Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ağustos '07

 
Kategori
Haber
 

Cinayet mi, kaza mı?

Cinayet mi, kaza mı?
 

273 promil alkollü bir vatandaş, motosikletli iki gence arkadan çarparak ölümüne sebep olmuş. Gün geçmiyor ki alkollü araç kullanan birinin sebebiyet verdiği ölümlü bir kaza olmasın... Halbuki alkolle araba kullanmanın yan yana gelemeyecek iki özellik olduğunu medeni her insanın bilmesi gerekiyor.

Kural dışı davranışları kahramanlık olarak algılayanların daha küçük yaşta bisikleti elleriyle tutmadan kullanmasıyla başlayan karşı tavırlar, "ben içki içsem de araba kullanabilirim" zannıyla beslenmekte ve tesadüfen kazasız belasız yapılan bir yolculuk, sürekli her şeyin rast gideceğinin kanıtı olarak gösterilebilmektedir.

İçki içmenin ölçüsünü bilmemekten kaynaklanan bu cehalet, "ben sarhoş olmam" naraları altında içmeye devam etmeyi bir erdem sayanların kendi aldatmacaları ile beslenmekte, başkalarına zarar vermeden yaşama anlayışından yoksun bir bakış açısıyla körüklenmektedir.

Ayık zamanda bile aklını kullanıp, birlikte yaşadığı insanların özgürlük sınırlarını zorlamadan çağdaş bir yaşam tarzı sergileyemeyenlerin, içkili içkili mantık yürütmelerini beklemeye elbette hakkımız yok..

İçkinin dinen yasak olmasının sebebi insanı sarhoş etmesidir. Dine karşı tavır takınmanın bir çağdaşlık, modernlik ölçüsü olduğunu zannedenler, sanki sırf bu inatla içkiyi ölçülü içmenin bir insanlık erdemi olduğunu hiçbir zaman akıllarına bile getirmiyorlar.

İnsan haklarına saygısız yetişen, özellikle çocuklara söz hakkı tanımayan toplumumuz, iki kadeh atarak sarhoşluk ayağına yatmayı marifet sayan, bu vesileyle ağzına geleni söyleyerek rahatlamaya çalışan ruh hastası bireyler yaratmaktadır.

Hayatın sınırlı bir yaşamla tadının çıkacağından habersiz beyinler, akli dengesini kaybettikçe, içkinin suç olmaktan çıkardığı seviyesiz hareketleri yaparak, âdeta toplumdan intikam almaya kalkışıyorlar.

Bu rezalete artık dur deme vaktinin geldiğini düşünüyorum.

Kimsenin içki içmesine karışmaya hakkımız yok. Ama içkili olarak direksiyon başına geçip ocakları söndüren, gencecik fidanları hayattan koparan magandalara hep beraber dur diyelim.

Suçluya karşı işlemeyen yasa kurallarının rafta durmakla kime ne kazandıracağını merak ediyorum. Şimdiye kadar Trafik Kanunu’nun 60. maddesinin D bendinden ceza gören kaç kişi olduğunu içinizde bilen var mı? İçişleri Bakanlığı’nın bu konuda bir açıklama yapmasını rica ediyorum.

(Madde 60- ……

D) 31 inci madde de yazılı şekilde alkollü içki kullanma suçundan dolayı ilk mahkumiyetinden itibaren bir yıl zarfında aynı suçu tekrar işleyenlerin bir ay, iki defa işleyenlerin altı ay müddetle, üç defa işleyenlerin daimi olarak şoför veya sürücü ehliyetnamelerinin geri alınmasına…)

Kaza, bizim elimizde olmadan meydana gelen olay demektir. Aldığımız bütün önlemlere rağmen onun önüne geçemeyiz. Fakat biz göz göre göre cinayetten beter olaylara trafik kazası deyip geçiyoruz.

Aslında her gün sürücü hatasından kaynaklanan ve onlarca kişiyi aramızdan alan trafik kazalarına karşı da topyekün önlem almalıyız.

Fırsat bulmuşken şimdi bazı arkadaşlarımın bunlar hükümetin işi diye topu taca atmaya çalıştıklarını duyar gibiyim.

Arabayı insan gibi kullanmak bizim işimiz. Sürat tahdidine uygun bir hızla gitmek bizim işimiz. Uygun olmayan yollarda ve yerlerde sollama yapmamak bizim işimiz. Sabırlı davranmak, hakkımıza razı olmak bizim işimiz.

Zamanımızı saatlerce hatta günlerce boşa harcamaya acımazken, üç beş saniye kazanacağız diye kırmızı yandığı halde süratimizi kesmeden geçmeye çalışan biz değil miyiz?

Kuralları çiğneyen biz oldukça, kurallara uymadığı için başkalarına kızmaya hakkımız da olmaz. Bu kadar basit bir denklemi bile kurmaktan aciziz.

Artık cinayet gibi kazalar olmasın istiyorum. İçkili araba kullananlara kesinlikle anlayış gösterilmemesini istiyorum

Bir kere de millet olarak, sivil halk olarak, biz elimizi taşın altına sokalım, çözüm üretelim, yapılan işlerde pay sahibi olalım istiyorum. Çok mu şey istiyorum?

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..