Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mart '08

 
Kategori
Haber
 

Çocuklarımızı iyi yetiştirebiliyor muyuz?

Çocuklarımızı iyi yetiştirebiliyor muyuz?
 

Bir zamanlar mahallemizin neşesiydik, yaramazlıklarımız hoşgörüyle geçiştirilir, boynumuzu büktüğümüzde affedilirdik,
Ara sıra kulaklarımızı çekselerde çok severdik nur yüzlü dedelerimizi…
Yoksulduk belki, çaresizdik ama çok terbiyeliydik.
Bir arkadaşımız tökezlese biz düşmüş gibi olurduk., dizindeki yara bizim canımızı acıtırdı, onun gözleri yaşarsa biz de ağlardık…
Ne zamanki bir gün, köylerimizde yaşayan halkımız“milletin efendisi” olmayı bırakıp, karınlarını doyurabilmek için kentlere gelmeye başladı, beraberlerinde gelen binlerce çocukla sokaklar, caddeler aile bütçesine yardım için ortalıkta dolanan çocuklarla doldu…

Simit satan, ayakkabı boyayan dev bir çocuk ordusu sardı büyük kentleri…

Kimi sanayide çırak, kimi otobüs duraklarında bilet satıcısıydı.

Benim de aleminyum güğümle semt pazarlarında, mitinglerde su sattığım dönemlerden farksızdı bu görüntüler.

Yapılan her iş helal para kazanmak inancına endeksliydi.

Daha sonraları trafik lambaları bulunduğu caddeler işgal edildi.kağıt mendil satışları başladı .

Sonra dondurucu soğuklarda çıplak ayaklı kız çocuklarının arabaların camlarını silme numaraları başgösterdi!

Bir zamanlar afacan diye nitelediğimiz çocuklar, ekmek kavgası yerine kayboluşu yaşadı, geçim derdinin altından kalkamadı.

Tiner, kapkaç ve suç üçgeninin içinde çıkış yolu bulamamaya başladı.

Yol gösterecek bir pusula da olmayınca, seçtiği yollar hep yanlış meydanlara çıktı…

Jöleli saçlar ve simsiyah güneş gözlükleri imajıyla çıktılar bu defa sokaklara.

Bilinçsiz ana babaların, dağılan ailelerin çocukları kimi özenti, kimi macera için sokaklardaydı.

Sokaklar çok müsaitti kimilerinin kirli emelleri için.

Aileler pes edip sırtını döndükçe aç ve sahipsiz kaldılar, sahipsiz kaldıkça uyuşup saldırdılar.

Bir zamanların cam kırdığı için utanan afacanları, artık yüzkızartıcı suçlardan aranır oldu.

Ve bu defa hiç utanmak gereği duymadılar, kulak çekmekle geçiştirilen cezalar ıslah evlerinde son buldu.

Ama kimilerine göre de inatla bu zümrenin çoğalması isteniyordu!

Onlara gelecek hazırlama zahmetine girmeden!

En az üç çocuk sloganlarıyla……




 
Toplam blog
: 1021
: 1607
Kayıt tarihi
: 19.10.07
 
 

Çok eski olmayan bir tarihte tıpkı sizler gibi Melek'lere gülümsermişim uykulu hallerimde!  ..