Birdenbire ölüm mantıklı değil; normalde insan tükenerek ölür

Ölenlerin bazı organlarının hala sağlam olması (vadesiyle yatağında ölenlerde bile) bildiğimiz bu günkü ölümün kişinin biyolojik tükenmesini ifade etmediğini, ayağı kaydı düştü şeklinde yaşamsal bir kaza olarak tecelli ettiğini gösteriyor.  Akıl normal ölümün böyle düşüp, ayağı kayıp, bir nedenle kalbi durup, başına taş düşüp vs bir durum, bir emrivaki şeklinde olamayacağını, ölümden kastın vücudun tükenmesi şeklinde anlaşılması gerektiğini belirtiyor. Bu nedenle günümüzde ölen kişilere öldü demek yanlış. Adam ölmüş mezara koyuyorsun atıyorum bacakları kolları sapsağlam; al bacaksız birine tak; böyle ölüm olmaz ki…

Vücudumuz sapasağlamken kalbimiz durdu ve öldük. Bu durum ölüm olarak algılanamaz ki. Kaza olmuştur. Sakata gelmişizdir. Tamam, kalp hayatın göstergesidir, motorudur; kalp durursa hayat biter, motorun çalışması durursa yaşam sona erer ama burada vücudun daha doğrusu insanın ölümü söz konusu değil. Bu durumda biz insanı sağlam sağlam mı toprağa gömüyoruz yoksa? Öyle ya adamın/kadının her neyse bedeninde çizik bile yok, kalbi bir nedenle duruyor ve ölüyor. Bu şimdi normal bir ölüm değil ki. Adamın boğazını sıksan da ölür.

İşte bu şekilde ölümler normal ölümden ayrılmalıdır. Peki bir insanın normal olarak ölmesi nedir. Normal ölüm vücudunun organlarının, bitip tükenmesi, görev yapamaz hale gelmesidir. Ölümü bu şekilde gerçekleşmeyenlere öldü denilemez. Bunları niye yazıyoruz? Normal ölüme müdahale edilmez; etsen de bir şey değişmez. Vücudumuzun bütün organları artık olabildiğince yaşlanmış görev yapamaz hale gelmiştir. Belki bilim yahut da tıp ilmi bu doğal gelişmeye müdahale eder ama şimdilik böyle bir şey yok.

Şüphesiz normal ölümde de bazı uzuvlarımız henüz sağlam olabilir ama gencecik ve sapsağlamken kaza, cinayet ya da ansızın gelişen bir sağlık sorunu nedeniyle ölmek hayatın sona ermesi anlamında değerlendirilmemelidir. Bu durumlar için “hayatını kaybetmek” uygun bir deyimdir.

Aslında insanların normal şekilde ölmeleri gerekir ve normal ölüm beklenir zaten. Bunun dışındaki ölümler ömrünü doldurmadan bir şekilde hayatını kaybetmedir ki doğru dürüst bir dünya düzeninde insanların bu şekilde ölmesi kabul edilemez. Ağaç Hareketi dünya düzeni insanların hayatlarını tamamlayıp artık ömrünü sürdüremeyecekleri kadar yaşlandıktan sonra ölmeleri gerektiği fikriyle bunun dışındaki ölümlere ve bu ölümleri hazırlayan nedenlere müdahale edecektir. Kişilerin devletin, hatta kendilerinin hatası ve ihmalinden kaynaklanan ölümlerde devleti şikâyet hakları vardır. Çünkü devlet halkın çobanıdır.