Bizden başka canlı da var

‘’Benimki küçük bir hikayeydi. Adına yoksulluk mu dersiniz, sefillik mi bilemem. Biraz sevgi dilenirim sadece, bir de merhametli bir bakış. Sessizliğimi, suçluluğumdan sayma. Ben insanlık kavramını kaybetmiş yüreklerde hayvanlığın temsiliyim. Bazen sokaklardaki gereksiz bir çöp bazen hevesin kaçana kadar bir uğraşım. Sonrası sokaklarda apartmanların yanan ışıklarından hayaller kurarım güzel bir yuva için. Çünkü ben gerçekten sahiplenmeye ihtiyacı olan bir hayvanım. ‘’

Özgürlük bütün canlılara özgü bir olaydır. Doğan her canlı özgür doğar ve özgür yaşar. İnsan nasıl özgür bir varlıksa aynı şekilde hayvan da özgür bir varlıktır. Onların da özgür yaşam hakları vardır.

Bir kuşu alıp kafese koymak, bir balığı alıp akvaryuma koymak, bir köpeği alıp tasma takmak onların özgür yaşam haklarını gasp etmektir.

Özgürlük sadece bizim değil hayvanların da doğal hakkıdır. Her canlının yaşam hakkı vardır ve kim kimsenin yaşam hakkına son verme lüksüne sahip değildir.

Maalesef ki bizim yaşayış şeklimizde hayvanlara iyi davranma ilkesi yoktur. Ben bunu şöyle açıklarım sadece. Kendisine değer veren insan diğer canlılara da değer verir. Maalesef ki kendime gerekli değeri vermiyor hayvanlara da değer verdirmiyoruz.  Bilinçaltı sadece onu hor görme, küçümseme ve aşağılamaya odaklanıyor.  Acılarını, onların da his ve sevgi duygularının olduğunu yok sayıyoruz. Görmezden geliyoruz bizden başka yaşantıları.