Değişimler

Ne kadar da hızla değişiveriyor alışkanlıklarla doldurduğumuz küçücük odalarımızın düzenleri. Bir anda her ayrıntı yerini daha kabullenmeye fırsat yakalayamadan yepyeni şekiller alıveriyor. Unutulmuş renkler pembeleşiyor, ferahlıklar ise karaltılara dönebiliyor kaçmaktan yorgun düşmesen bile. Ve bazen toprağın altında salınmış köklerin sayısını oynatıp sonucunun nerelere varacağını düşünmeyenler hüzün bulutlarıyla kaplatıyor dört bir yanı. Böylesi zamanlardaki başka resimlerin yer bulamayışı onları kaybetmeyip daha da görünür yapıyor fırsat bulup gözlerini kapattığında. Düşünüyor orada, yaklaşan her korkunun acımasızlığına karşı elinin kolunun bağlı olacağını. Açılan her kapının ardı karanlık iken ne yapmalı en doğru istikameti tutturabilmek için? Gitmeli mi yoksa kalmalı mı?...

F.ü. 18.01.2010 Pzt. 23:00