Değişim ve Dönüşüm Üzerine

Değişim hayatın özüdür.

Tekamül eden her varlık maddi ve manevi olarak değişir ve dönüşür.

Değişim her an, her yerde, her öznede ve her varlığın kendinde biyolojik, fiziksel, psikolojik şekillerde oluyor ve olmaktadır.

Değişimin çeşitleri ve süreçleri farklılıklarına göre kolay ya da zor olabilir.

Sabit yapılı ve köşeli insanlar için oldukça zorlayıcıyken, uyum sağlama yetenekleri gelişen insanlar için sorunsuzca olabilen süreçlerdir.

Dönüşüm ise köklü bir değişmedir.

Bir başkalaşım halidir.

Burada birden fazla yönden eşzamanlı değişim yaşanır.

Bu oldukça zor ve sancılı bir süreçtir.

Çoğu kez dönüşümün muhatabı bu dönüşüme zorlanır, itilir.

Kendini yarı bilinçli olarak bu sürecin içinde bulur ve olaylar olduktan sonra kendisinde bir şeyler olduğunu idrak eder.

Dönüşüm, içinde geri dönüş barındırmaz kökten bir süreçtir.

Dönüşen özne artık aynı varlık değildir.

Aynı hissedip aynı düşünmez, aynı davranması da mümkün değildir.

Tek yönlü bir gidiştir ve bu zoraki kadersel bir gidiştir.

Hiçbir varlık dönüşümü aslında kendi iradesiyle yapamaz.

Dönüşüm, iradi değildir.

Dönüşüm, varlığa dayatılan bir şeydir.

Dönüşüm, trajik olmaya yatkındır.

Varlık bu dönüşüme ya direnir ya da teslim olur.

Eğer direnirse acı ve sancısı artar.

Teslim olursa ve dönüşüme kendini bırakırsa şuurlu bir biçimde bu süreç daha kolay ve daha kazançlı hatta belki eğlenceli hale gelebilir.

Ancak yine de gerçek bir dönüşüm acıya dayanıklı olmayan biri için oldukça kriz ve sancı içerir.

Dönüşüm, ego üzerine yoğun baskı uygulayacaktır.

Dönüşüm, çoğu kez kendini anksiyete, korku, paranoya ve saldırganlıkla birlikte gösterir.

Dönüşüm süreçleri sonuç ne olursa olsun varlığı var olan ontolojik rolüne yakınlaştırır.

Her ne için var edildiyse o olmak için öyle ya da böyle ittirilmiştir.

Bu sonuç ise sadece bir sırdır aslında.

Varlık ile var eden arasındaki sır’dır.

Dışarıdan bakanlara göre bu dönüşümün sonucu bir fiyasko, bir dağılma ya da geri gidiş olarak değerlendirilebilir ama öyle değildir.

Sistemde geriye gidiş diye bir şey yoktur.

Kendini tekrar da söz konusu değildir.

Her şey her an başka bir şeye dönüşür.

Bu dönüşüm ister algısal olsun ister varlıksal düzeyde.

Bu, olur.

* ..