Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Haziran '10

 
Kategori
Blog
 

Çok mu biliyoruz?

Çok mu biliyoruz?
 

Blog


Acayip bir insan olduk çıktık! MB ta duygularımızı, işimizi, becerimizi, kısacası kendimizi ifade etmek yerine; kim neyi ne kadar anlamış, algılamış bunun derdindeyiz! Bizimle aynı fikirde olmayan insanların algılama sorunu olduklarını ve hatta akıllarından zoru olduklarını ima etmekten bile kaçınmayız!

Tabi bu kadarı yetmiyor, beş bin kişilik blog ahalini eğitmeye kalkan yazıları, milyonlarca kişinin okuruna sunuyoruz. Hani biz her bir şeyi biliriz ya! Buradaki insanları ya müritlerimiz ya da öğrencilerimiz olarak görürüz. Ne büyük ne küçük tanırız. Kendimizden başka kimseyi beğenmez ve sevmeyiz.

Sayfalar dolusu yazı yazar aslında hiçbir şey anlatmayız! Ukala olduk çıktık (!) iki kelime yazıyoruz diye kendimizi Kaf dağında görüyoruz. Akıl verenlere sen aklını kendine sakla maydanoz, hıyar, elma armut kel mamut gibi garip isimler takar, kendi egomuz yüzünden en yakın dostlarımızı kırmaktan kaçınmayız.

Bir gün en iyi yazar, bir gün en iyi gazeteci oluruz, yolda selam verenimiz olmaz, sanalda Başbakana, Cumhurbaşkanına, hatta Genel Kurmay'a kafa tutarız! Siyasetin aha babasını ekonominin kitabını yazarız. Bize kalsa terörü bitirir, İsrail’i yok eder ABD yi yakar yıkarız! (İstisnalar hariç, benim söylediklerim çakmalar!)

Bir gün porno, bir gün din, bir gün siyaset, bir gün ekonomi, cinsellik üzerine birçok insanın bakamayacağı görsel görüntüler ve arkasından namus timsali oluşumuz takdire şayandır! İçimizden biri bize karşı çıksa ona ya deli deriz, ya deli! Kişiyi öldürmeden hakkını vermeyiz. (İstisnalar hariç, benim söylediklerim çakmalar!)

Gelecekte bizi rahatsız edeceklerini düşündüğümüz insanların ayrıştırılmasını isteriz. (pirinç ayıklar gibi ne demekse)

Kurallara uymak yerine yönetime veya kamuoyuna; kuralların işimize geldiği gibi olmasını öneririz. Bu da yetmez, üyelerden RUH VE SİNİR HASTALIKLARI HASTANESİNDEN tam teşekküllü, saldırmaz raporu ile Milli Eğitimden "yazı yazabilir hiçbir sakıncası yoktur" belgesi isteriz. O kadar çok unvanımız ve kariyerimiz vardır ki bunları ardı ardışık, bol salçalı birazda karışık yazar; insanlara "görün bakın ben nereden gelerek MB terfi ettim" deriz!

Bir çok gariban insanın üzerinde psikolojik etki kurarak, bizlere kayıtsız şartsız boyun bükmelerini isteriz. (İstisnalar hariç, benim söylediklerim çakmalar!)

Eğer görmek istersek; “BLOG YAZARLARI TARTIŞIYOR” kategorisini hemen görürüz; çünkü MB üyelerine ulaşabilmenin en kolay yolu ve en ucuz numarasıdır bu!

Hani “geçerken uğradım” deyip, sonra borç para isteyen salçalı komşular gibi!

Sanki bu kategori diğerlerinden çok farklıymış gibi… hemen konuya girer; “iyi güzel olmuş ama; MB ta yazanların az da olsa bir kısmı tartışmayı germe, saldırı ve hatta taciz ve hatta belkide tecavüz boyutuna getirebilirler! Bu nedenle tartışma yerine “ Lütfen gelin anlaşalım ULAN adamlar” gibi, garip rica ve isteklerde bulunuruz!

Herkes bizi entelektüel sansın diye, kimsenin kullanmadığı garip soğuk itici gereksiz kelimeleri yan yana dizer frenkeştayn bir cümle oluştururuz. İnsanlar aptal durumuna düşmemek için, bizim hiçbir anlamı olmayan “aptalca” kurduğumuz bu cümlemizin anlamını sorgulamaya cesaret edemez, çünkü bilirler; ya it ederiz adamı! Ya da merkep!

Üç kelime ile kurabileceğimiz bir cümleyi, üç cümle kurarak (!) nasıl çöp’e dönüştürdüğümüzün farkında bile olamayız! (kasılmaktan) Sadece farkında olmadığımız bunlar değil elbet; yazıp çizdiklerimizin bizi hayatımızın her anında bağladığını bilmiyoruz; “Dün dündür, bu gün, bu gündür” demek bizi kurtarmaz!

Topçu taburunun eğitim atışları gibi desteksiz “Blog” yazılarımızın havada kaldığını ve hatta orada serbest atışta ayarı kaçan cümlelerimizin bir sonra ki yazımızda bizi çelişkiye düşürdüğünü fark ettiğimizde veya birilerinin fark ettirdiğinde; Üyelerin yazdığı güzelim yorumların “MADEM BİZİ ÇÖPE ATACAKTIN NİYE DAVET ETTİN?” yakarışlarına aldırmadan uzayın derinliklerine atıveririz.

Her yazıya her zaman yorum yazmak zorunda mıyız? Bırakalım insanlar kendi kavgalarını kendileri yapsınlar; kişiye destek için yazdığımız yazılar bize bir gün köstek olabilir… herkes bizim kadar vurdum duymaz olmayabilir… destek için yazdığımız yorumları unutup, bir gün haksızlık yaptığımız muhatabımız tarafından, iyi niyetle yazdığımız bir yoruma ters cevap alırsak (!) başkalarının sandığımız kadar aptal olmadığını anlarız! Bunu anladığımızda gururumuz kırılabilir, incinebiliriz.

İnsanlara çok önceden başka birine yazdığımız destek yorumundan bahsetmeden; “bakın ben adama ne yazdım o bana nasıl cevap verdi” diye; koşarak blog yazmak yerine, susarak hatamızın bedelini ödemeliyiz!

Bizans oyunları ile başkalarını da, bu bedeli ödemeye ortak ederek ( gerçeği gizleyip)üstün çıkmaya çalışmak; “yalancının mumu yatsıya kadar yanar “ ata sözünde olduğu gibi; gerçeğin ortaya çıkması için sadece zaman kazanmış oluruz…yatsıya kadar!

İnsanlar eninde sonunda gerçeği görürler!

Bize destek verenlerin sayfamızdan elini ayağını çekmeye başladıklarını görürüz… koşarak yoruma gelenler nazlanırlar, gelmez olurlar...

Değişim başlamıştır artık. Adımız EX olmuştur! Alışkanlığı olanlar için fark etmez tabi, yazılar silinir isim değişir ve uzayın çöplüğüne atılır. Sonra başka bir isim ve kimlikle sanal alemde başka kurbanlar aramaya devam ederler!

Fakat bazen öyle bir durum olur ki atsan atılmaz satsan satılmaz. Duygusallıkta bir yere kadar, sürekli ağlayarak insanları bezdirmeye, medet dilenmeye hakkımız yok.

Bedel ödenecekse ödenir gayri…

Özür dileyecek yüzümüz kalmamışsa durduğumuz kabahat…

Hani bir laf vardır ya “Bunca yıl koynumuzda yılan beslemişiz” inanın bu çok doğru!

Yılanın ismi de cismi de beni rahatsız eder…

Yazdıklarımızdan korkmadan, utanmadan hesabını verecek gibi yazalım!

Huzuru; kendimizin istediği gibi değil, çoğunluğun istediği gibi sağlamaya çalışalım.

Yüzümün ve sayfamın ak’ı ile; daha anlaşılır cümleler kurarak meseleleri tartışılır bir ortama sunmaya her zaman hazırım. Yeterki adil bir "Hakim" işe el atsın. Saygılarımla...

 
Toplam blog
: 438
: 826
Kayıt tarihi
: 07.01.07
 
 

Milliyet Blog'a hangi vesile ile kayıt olduğumu doğrusu hatırlamıyorum!  Bende birçoğunuz gibi ya..