldığı” gerekçesiyle gazetelerin sayfa sayılarını sınırlandırmaya karar verildi. Dışarıda, devamlı Hitler”in etkisinde kalan Benito Mussolini (Duçe) 10 Temmuz 1940¨da Müttefiklere savaş ilan etti. Ama İtalyan Ordusu Kuzey Afrika ve Balkanlar seferlerinde rezil oldu, her seferinde imdada Almanlar yetişmese Yugoslavya ve Yunanistan”ın İtalya”nın işini bitirmesi içten bile değildi…)

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..