Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '12

 
Kategori
Sosyoloji
 

Bizi kimler uçuruyor?

Bizi kimler uçuruyor?
 

Sözcü Gazetesi, Rizeli olan THY Yönetim Kurulu Başkanı göreve geldiği günden bu yana kuruma eş, dost, akraba ve hemşerileriyle doldurduğunu isimler vererek haber yaptı..

Bizi isimler enterese etmiyor.

Bakın hangi birimlere nereli müdürleri atamış Yönetim Kurulu Başkanı?

Rizeli Eğitim Müdürü. Rizeli Özel Kalem Müdürü. Rizeli Bilgi İşlem Müdür. Rizeli İnsan Kaynakları Müdürü. Rizeli Hukuk Bürosu Müdür. Rizeli Satın Alma Müdürü. Rizeli İnsan Kaynakları Koordinatörü..

THY Kurumunda başka birim kaldı mı Allah aşkına?

Yetmediği gibi, Kuruma ayrıca Rizeli olan aynı soyadı taşıyan onüç kişiyi de personel olarak işe almış..

Gazete, isim ve soyadlara da yer vermiş, ama dedik ya isimler bizi enterese etmiyor..

Grev yasağına karşı çıktıkları için üçyüz beş kişi çıkarılmıştı aylar önce biliyorsunuz..

Bugün Türk Hava Yolları Kurumunda, ehil olmayan insanlardan mı usulsüzlüklerden veya yolsuzluklardan mı bilinmiyor ama milyonlarca Euro'luk zarardan söz ediliyor.

Yazık değil mi bu milletin parasına?

Siz THY'ını değerlendirmeyedurun, ben bir anektod aktarayım.

Pazar günü otomobilimle seyir halindeyken trafik görevlileri tarafından durduruldum. Kusurlarım dizboyu. Sadece emniyet kemerim herzamanki gibi tam tekmil!. Ruhsat ve Ehliyetim yanımda değil. Aracım elektronik ortamda sorgulandı, temiz ama ruhsatın ve trafik sigortanın süreleri dolmuş olduğu için doğal olarak görevliler tarafından çekici çağrılıp aracımı bağlamak istediler. Çekici için direndim. Telefonla aranarak bir üst rütbeli görevli geldi.

Rütbeli görevli kim biliyormusunuz?

Rizeli, Köylüm!

Evet evet, aynı ilçeden farklı mahalleden bir trafik görevlisi..

"Oh! kurtulduk" derken başımıza ne geldi dersiniz?

Çekicisiz aracımı dangalak köylüm ile bir oto parka götürdük. Aracımı bağladı. Yetmemiş gibi üç ayrı ceza kesti.

Eksiklerimi tamamladıktan sonra aracımı teslim aldım.

Şimdi sorgulayalım. Öz eleştirimizi de yapalım.

Başta söyledik. Kusurlarım dizboyu.

Köylüm ve neredeyse akrabam olacak olan görevli, (kendi iç dünyasından kaynaklanan despotluğundan mı dersiniz, ketumluğundan mı dersiniz) noktası virgülüne kadar görevini yerine getirdi.

İnsanlar bazen küçük ayrıntılarla mutlu olmasını bilmeli. Görevli memur ben olmuş olsaydım aynı şeyleri inanın yapmazdım.

Geleneksel yapının ülke gelişimini engellediğini de savunanlardanımdır. Zira bu tür rastlantılarla küçücük şeylerle mutlu olmak ister insan değil mi?

İşte ben memleketimin sadece topraklarını ve yaşanmışlıklarını özlüyorum. Diğerlerini geçiniz..

Analiz ve sentez yolu ile yorumlamaya çalışırsak, iki Rizeli görevlinin fotografını nasıl çekmek istersiniz?

 
Toplam blog
: 2327
: 450
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

25.05.1960 doğumlu. Üniversite terk. Müzik, seyahat ve tiyatro sever. Antalya Devlet Tiyatrosu'nd..