Demokrasi = Eğitim

Siyasal Bilimlerle  ilgili fakültelerde, " Demokrasi ve demokratik kurumlar"  uzun uzun anlatılır.

Demokrasinin her yönden analizi yapılır.

Tarihsel gelişimi ve hukuki yapısı inclenir de incelenir.

Halkın iradesi, kuvvetler ayırımı, denetim mekanizmaları, sivil toplum örgütleri, medyatik ortam, özgürlük ,bağımsızlık, adalet gibi yüzlerce kavram öğretilmeye çalışılır.

Ülkelerin idari yapıları karşılaştırılır.

Velhasıl Demokrasi didik didik edilerek br sonuca varılmak istenir ve Demokrasinin tarifi yapılır.

Bu tarif herkesin mutabık olduğu bir tariftir.

Serbest genel seçimler.

Yasama, yürütme, yargı şeklinde kuvvetler ayırımı.

Denetim görevini yerine getiren yüksek mahkemeler.

Anayasa başta olmak üzere hukuki bir nizam.

Bu tarifin içine başka bir çok kavram da katılabilir. Özgürlük, insan hakları vs gibi.

AMMA, bu kadar çaba , yazılan kitaplar, siyasi,hukuki analizler hepsi boşunadır. Daha doğrusu bunların hepsinin BOŞUNA olduğu GERÇEK YAŞAM  bize acı bir şekilde göstermiştir.

Binlerce, yüzbinlerce kitap sayfası boşuna yazılmış ve Demokrasi yanlış tanımlanmıştır.

Demokrasi sadece ve sadece  " KÜLTÜRLÜ VE BİLİNÇLİ BİREYLERİN İDARESİ  " dir.

Demokrasi için halkın kültürlü ve bilinçli olması gerekir.

Gerisi teferruattır. Kendiliğinden oluşur ve gelişir.

Bunun en iyi örneği İngiltere demokrasisidir.

Nası bir çelişkidir bu? 

Hem monarşi, hem demokrasi bir arada.

Bir yanda Krallık , diğer yanda Anayasal ve demokratik kurumlar.

Aksamadan yürüyen bir sistem.

İşte bütün mesele halkın bilinci ve kültürü. Yani EĞİTİM.

DEMOKRASİ = EĞİTİM.