Çok içma şalgamı, kaçırırsın bayramı!

Akşam Alptekin’ in doğum günü vardı.

Beni de çağırdılar. (Bazen adam yerine koydukları oluyor).

Programımı yaptım. Ayakkabıları boyattım. (Özel günlerde bir yere gideceğim zaman mutlaka ayakkabıları boyatırım. Öğrendiniz artık siz...)

Akşamın olmasını beklemeye başladım. .

Öğlende ayıptır söylemesi kebap yedim. Kebap olurda yanında şalgam suyu olmaz mı?

Bizim buralarda satılan iki marka şalgam suyu var.

“Doğan ay” ve “Anıl”.

200 ml’lik 500 lük ve bir buçuk litrelik ambalajları var. .

Ben bir buçuk litrelikten aldım. (Trakyalıyız ya illa buçuklu olacak)

Kebabı yerken, şalgam suyu şişesinin dibinde iki parmak kaldığını görünce, geçmiş tecrübelerimden başıma ne geleceğini anladım ama!

Trakya’da; benim gibi, yediğini içtiğini ayarlayamayanlara bir isim veriliyor.

Daha önce duydunuz mu bilmem!

“Ünükmen”

Aynı İngilizce’deki gibi He-man, Fire-Man ÜNÜK-MAN...

Şalgam suyunu fazla kaçırdığınızın ilk sinyalini size mideniz verir.

Durup dururken on iki parmak bağırsağından bir “gurlama” duyulur. İlk gurlama hastayı çok şaşırtır. ( Şalgam suyu zedeye, bundan sonraki bölümlerde hasta diye hitap etmek istiyorum)

Hastanın başına bu elim olay, toplum içerisinde geldiyse, benim hastaya tavsiyem; sesin onunla alakası yokmuş gibi davranmasıdır!

Duymazdan gelip, muhatap olunan bir kişi varsa; gözleri kaçırmak suçu kabul etmek anlamına gelir... Dikkat edilmelidir!

Gurlamaların sıklaşması patlama emaresi sayılır.

Bu esnada hastada kasılmalar başlar.

Kasılmalar gaz sıkışmalarını tetikler.

Hasta aniden tuvalete gitme ihtiyacı hisseder. Tam ayağa kalkıp, hacet gidermek üzere yola çıkacağında birden bire her şey normale döner.

Bu duruma biz tıp dilinde “yalancı gurlama” diyoruz. (Latincesini anlamazsınız diye yazmıyorum!).

Hasta iyileştiğini sanarak, rahatlar.

Bu rahatlama esnasında, melun, dayanılması güç, ekşi bir koku ortama yayılır. (Kokunun nerden geldiğinin detayına girmek istemiyorum). Bu kokunun ismi Latincede “pıssssırüs” tür.

Toplum içinde bu olay yaşanıyorsa hastaya benim tavsiyem, eli ile burnunu yellemesidir. Bu hareket ortamdaki herkesi zan altında bırakır.

Bundan sonra yaşanacak olayların hepsi hastanın şansına bağlıdır. Tıbbi bir açıklaması yoktur.

Hastanın yaşadığı şehirdeki tüm umumi tuvaletleri bilmesi ve yanında bozukluk bulundurması kendi hayrınadır.

Bir de; donun kınalanma durumu var fakat yer darlığından bu konuya hiç değinmek istemiyorum.

Sanırım bu bilimsel açıklama, Alptekin’in doğum gününe neden katılamadığımı net olarak gözler önüne seriyor. .

Sevgili Dostum doğum günün kutlu olsun, girebileceğin en erkeksi yaşa girdin.

Dur bakayım; birde mesaj vereyim

Öğlende şalgam suyu içtim.

İçerken de kendim den geçtim.

İçme bir buçuk litre şalgamı.

Anlamadan, kaçırırsın bayramı. . . .