Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Aralık '13

 
Kategori
Siyaset
 

Çay, simit..

Çay, simit..
 

yarım simite talim


2011 yılında 50 kg’lık un çuvalının 42 tl’den bugün 58 tl’ye, tamamı ithal edilen susam fiyatı 4tl’den 10 tl’ye çıkınca, simide zam kaçınılmaz oldu. Bir çok şehirde zam yürürlükte, diğerlerinde yolda.

Çuvala sığmayan mızrak misali simit zammı bir çok tutarsızlığı ve yanlışlığı ortaya çıkardı.

 

Zam…

Susamın tamamı ithal ediliyorsa demek ki ülkemizde susam üretimi hiç yok demektir, demeyin. Çünkü ülkemizde az da olsa susam üretiliyor ve üretilen susamın tamamı Japonya’ya satılıyor. Dünyaca namlı Türk susamının yıldan yıla rekoltesi düşmekte ve TÜİK verilerine göre geçen yılki üretimi de 16 bin ton civarındadır. Ülkemizin susam ihtiyacı da yıllık 120 bin ton civarında olduğundan bazı Afrika ve Asya ülkelerinden susam ithal etmek zorunda kalıyoruz. Peki, böyle bir sıkıntı varken Tarım Bakanı ne diyor?  Bir simitteki susam fiyatındaki artış 6 kuruşmuş ama simitçiler 40 kuruşluk zam yapmış diyen Bakan Eker bir de eklemiş; susam bahane, zam şahane. Tabi bir ülke marul, soğan, patlıcan, sivri biber bile ithal ederse susam ithalinin lafımı olur. Ve hala daha o ülkenin Tarım Bakanı ve tarım politikaları başarılı görülürse, simit zammında da simitçiler, fırıncılar fazla zam yapıyor diye suçlanır.

Yanlış tarım politikalarının sonucu 126 ülkeden 133 değişik sebze ve meyve ithal eden duruma gelmiş bir ülkede, aslında Tarım Bakanı’nın ‘susam bahane, zam şahane’ yerine ‘suç bende, oldu böyle’ demesi gerekmiyor mu?

 

Nizam…

Bildiğiniz üzere kamu çalışanlarına 2013 yılı için %3+%3 zam yapılmış ve TÜİK tarafından açıklanacak TÜFE rakamları bu zammın üzerinde olması durumunda aradaki farkın enflasyon farkı adı altında maaşlara yansıtılması kararlaştırılmıştı. TÜİK tarafından TÜFE rakamları açıklandı. Bu açıklamaya göre, yılın ikinci 6 aylık dönemine ilişkin beş aylık TÜFE artış oranı %2,91 olmuş. Kasım Ayında TÜFE %0,01 açıklanmıştı. Aralık ayında da böyle bir sonuç çıkarsa kamu çalışanları sıfır zam alacak.

Tek haneli enflasyon açıklayan TÜİK’in, aralık ayında açıklayacağı TÜFE rakamlarına, hemen her gün birçoğumuzun açlığını bastırmak için yediği simitteki %40’lık zam bakalım nasıl yansıyacak? Büyük ihtimalle yansımayacak. Çünkü kamu çalışanına simitteki enflasyona göre değil, pinpon topunda oluşan enflasyona göre zam veriliyor. Nasıl mı?

Enflasyon hesaplanırken 454 çeşit mal ve hizmet baz alınıyor. Enflasyon sepetinde hortum, matkap ucu, pinpon topu, ördek eti gibi halkın yaşamında öncelik teşkil etmeyen birçok şey var. Halkın enflasyonu bunlarla hesaplanır mı? Hangi birini söyleyeyim?  Çevrenizde pinpon topu alan kaç kişi gördünüz? Milletimizin topla ilişkisi sadece seyretmekle ilgilidir. Çoğunluk tuttuğu takımın maçını, bazıları da nerden kaynaklandığı pek malum bir tenis sevgisiyle Williams kardeşlerin, Sharapova’nın tenis maçını izler. Topu orda görür, gördü diye de gidip top satın almaz. Gerçek enflasyon elektriğe, doğalgaza yapılan zamdır. Gerçek enflasyon simide, ekmeğe, peynire, zeytine yapılan zamdır. Gerçek enflasyon akaryakıta yapılan zamdır… Bu halk bir gün sorar size, Sharapova’nın topu, matkabın ucu, ördeğin kıçını.                                                                                            

 

Muazzam…

Ortalık yalakadan, dalkavuktan geçilmiyor. Türkücü İzzet Yıldızhan, nikâhsız 3 eşinden 5, nikâhlı eşinden de 1 çocuğu olduğunu, eşlerinden birinin de iki ay sonra ikiz bebek dünyaya getireceğini açıkladı. Ve ekledi; Başbakan’ın 3 çocuk yapın sözünü 3 kez dinleyeceğim. Ülkenin ünlüsünün şu dediklerine bakın, hiç terbiye, utanma, ar-haya var mı? Bu çirkinlikten sonra bakalım Başbakan ‘aferin’ deyip, bir İzzet Yıldızhan konserine mi gider,  yoksa ‘aklın yolu bir, bakabileceğiniz kadar çocuk yapın’ mı der?

Neyse konuyu dağıtmadan bırakalım 3 kere 3 çocukluları, 3 çocuklu bir ailenin durumuna göz atalım.

Her fırsatta çay simit hesabı yapan hükümet yeni zamlardan sonra bakalım hesabı nasıl tutturacak? Başbakan’ın 3 çocuk çağrısından yola çıkarak, 3 çocuklu bir ailenin aylık yiyecek-içecek hesabını çay-simitle hesaplayarak, acaba doyuluyor mu sorusunun cevabını bulalım. Bir bardak çay 1, bir simit 1,40 tl. (Simit İstanbul’da 1,40 tl. Kısa bir süre sonra Trabzon’da da zamlanacak, zamlandığında bir hesapta Trabzon ve çevre iller için yaparız.) Bir kişinin bir öğünü 2,40 tl, anne, baba, üç de çocuk beş kişi. Beş kişinin birer öğün toplamı 5*2,40=12 tl. Bir günde üç öğün 3*12=36 TL. Bir ay otuz gün 30*36=1080 tl. Yani beş kişilik bir ailenin üç öğünde birer çay simitten toplam harcama tutarı 1080 tl.   Şimdi yetkililere soruyorum; karınlarını çay simitle doyuran bu ailenin, diğer zorunlu ihtiyaçları da göz önüne alındığında kaç para gelire ihtiyaçları var? Her şeye laf yetiştirenler,  bu parayla nasıl geçinileceğini nasıl anlatacaksınız? Hamur işi dokunur, yarım simit yiyin sağlıklı kalın, yarım simit yiyince 315 tl tasarruf da etmiş olursunuz mu diyeceksiniz? Ya da Tarım Bakanı sıkışınca ‘susam bahane, zam şahane’, ekonomiyi yönetenler sizde ‘Allah verir bir kolaylık, olmasın aramızda ayrılık’ mı diyeceksiniz?

İntizam…                                                                                                                                                      

İnsanın yaşayıp yaşamadığı nabzının atmasından daha çok, onurlu duruşundan anlaşılırmış. İnsan onuruna yakışır bir iş ve yaşam, güçlülerin güçsüzleri ezmediği, herkesin kazandığı, herkesin karnının doyduğu, mutlu ve huzurlu bir Türkiye dileğiyle…

 
Toplam blog
: 7
: 220
Kayıt tarihi
: 26.11.13
 
 

Harita mühendisiyim, siyaset ilgi alanım, CHP'de il ilçe yöneticiği yaptım. Yerel bir gazetede kö..