Çitlemenin Dayanılmaz Çekiciliği

Uyu yavrum ninni 

Uyutayım seni 

Dizilerle, yarışmalarla avutayım seni… 

* 

Her akşama bir dizi, her diziye bir kahraman,  

sabahına konuşulacak bir konu. 

Bir akşam Ali kaptana kızıp, bir sonraki akşam Süleyman’a 

özeniyoruz. 

Diziler hayatımız olurken, dizi kahramanlarıyla özdeşleşiveriyoruz. 

* 

Peki dizi en güzel nasıl izlenir? 

Demlersin çayını dizi saatine yakın,  

yerleşirsin en rahat koltuğa. 

Evet konuşmak yok, kaçırmamak lazım. 

Komşu ziyareti yok, kaçırmamak lazım. 

Zaten komşudan da haberi yok kimsenin 

gözler ve kulaklar meşgul. 

Peki ya ağzımız neyle meşgul olacak? 

Çayla ve yanında kuruyemiş ile. 

Nereden mi çıkardım 

Tabii ki sayılardan… 

* 

Kuruyemiş tüketiminde dünya lideriyiz. 

Eskiden özellikle kış aylarında komşu ziyaretleri yapıldığında 

yenilen kuruyemiş şimdilerde televizyon karşısında 

tüketiliyor en çok. (Plajda çitleyeni görmüşlüğüm olsa da) 

Başta ay çekirdeği ve kabak olmak üzere çitlemek bizim 

ülkemize özgü bir tüketim çeşidi. 

Bunda derinleşen krizin ev dışındaki eğlenceyi olanaksız kılmasının 

payının çok olduğunu düşünüyorum. Belki de sıkıntıyı giderme yolu 

olarak görüyoruz. 

Kültürümüz değişim gösterse de kuruyemişten vazgeçemiyoruz,  

kuruyemiş düşkünlüğü bizim genlerimizde var… 

* 

Kanıtı veriler, ülkemizde kişi başı yılda 3 kg kuruyemiş tüketiliyor. 

Ve bu sayı ile sektörde Dünya lideriyiz. 1. 8 kg ile ikinci sırayı 

Lübnan alırken, komşumuz Yunanistan 900 gr ile üçüncü sırada yer alıyor. 

Değişmeyen eğlencemiz olan kuruyemiş de, ay çekirdeği, fıstık, kabak çekirdeği 

en fazla satışı yapılan çeşitler başında geliyormuş. 

* * * 

Ocak 2011 / Kurşun