Dayan İzmirli!

CHP'nin İzmir büyükşehir adayı Aziz Kocaoğlu, geçen dönem Merhum Priştina'nın yerine gelmişti.

Büyükşehir adayı olarak bu seçim, onun ilk seçimi oluyor yani.

Sayın Kocaoğlu'nun aday gösterilmesi epeyce sorunlu oldu. CHP il örgütü Aziz Kocaoğlu'nu istemiyordu. Ancak, daha iyisi bulunamadığı için, halkın gözüne aşina olan Sayın Kocaoğlunda karar kılındı.

Alışılmış CHP politikacıları aksine, sakin, iddiasız ve pozitif bir görüntü veriyordu Kocaoğlu. Çıktığı tartışmalarda da, fazla bir şey söylemese de, bu sakin duruşu ve çene yarışına girmemesi ile takdir ediliyordu.

Ancak, son anket sonuçları alındıktan sonra, Sayın Kocaoğlu'nun tutumunda bir farklılık gözlenir oldu. Kazanmayı garantilemiş bir "aday" edasıyla, eleştirileri tınmıyor.. " Metro bitmedi diye ağlayıp da gözden mi olalım" diyebiliyor, örneğin..Yani, seçilmeyi garantilemiş birinin rahatlığıyla; "yerseniz.." diyor, halk diliyle..

CHP'nin İzmirde belli bir ağırlığı olduğunu bilmeyen yok. Aday kim olursa olsun, banko kafaya oynuyor.Özellikle sağ tandanslı hükumetlere karşı, CHP İzmirde "laikliğin kalesi" söylemini devreye sokuyor.

İzmirli'ye de bu "kaleyi" korumak düşüyor.

29 Mart seçimleri için, "İzmir kalesi" artık son kale olmuştur. Deniz Baykal'ın kendi memleketi Antalya da dahil olmak üzere Türkiye sathında "sol'un kalesi" kalmamıştır, İzmirden başka..

Öyleyse ne yapıp etmeli, İzmirli bu "son kaleyi" korumalıdır:

Metro bitmiyormuş, altyapı yokmuş, kentsel dönüşüm'ün adı bile bilinmiyormuş...vs. Bunların hiç bir önemi yok; gün "laikliği ve çağdaşlığı" koruma günüdür; dayan İzmirli!..

Üniversiteye giden çocukların, derslerin ilk saatlerine yetişemiyormuş..Olsun; sen bu "kutsal kaseyi" koruma mücadeleni sürdür; diren İzmirli..

Sayın Başkanın Aziz Kocaoğlu, Metro bitmedi diye ağlayıp da gözünden mi olsun yani..Hayır, hatta Sayın Başkan'ın kirpikleri bile ıslanmasın; ağlanacaksa sen ağla İzmirli!

Sularından zehir akıyormuş, boş ver, inanma. Bak, Aziz başkanın ne diyor; yetmiş yaşına kadar bir zararı çıkmazmış; güven İzmirli!

Genel Başkanın Sayın Baykal yetmişine geldi diye sen de yetmişine kadar yaşamak zorunda mısın? Hadi yetmişine geldin, dahası ne bunun. Senin için, yaş yetmiştir, iş bitmiştir; inan İzmirli!

Sana, bu "son kaleyi" korumak görevi verilmiştir. Düşen kaleler ihya olmuş, ne kıymeti var! Sen zenginlik için, gelişmişlik için "onurunu" satar mısın? Yaman İzmirli!

Bak, İzmirde yaşamayan İzmirli hariçten gazel okuyucular, yaşadığın bunca perişanlığa rağmen "kutsal görevini" ihmal etme diye, yazılar döktürüyorlar. İzmirli dayanır, teslim olmaz diyorlar; onları mahcup etme, uyan İzmirli!

Alt yapıymış, üst yapıymış; metroymuş, ulaşımmış; suymuş, ekmekmiş..Boşver bunları..

Laikliğin son kalesini korumak için,

Yetmişlik liderin Baykal'ın istikbali için,

Aziz Başkanıın ikbali için,

Çağdaş yaşamına el değmemesi için,

"Dinci"lere" fırsat vermemek için,

Dayan İzmir; asla teslim olma!

Şu koca ülkede bir sen kaldın, "çağdaş şehir" olarak; her ne kadar, suların zehirli, altyapın perişan, ulaşımın rezalat olsa da!

DAYAN İZMİRLİ, DAYAN!