Çiftçiler Çiftçiliği Bilmiyor

Amcam pazardan armut almış. Olmamış yani ham. Bir ikisi öyle olabilir hepsi ham. Adam olmadan erişmeden ağacı sallayıp pazara getirmiş. İnsanlar da yemeden tatmadan görünüşüne bakıp alıyorlar.

Pazarın yarısı böyle; ham, buruşmuş, ezilmiş, çürümüş... Ancak bu ekstrem bir örnek.

Bir tanesini yemeye çalıştım eşeğin önüne koy yemez. 

Kim bu ülkenin tarım bakanı ya! İnsanlar böyle ürün üretemezler kardeşim. Pazara getirip bana satamazlar. Müşterisi varmış, onlar da kendisi gibi, cahil insanlar, bana ne onlardan!

Ucuz olduğu için almıyorlar, bilmedikleri için alıyorlar çünkü ucuz değil.

Alıp getirip satan falan bunlar beni ilgilendirmiyor; yetiştiren.

Olmamış armudu toplayıp pazara göndereni ben çiftçilik yaptırmam.

Üreten herkesin sertifikası olacak.

Yazılarım vatandaş şikâyeti gibi algılanıyor, canım ona sıkılıyor.

Alın elinden bunların tarımı, tarım yaptırmayın bunlara. Ya bu doğru dürüst öğrenecekler yoksa şehirde belediye çöpçüsü.

Köyde yaşamış olmak çiftçi anlamına gelmiyor, inekler de köyde yaşıyor, onlar yapsın çiftçiliği o zaman.

Bugün çiftçilik yapan insanların yarısı çiftçiliği bilmiyor ve 80 milyon onların ürettiğini yiyor. Çiftçiyim diyorsun bir armudun olgunlaşıp olgunlaşmadığını bile bilmiyorsun.

Satmayacaksan, kendin yiyeceksen nasıl yetiştirirsen yetiştir bana ne.

İnsanlar alıyor diye pazara geliyor. İnsanlar her şeyi alıyor, kalitenin ne olduğunu bilen mi var!

Çiftçi deyince iş bitiyor, her şeyi biliyor olarak kabul ediyoruz. Oysa görüyorsunuz bir armudun yenebilir hale geldiğini bilmiyorlar.

Çok mu zor? Çık dalına bir iki hart hurt…Adam bi ton armudu böyle topluyor şehre yolluyor ya olacak şey değil.

Bunlar çiftçi falan değil.