Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

10 Kasım '08

 
Kategori
Tarih
 

Cumhuriyet Döneminde Kadının Rolü

Cumhuriyet Döneminde Kadının Rolü
 


Osmanlı toplumunda cinsler arasında çok katı bir eşitsizlik vardı. Bu gerçek yaşamda olduğu kadar, İslâmi yasa ve kurallarla hukuksal olarak da perçinlenmiş bir eşitsizlikti...


Kadınların kamu yaşamına katılma hakları olmadığı gibi öğrenim olanaklarından da yararlanamıyorlardı. Özel yaşamları da erkeklerin denetimi altındaydı ve istedikleri giysileri dahi kendileri seçemiyorlardı. Bu bağımlılık ve eşitsizlik, doğrudan doğruya cinsellik alanına da yansıyordu... Kadın, canı istesin ya da istemesin, erkeğin her türlü cinsel isteğine her daim olumlu cevap vermekle yükümlüydü. Çok karılılık, kadının aracılar vasıtasıyla eş bulması ve istediği eşi serbestçe seçememesi de bu eşitsizliğin gereklerindendi.


19'uncu yüzyılda, Batılılaşma adıyla bilinen kültürel reform çabaları bu alanda da bazı adımların atılmasına vesile oldu. 1863 senesinde Abdülaziz kızlar için bir öğretmen okulu açılmasını emretti. Kadın elbiselerinde belli bir serbestleşme görüldü. Lâkin, bu yeniliklerden nüfusun çok küçük bir varlıklı kesimi yararlanabilmekteydi...


Örneğin 1875 yılında İstanbul'da açılan Amerikan Kız Koleji'ne yalnızca bu küçük azınlığın Avrupa'lı mürebbiyeler elinde yetişmiş kız çocukları gitmekteydi. Daha sonra kadın hakları hareketinin öncülerinden biri olacak olan Halide Edip Adıvar da bunlardan biriydi.


İkinci Meşrutiyetten sonra, Halide Edip'in başkanlığında "Teali-i Nisvan", "Kadınların Yükselişi" isminde bir kadın derneği kuruldu. Üst tabakalara mensup kadınlar peçesiz ve ince peçelerle dolaşmaya başladılar. Fakat daha büyük bir dönüşüm, Birinci Dünya Savaşında olmuştu... Erkeklerin silah altına alınmalarından ötürü, çok sayıda kadına silah ve gıda sanayiinde iş olanakları açıldı. Postanelerde, bankalarda, hastanelerde kadınlar çalışmaya başladılar. Bu dönemde, düşünsel alanda da Ziya Gökalp, evlenme, boşanma ve miras konularında kadınların eşit haklara sahip olmaları gerektiğini savunmaktaydı.


Nihayet, Kurtuluş Savaşı geniş bir kadın kitlesini bağımsızlık mücadelesine ve siyasal eylemciliğe itti. Birçok kadın, Anadolu'da Kuvayı Milliye'ye katıldı. Atatürk, 3 Şubat 1923 tarihli konuşmasında, kadınların Kurtuluş Savaşındaki kahramanlıklarını över ve onlara "özgürlük, eşit öğrenim olanakları ve erkeklerden farksız bir toplumsal statü" vaad eder. 1926 yılında, güçlü bir muhalefete rağmen kabul edilen İsviçre Medeni Kanunu ile de kadın-erkek eşitliği, hukuki bir çerçeve kazanmış oldu.


Medeni kanun çok karılılığı kaldırmakta, taraflara eşit boşanma hakkı tanımaktadır. Bu yasayla, çocukların gözetimi, eskisinden farklı olarak ana-babanın her ikisine birden verilmektedir. Ölüm halinde çocuğun vesayeti, ister kadın ister erkek geride kalan eşe, boşanma halinde ise hakimin takdirine bırakılmaktadır. Mirasta, kadın ve erkek mirasçılar arasında tam eşitlik ilkesi kabul edilmekte, eski aracı yoluyla evliliğin yerine, kadın huzurunda evlilik yapılması koşulu getirilmektedir.


Diğer yandan, 1930 ve 1934 yıllarında, kadınlara, belediye ve parlamentoya seçme ve seçilme hakkı da tanınmıştır. Türkiye, bu açıdan, daha eski demokrasilere de öncülük etmiştir; birçok Avrupa ülkesinde kadınlar bu hakkı daha sonraki yıllarda elde etmişlerdir.


Medeni Kanun, kadının toplumsal rolünde eskisine oranla köklü bir dönüşümün ifadesi olmuştur. Ama cinsel eşitlenmeyi asıl hızlandıran etken, hiç şüphesiz, sanayileşme ve kentleşme sürecidir. Bu süreç, kadınlara yeni ve çok çeşitli iş ile hareket alanları açmakta, onların daha bağımsız, daha özgür bir toplumsal işlev üstlenmelerini sağlamaktadır.


Günümüzde kadınlar çalışarak aile bütçesine katkıda bulunmakta, hâttâ birçoğu eşlerinin yardımı olmadan ya da bekâr olarak yaşamaktadırlar.


Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla anıyorum, Ruhu Şadolsun...
 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..