Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Çılgın ötesi proje!

Çılgın ötesi proje!
 

Kaynak:İnternet


İnsanın gözlerinin yaşarmaması mümkün değil; bu ne cumhuriyet aşkıdır, 100. yıl kutlamaları on iki yıl önceden planlanıyor!

“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?

Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda!”

mısralarını en duygulu, en vurgulu sesimle söyleyip, ardından gözlerimde biriken yaşları daha fazla tutamayıp ağlamak istiyorum, lütfen biriniz mendil uzatın…

Şey, hangi kamera kayıtta acaba?

******

İstanbul Tıp Fakültesi’ne geçen gün iki kız öğrenci çarşaflı olarak gelmiş; türbanlı değil, hani kapkara bir örtü var ya, baştan aşağı geçiriliyor; gözüken bir tek gözler, hah öyle işte… Sonraki gün bir başka kız öğrenci daha katılmış aralarına…

Çabuk ürüyorlar, belli…

Öğretim üyeleri uyarmış tabii, onlar ısrar etmişler dersten çıkmamaya, problem çıkmasın diye konuyu uzatmadan derse devam edilmiş, lakin bana sorarsanız öğretim üyeleri de hoşgörü ile yaklaşmış olabilirler; ne de olsa kulakları da çarşafın altında kaldığından işitme problemi yaşayabileceklerini göz önüne almışlardır diye düşünüyorum!

Neyse, soruşturma açılacakmış falan, dekana danışmış öğretim üyeleri tavrımız ne olmalı diye, filan…

Rektörlüğün henüz bilgisi yokmuş, feşmekan…

******

Mesela, ilköğretim okuluna da ısrarla türbanla giden çocuk yaşta kız öğrenciler vardı, hatırlarsanız, hatta aileleri okul basmıştı üstelik de, zıvanadan çıkıp “Nerede bu ülkenin savcıları?” diye bol ünlem işaretli bir yazı yazmıştım!

O konu da soruşturuluyordu…

Yani…

******

“Topla, içeri at” modeli adalet delil falan istemiyor! Yalnızca iyi eğitim almış, eli kalem tutan, bir de masallara inanmayan kişiler olmak yetiyor da artıyor bile!

“Görmezden gel” modeli adalet ise delilleri yeterli bulmuyor; mesela tecavüzcüler de bu gruptalar…

“Aman ha, elleşilmez” modelinden ise cemaatler, büyük miktarlarda vergi kaçıranlar, ülkeyi soyup soğana çevirenler, ısrarla ülkeyi bölme çalışması yapanlar, türban, çarşaf ile her türlü kanunu çiğneyenler falan yararlanıyor…

Mesela, Nedim Şener kaçabilir diye tutukluluk hali devam ettirilirken, Hizbullahçılar salınıyor; Balbay ile Özkan tek kişilik odalarda hücre hapsine alınıyor, delilsiz, yargısız, infazsız…

İnsafsız!...

******

Cumhuriyetin 100. yıl kutlaması için çılgın ötesi bir proje düşünmüş günümüz başbakanı, İstanbul’da yeni bir şehir! “Medeniyetler Şehri” olacakmış!...

Neden?

Başka illerden bazıları gözden mi çıkarıldı yoksa şimdiden?

******

Böyle bir projenin maliyeti nedir acaba?

“Çılgın Proje” ifadesi az kalmış, “Mega Çılgın Proje”, ya da “Çılgın Ötesi Proje” diyerek projenin hakkını vermek lazım!

100. yıl kutlaması için benim çok basit bir projem var, mesela…

“Medeniyetler Şehri” ki adı Recep Tayyip falan olur muhtemelen kurulursa, haa ya da “RTE”, patenti de alındı nasıl olsa, yerine çiftçiler desteklense…

İthal gıda almasak, misal, kendi çiftçimiz kendi topraklarımızda yetiştirse…

İthal tohum alınmak zorunda bırakılmasa, canlı hayvanlarımız verimli ovalarımızda yetişse, sıkıntılarını çözmek yerine et, canlı hayvan ithal etmek gibi çözümler üretmek yerine destek olsa, mesela, hükümet besicilere…

Tütün tekelini Amerikalılardan geri alsa, misal, dünya tütün piyasasını titretse İzmir, Samsun, Bafra, Adıyaman tütünleri…

Fabrikalar açılsa yeniden, sabahları gidecek işleri, alın terleri ile kazanacak paraları olsa insanların; umutları olsa yarınlara dair…

******

Birileri diyecek ki “Böyle bir kent nasıl acayip turist çeker!”

İçki yasağı olan bir ülke ne kadar turist çeker?

Tecavüze uğrama korkusu da cabası…

Allionoi’yi sular altına gömerken, hem de!...

Biraz mantık lütfen!

******

Özelleştirilmeler sonucu yabancı sermayenin Türkiye Cumhuriyeti varlıklarına sahip olması karşısında:

“Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.

Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.”

mısralarını, Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ne olan inancım ve bağlılığımı:

“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

diyerek ifade ediyorum; 100. yıl kutlamasında yüzü gülen çiftçisi, besicisi, işçisi, gazetecisi, memuru ile bu mısraları söyleyebilmek yeter de artar bile Atatürk’e ve biz cumhuriyet takipçilerine!

******

Şimdi, benim gözlerim gerçekten doldu…

Ne kamera var etrafta, ne mendil isterim sizden…

Öylece… Usul usul…

Biz bizeyken…

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..