Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Şubat '14

 
Kategori
Mizah
 

Biraz da gülelim

Biraz da gülelim
 

görsel internetden alıntıdır


Biraz gülmek insana nefes almak kadar gereklidir. Dünya meşgalesi hiç bitmez, biraz gülünce insanın morali düzeliyor, yaşam sevinci artıyor. Yaşamı biraz oluruna bırakınca insanların eline ne gülme fırsatları geçiyor aslında. Önce sinirlendiğiniz bazı vakaları düşününce birçok gülme konuları çıkarıyorsunuz.

Bir gün İstanbul’da hiç tanımadığım bir aile hekimine gitmiştim, tıkalı burnum için doktor bana burun damlası yerine okyanus suyu tavsiye etti. Benim bildiğim eskiden doktorlar deniz suyu veya serum fizyolojik (tuzlu su, binde dokuzluk) tavsiye ederdi. Genelde de burun damlası yazarlardı. Ben okyanus suyu diye yeni çıkan burun damlalarını bilmiyordum. Ben ise bana kendi aile hekimimin yazdığı ve bana çok iyi gelen burun damlasını söyledim ve doktor onu yazdı ama anladığım kadarıyla bir başka doktorun tavsiyesinden hoşlanmamıştı.

Doktor sonrası iki tane bayan tanıdığımla buluşup çay içecektik. Bayanlar bana hangi doktora gittiğimi ve ne tavsiye ettiğini sordular. Bende “Doktorun bana okyanus suyu tavsiye ettiğini, sanki Türkiye’de okyanus var da ben okyanus suyu kullanmıyor muyum? Deniz suyu dese aklım alır, ben şimdi okyanusu nereden bulayım” deyince bayanlar kahkahalarını koyuverdiler. Hanımlar epeyce gülmüşlerdi bu olaya, tabii ben de .

Hanımlardan biri de çocuklarını ve kendisini o doktora götürüyormuş. O da doktorun yaptığı gariplikler hakkında biraz bir şeyler anlattı, yine güldük. Doktor beyin kulaklarını epeyce çınlatmışızdır.

Fıkralar:

Kocalar

Gazeteci sık sık evlenip boşanmasıyla ünlü sarışına sormuş;
"Altıncı kocanızla nerede tanıştınız?"
"Beşinci kocamı arabasıyla ezdiği yerde…

Vantrolog

Vantrolog eline geçirdiği kukla ile konuşuyor ve aptal sarışın fıkraları anlatıyormuş. Gösterisi biraz ilerledikten sonra birden orta sıralardan sarışın bir kadın ayağa kalkmış ve yüksek sesle:

- "Affedersiniz!" Bu çıkış üzerine vantrolog ve kalabalık durmuşlar, sarışına bakmaya başlamışlar... Sarışın:

 - "Görüyorum ki sarışınların ne kadar aptal olduğuna dair şakalar yapmaktasınız. Söyler misiniz, bu kanıya nereden vardınız? Tek suçumuz saçımızın rengi mi yani? Sizin bu yaptığınız ırkçılık olmuyor mu? Kadınların çoğunun sarışın olduğu ülkelerdeki kadınlara hakaret etmiş olmuyor musunuz? Tanımadığınız bu kadar kadına ettiğiniz hakaretler sizi rahatsız etmiyor mu? Söyler misiniz?" Bunun üzerine vantrolog çok mahçup ve üzgün bir yüz ifadesi ile:

 - "Şey... Ben özür dilerim... Sadece şaka yapıyordum. Eğer sizi..." Sarışın Vantrolog'un sözünü keser ve:

 - "Ben sizle konuşmuyorum bayım. O elinizdeki küçük terbiyesiz adamla konuşuyorum! Siz onu savunmayın, bırakın o cevap versin!"

Sarışın dedektifler

Üç sarışın detektif olmak üzere polis teşkilatına müracaat etmişler.
Yapılması icap eden bir sürü imtihandan birini idare etmek de Komiser Kâzım'a düşmüş. Komiser Kâzım birinci kıza beş saniye müddetle bir dosyadan çıkarttığı bir resmi göstermiş ve "Söyle kızım" demiş "Bu bir suçlunun resmi, bu adamın bariz ne özelliği var? Bunu ileride nasıl tanırsın?"
Kız şöyle bir durmuş ve "Çok kolay" demiş "Adam tek gözlü "Komiser Kâzım resime bakmış ve "Kızım bu resim profilden, yani yandan çekilmiş. Tabi tek göz göreceksin..." demiş ve aynı resimi ikinci kıza gösterip aynı suali sormuş ve "Bana bak" diye ilave etmiş "Doğru dürüst
bir cevap ver"
İkinci kız "Bu adamı tanımak çok kolay" demiş "Çünkü adamın tek kulağı var" Komiser Kâzım "Kızım" diye bağırmış "Bu resim profilden dedik yaa! Adamın suratının öbür yanını göremiyoruz. Onun için kaç gözü, kaç kulağı olduğunu bilemeyiz..."
Kâzım üçüncü kıza "Kızım lütfen akıllı bir cevap vermeye çalış. Beni çıldırtma. Bu adamın bariz özelliği nedir, bu adamı ileride nasıl tanırsın?" diye sormuş Kız "Bu adam lens takıyor" diye cevap vermiş.
Komiser Kâzım şaşkın, şaşkın resime bakmış ama adamın lens takip takmadığını bir türlü anlayamamış. Merak etmiş adamın dosyasını açıp okumuş, dosyadaki bilgiye göre hakikaten adam lens takıyormuş.
Komiser Kâzım üçüncü kıza hayranlık içinde "Aferin be kızım" demiş "Doğru bilmişsin. Şimdi şöyle bakalım bu adamın lens taktığını resimden nasıl anlayabildin?" Kız "Çok kolay" diye cevap vermiş:
"Tek gözlü, tek kulaklı bir adamın gözlük takacak hali yok ya !!"

Fidyeci sarışın

Bir sarışının para sıkıntısı varmış. Çaresiz, bir çocuk kaçırıp fidye istemeye karar vermiş.
Parkta bir çocuğu yakalayıp;
- ''Seni kaçırıyorum'' demiş ve bir fidye notu yazmış;
- ''Çocuğunuzu kaçırdım, onu tekrar görmek istiyorsanız, bir kese kağıdına 10 bin dolar koyup oyun parkının kuzey tarafındaki kayın ağacının kovuğuna bırakın''.

İmza: Bir sarışın.
Sonra da, yazdığı notu bir iğne ile çocuğun sırtına iliştirdikten sonra;
- ''Git bu notu anne babana göster'' diyerek çocuğu evine yollamış.
Ertesi gün sarışın parka gidip, ağacın kovuğuna bakmış, gerçekten de bir kese kağıdı ve içinde de 10 bin dolar var.
Bir de not;
- ''Teessüf ederim. Bir sarışın, böyle bir şeyi başka bir sarışının oğluna nasıl yapar?''

Sarışın dedektifler

Üç sarışın detektif olmak üzere polis teşkilatına müracaat etmişler.
Yapılması icap eden bir sürü imtihandan birini idare etmek de Komiser Kâzım'a düşmüş. Komiser Kâzım birinci kıza beş saniye müddetle bir dosyadan çıkarttığı bir resmi göstermiş ve "Şöyle kızım" demiş "Bu bir suçlunun resmi, bu adamın bariz ne özelliği var? Bunu ileride nasıl tanırsın?"
Kız şöyle bir durmuş ve "Çok kolay" demiş "Adam tek gözlü" Komiser Kâzım resime bakmış ve "Kızım bu resim profilden, yani yandan çekilmiş. Tabi tek göz göreceksin..." demiş ve aynı resimi ikinci kıza gösterip aynı suali sormuş ve "Bana bak" diye ilave etmiş "Doğru dürüst
bir cevap ver"
İkinci kız "Bu adamı tanımak çok kolay" demiş "Çünkü adamın tek kulağı var" Komiser Kâzım "Kızım" diye bağırmış "Bu resim profilden dedik yaa!...Adamın suratının öbür yanını göremiyoruz. Onun için kaç gözü, kaç kulağı olduğunu bilemeyiz..."
Kâzım üçüncü kıza "Kızım lütfen akıllı bir cevap vermeye çalış. Beni çıldırtma. Bu adamın bariz özelliği nedir, bu adamı ileride nasıl tanırsın?" diye sormuş Kız "Bu adam lens takıyor" diye cevap vermiş.
Komiser Kâzım şaşkın, şaşkın resime bakmış ama adamın lens takip takmadığını bir türlü anlayamamış. Merak etmiş adamın dosyasını açıp okumuş, dosyadaki bilgiye göre hakikaten adam lens takıyormuş.
Komiser Kâzım üçüncü kıza hayranlık içinde "Aferin be kızım" demiş "Doğru bilmişin. Şimdi şöyle bakalım bu adamın lens taktiğini resimden nasıl anlayabildin?" Kız "Çok kolay" diye cevap vermiş:
"Tek gözlü, tek kulaklı bir adamın gözlük takacak hali yok ya !!"

Sarışın bayan

Temel ile Cemal bir gece kulübünde içki içmektedirler, Temel, Cemal'e barda oturan güzel sarışını göstererek, "Cemal ben karıyı tavlarım" demiş. Ve kalkmış sarışın bayanın yanına gitmiş.
Sarışın bayana "Birlikte bir içki içebilir miyiz" demiş.
Kadın, "BMW araban var mı?" diye sormuş,
Temel, "Yoktur"
Kadın, "Karadeniz'de iki katlı, geniş bahçesi olan bir villan var mı?" diye sormuş,
Temel, "Yoktur"
Kadın, "Senin bankada yüksek meblağlı bir hesabında yoktur" demiş.
Temel, "Yoktur"
Kadın, "O zaman çek arabanı" der, ve Temel Cemal'in yanına gider,
Temel, "Ula Cemal benim Limuzini sana versem senin BMV'yi bana verir misin"
Cemal, "Veririm"
Temel, "Acaba benim bankaya gitsem bana bir hesap açarlar mı?"
Cemal, "Açarlar"
Temel, "Bunları hallettik de, acaba babama Karadeniz’deki villanın üçüncü katını nasıl yıktıracağız?"

Herkese neşeli günler dilerim.

Sibel Koçarslan

 
Toplam blog
: 627
: 3456
Kayıt tarihi
: 11.06.11
 
 

Kendi halinde yaşayan doğa tutkunu, sıradan bir vatandaş. İnsanların dış güzelliğine değil iç güz..