Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ekim '12

 
Kategori
Güncel
 

Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına alternatif 'Şeriat Bildirisi!'

Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına alternatif 'Şeriat Bildirisi!'
 

 Cumhuriyet kutlamaları ülke gündemine otururken, birileri bir yerlerde saman altından su yürütüyor.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda sivil toplum kuruluşlarının düzenlendiği Ankara'daki yürüyüşlere müdahale edilirken, İstanbul'da ise evlere "şeriat isteriz" bildirileri dağıtılmış. Bir arkadaşım bu bildirilerden edinerek bana da gönderdi.

29 Ekim'in tüm yurtta kutlandığı gün İstanbul'un Avcılar ilçesinde evlerin kapılarına bırakılan imzasız iki sayfalık bildirilerde şeriat çağrısı yapılıyor.

Bildirinin başlığı: "Müslüman Olmak Neyi Gerektirir?"

İçeriğe gelince; "Şirk Allah'a ortak koşmaktır. Yani bir kimse Allah'a inandığı halde, Allah'a ait olan sıfatlardan birini Allah'tan başkasına verirse şirk koşmuş olur" denilerek demokrasi ve laikliğin İslam'a tamamen ters olan küfür sistemleri olduğu savunuluyor.

Bunları isteyenler kim?

Hani insanları domuz bağıyla bağlayıp, diri diri betona gömen zihniyet!

Bildiri çok derin(!)

Derin bildiriye yazılanları sorgulamak ve bu zihniyete dokunmanın suç olduğu bir dönemde böylesine bildirilere seslerini çıkarmayanlara söyleyecek birkaç çift sözümüz olmalı değil mi?

Aldığı istihbaratla(!) Cumhuriyet Bayramı törenlerine yasak getirenler, niye ellerindeki istihbarat elamanlarını bu tür bildiri dağıtanlara karşı kullanmazlar?

Biz gelelim “Şeriat Bildirisi”nin içeriğine:

Bildiri;  "1920'lerden sonra Türkiye'de şeriat yani kuran kanunları değil (insanların kendi kafalarından çıkardıkları kanunlar) geçerli olmaktadır. Bu yetmiyormuş gibi bir de Laiklik şartı vardır. Yani dinin emirleri devlet işlerine karıştırmazmış. Çıkan kanunlar dine uygun olmazmış! Bu sebeple demokrasi de, laiklik de İslam'a tamamen ters olan küfür sistemidir.

Bildiri’de; Siyasi parti kanuna da değiniliyor. Siyasi partilerin Laikliğe, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı kalacaklarına dair yemin ettikleri belirtilerek, Maide suresinin 44. Ayeti (Kim Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmetmezse işte onlar kâfirlerdir) hatırlatılıyor. Buna göre milletvekilleri ettikleri yeminle Allah’ın indirdiği hükümlerle hüküm vermeyenler Allah'ın bildirdiğine göre kâfir olmuşlardır deniliyor.

Bildiride; oy verenler de es geçilmemiş: "Gelelim oy verenlere; oy verenler de Laikliğe ve demokrasiye bağlı kalacaklarına dair yemin edecek olan ve Allah'ın indirdiği hükümlere hüküm vermeyecek olan kimselere oy verip devletin başına idareci olarak getirdiklerinden dolayı imandan çıkarlar."

Bildiride, TBMM'de oturmanın anlamının küfür sözleri ve kanunları konuşulacağından Müslümanların burada oturmasının mümkün olamayacağı belirtiliyor.

İmanı bozanlar arasında okulların da sayıldığı bildiride; ilkokullarda okutulan "Andımız”dan "Ey ulu Atatürk açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim" sözü örnek gösteriliyor. "Ders kitaplarında Atatürk'ün İslam'a zıt olarak yaptığı devrimler iyi bir şeymiş gibi gösteriliyor" denilerek şeriat övgüsü yapılıyor.

Bildiride 23 Nisan, 19 Mayıs ve 29 Ekim gibi bayramların kutlanmasına katılanları "katmerli kâfir" olarak ilan ediliyor.

Okullara çocukların gönderilmesine karşı çıkan bu anlayış, imam hatip okullarını bile tasvip etmiyor. Müfredatı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlandığı iç in kâfir ilan edilen okullara çocuklarını gönderenler imanı bozanlar arasında geçiyor.

Askerlik de bildiriyi hazırlayanların gözünden kaçmamış. Askerlik yapılmasına karşı çıkılan bildiride "Peki böyle bir devletin askerliğini (bekçiliğini) yapmaya gençler gönderilebilir mi? Tabi ki gönderilemez. Çünkü askerlere yemin töreninde küfür (inkar) manasına gelen sözler söylettiriliyor ve İslam'a uymayan, şeriatı çağdışı gören bir devletin bekçiliği yaptırılıyor" deniliyor.

Bildiride ayrıca geniş bilgi için Google üzerinden internet adresleri de veriliyor.

Bu kadar konuya değindikten sonra, yeni ‘Dindar ve Kindar’ nesil yetiştirmekle görevlendirilen Diyanet İşleri'nin kadrolu imamları da nasiplerine düşeni almışlar.

İmamlar şeriatı halka anlatmadıkları, devlet hizmetinde çalıştıkları için ağır sözlerle eleştirilip, bu imamların arkasında kılınan namazların kabul olmayacağı iddia ediliyor.

Görüldüğü gibi bu tür bildirileri dağıtmak, tıpkı bölücülerin taşıdığı bölücü bayraklar gibi serbest. Cumhuriyetin kuruluş yıldönümünü çeşitli etkinliklerle kutlamak ise yasak!

Yani, ülkeyi bölmek için her türlü eylem ve söylem mubah, vatanı ve yönetimi savunmak yasak!

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..