Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '15

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Bir mutluluk tarifi – 1nci bölüm -

Bir mutluluk tarifi – 1nci bölüm -
 

Mutluluğun bir ifadesi


Mutluluk nedir sevgili dostlar? Mutluluk nedir? Binlerce yıldır filozofların bilerek sorduğu, sıradan insanların ise içten içe dolaylı sordukları bu sorunun cevabı nedir?

Mutluluk para mıdır? Ya da ev, araba, yat, kat mal mülk sahibi olmak mıdır? Bir eli yağda bir eli balda Richie Rich gibi mi yaşamaktır? Ya da Spartaküs gibi köleyken zor elde ettiği özgürlük için savaşmak mıdır ve savaşarak ölmek mi? Ya da dağda inzivaya çekilip izole yaşam sürüp tefekküre dalmak mıdır? Evlenmek ve çoluk çocuk sahibi olmak olabilir mi? Ya da avare bir yaşam sürüp aklının estiği yere gidip sadece dünyayı dolaşmak olabilir mi?  Ya da Afrika’ya gidip aç çocuklara yardım etmek? Dalai Lama gibi bir ruhani lider olmak peki? Ya da başkalarını mutsuz etme pahasına kendi mutluluğunu yaşamak??? Ya da öldükten sonra diğer hayatında kral olarak doğarım diye umutlanarak şimdi hiçbir şey yapmadan yaşamayı seçmek ve salt inançla mutlu yaşamak? Ya da tene eziyet ederek bir Hint Fakir’i gibi yaşamak mı?

Biraz da şeytanın avukatı soruları soralım...bir katil ya da serseri mutlu olabilir mi? Bir sonuç beklentisiyle yapılan iyilikler mutluluk getirir mi? Mutluluk ille de cennete mi mahsustur? İnsan mutlu olabilir mi? Cehalet mutluluk mudur?

Çok fazla soru oldu biliyorum; ancak bu tür ekstrem sorular insanı standart düşünceden uzaklaştırdıkları için her zaman bana faydalı gelmiştir.

Antik Yunan’da “Eudaimonia” olarak geçen mutluluk için Batı Felsefesi’nde Sokrates, Platonn, Aristo, Xenon, Aristippus, Epikür, Seneca, Hobbes, Pascal, , Schopenhauer, Kant, Neitzche, Doğu Felsefesi2nde ise Buda, Konfüşyüs, güzel Anadolu'muzda ise Mevlana ve diğer tevhid erbabları çok fazla şey söylemiş ve yazmışlar. Ancak onca söylenen şeye rağmen hala insanlar mutlu değil, çünkü mutluluğun tek bir tarifi yok. Kişiye göre değişiyor. Hatta Hegel’in Diyaektik düşünceyi insanlığın tarihsel gelişimine aktardığı yaklaşıma bakarsak zamana göre de değişiyor; buna Zeitgeist, yani zamanın ruhu diyorlar.

Bilginin bir tık ötede olduğu çağımızda isteyenler kimin mutluluk hakkında ne söylediğini araştırıp okuyabilirler. Bu yazımda ben kendimce mutluluğa dair fikirlerimi paylaşacağım. Ancak belirtmek isterim ki bunlar bana göre bir teoridir ve bir uzmanlık iddiasında değilim. Sadece ışıklı yolda kendi tekamül için kafa yormakta olan biriyim ve feyz aldığımı kadarını sesli düşünerek paylaşmak istiyorum. Zira, yazdıklarım kendimi bilme yolculuğumda acizane öğrenebildiğim kadarını yansıtır. Henüz gidecek yol çok...

Önce insanın fiziksel, zihinsel ve ruhsal 3 temel yönünü hatırlayarak işe başlayalım. Zira dünya yaşamına ruh ancak bir bedene enkarne olarak başlayabiliyor. Zeka gibi muhteşem bir kapasite ile donanmış beden ise, ruh bedene can verince zihnin hakimiyetine giriyor ve aktive oluyor.

İnsanın fiziksel yönü beden ve duygulardan oluşuyor. Duygular öyle büyük bir güç ki, insanı dünya yaşamına, dünya sınavına, dünya illüzyonuna bağlıyor; hatta bağımlı kılıyor ta ki uyanana kadar. Ve sezgilerimizi de içeren duygularımız vasıtasıyla insanın içinde bulunduğu toplum, dünya ve evren ve hatta Allah ile iletişimde bulunuyoruz...Tüm bu tecrübeyi ise alan sosyal-duygular alan olarak tanımlıyorum.

Böylece insanın fiziksel, zihinsel, sosyal-duygusal ve ruhsal olarak 4 temel yönünden bahsedebiliriz.

Bu 4 temel yön neden önemli? Çünkü bana göre insan tüm bu 4 temel alanda aktif olmaz ve her yönünü besleyemezse gerçekten mutlu olamaz. Tek bir alana odaklanan kişi bir kanadı kırık, uçamayan kuş gibi yerinde sayar. Kendini mutlu sanar, ancak hayatın medcezirindeki ilk büyük dalgada yıkılır gider. Kadim Çin filozoflarının bakış açılarına göre bu durumda Tao ile uyumlanamaz. Akışta kalamaz.

Bu 4 temel alanı herkes nasıl dolduracağını kendisi bilir. Kimsenin kendi, kişisel reçetesi bir diğerine uygulanamaz, ama feyz almaları başkalarına için ışık olabilir. Nasıl herkes doğrudan ve yanlıştan bahsediyor ama her ülke ve kültürde bu değişiyorsa, mutluluğun kriterleri de kişiye göre değişir.

4 temel alandan bahsettik ve Eros, Philos ve Agape ile Antik Yunan’da temsil edilen 3 aşamayı bir sonraki yazımda işleyeceğim...

Sevgiler,

Kenan

 

Tavsiye edilen okumalar...

Şehirde Nirvana http://blog.milliyet.com.tr/sehirde-nirvana/Blog/?BlogNo=454665

Bu dünyada cenneti yaşamak http://blog.milliyet.com.tr/bu-dunya-da-cenneti-yasamak/Blog/?BlogNo=433936

 

https://twitter.com/Naacel

https://www.facebook.com/public/Kenan-Kolday

http://naacel.blogspot.co.uk/

http://www.felsefetasi.org/author/kenan-kolday

 
Toplam blog
: 245
: 1347
Kayıt tarihi
: 29.10.12
 
 

Çocukluğumdan beri kendimden büyük bir şeyleri arayıp durdum. Ve 1999 yılında yaşadığım şoklar il..