Demokrasi İçin Mimarlar Platformu (DİMP)

"Mimarlar Odası'nın 50 yıllık tarihi, 1960'ların başlarında ortaya atılmış Mimarlar Odası Toplum Hizmetinde sloganında ifadesini bulmuş olan toplumsal konumlanışla belirlenmiştir.

Buna göre Mimarlar Odası, bir yandan mesleğin kamu yararını önde tutan bir duyarlılıkla icra edilmesini, bir yandan mesleği ilgilendiren (yapı sektöründen eğitime uzanan) çeşitli alanlardaki gelişmelerde söz sahibi olunmasını, bir yandan da kentsel yapıya ve kentleşme süreçlerine dair hem kurumsal bilginin hem de politika önermelerinin üretilmesini görev bilip üstlenmiştir.

1970'lerin başları ise, söz konusu misyonun toplumcu bir derinlik kazanmasına, ülkede gelişen dinamiklere paralel olarak meslek odası hüviyetinin toplumsal muhalefetle buluşmasına, kimliğinin netleşmesine sahne olmuştur. Bu oluşum içinde, yeniden canlandırılmasında Mimarlar Odası'nın öncü rol oynadığı TMMOB, diğer meslek grupları ile toplumcu bir çizgide buluşmasının aracı ve ortamı olmuştur.

Demokrasi İçin Mimarlar Platformu, oda tarihine damgasını vurmuş, toplum hizmetinde olma ilkesinin, özellikle bu ilkeye 1970'lerde kazandırılan toplumcu derinliğin ve onun ürettiği geleneğin savunucusu ve taşıyıcısı olmuştur. DİMP, 1990'ların ilk yarısında, iki tarihsel dinamiğin ürünü olarak ortaya çıkmıştır.

Bunlardan ilki, ülkenin demokrasi güçleri ve toplumsal muhalefet yapıları açısından geçerli olan 12 Eylül sonrası toparlanma sürecidir. 12 Eylül ve onu izleyen dönemin Mimarlar Odası örgüt yapısı açısından doğrudan deneylenen boyutu, kamuda çalışan mimarların meslek örgütüne üyeliklerinin zorunlu olmaktan çıkarılması yoluyla örgütün daraltılması olmuştur. DİMP, meslek grubu içinde yer alan tüm demokrat, yurtsever, ilerici bileşenlerin bir araya gelip kendilerini ifade edebilecekleri bir platform olarak ortaya çıkmıştır.

İkinci dinamik ise, aynı dönemde Mimarlar Odası gündeminde yer tutmuş, mesleki uygulamayı toplumsal dinamiklerden ayrıştırarak tanımlayan ve örgütün etkinliğini bu çerçeveye indirgemiş bir pratiği destekleyecek biçimde sınırlamak isteyen bir yeniden yapılanma eğilimine karşı muhalefettir..."

Mimarlar Odası'nın yurt genelinde 22 şubesinden biri olan Ankara Şubesi, 7000'i aşkın kayıtlı üye sayısıyla, etkinlik alanı en geniş coğrafyayı kapsamaktadır. 17 yerleşim temsilcilik yönetimleri ile Bolu, Düzce, Zonguldak, Bartın, Çaycuma, Karadeniz Ereğli, Karabük, Kastamonu, Çorum, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir, Yozgat, Sivas, Malatya, Elazığ, Erzincan. 5 yerleşim ise temsilciler vasıtası ile Çankırı, Devrek, Tunceli, Tosya ve Sarıkaya şubeye bağlı olarak görev yapmaktadırlar.

2006 kongresinde; 39.dönem (2006-2008) için, DİMP listesinden, ADMMARC. Topluluğunda yer alan arkadaşlarımın desteğiyle, denetim kurul asıl üyeliğine seçilmiş ve birinci yılın sonunda görevi yedek üyeye bırakmıştım! Her iki yılda bir yapılan kongrelerde, kurullar devamlılık açısından %50 oranında değişmeli, bir kişi, iki dönem yani dört yıldan fazla görevde kalmamalı, sürekli bir değişim ve yenileşme sağlanmalıdır!

Bu tür görevlerde; bazı kişiler, kendilerine vehimler addederek, çok yararlıyım, vazgeçilmezim ve hatta ölümsüzüm(!) düşüncesi ve çevresinin pohpohlamasıyla, sürekli seçilmek arzusunda olabilirler! Halbuki bu arzu insanın içini kemirir, aklının önüne geçer, insanı bencil ve kıskanç bir Oda'cı yapar! Bensiz olmaz düşüncesinde olanlar varsa, böyle kişiler, isterlerse seçilmeden de yönetime katkıda bulunabilirler!

Sürekli seçilmek isteyenlerin; eski "sovyet bolşevik politbüro" tavırları nedeniyle, sürekli eleştirdiğimiz, malum sözüm ona sol siyasi partinin MYK üyelerinden ne farkı kalır! Sürekli seçilmek isteyenlerin; genel başkanların sürekli seçtiği, milletten çok genel başkana bağımlı olan milletvekillerinden ne farkı kalır! Sürekli seçilmek isteyenlerin; sürekli seçilen, memur ve işçi sendikalarının sarı sendikacı yöneticilerinden ne farkı kalır!

"Mimarlar Odası'na Herkesin İhtiyacı Var"sa, herhangi bir kişinin; istenilmediğini bildiği halde, her dönem için yönetimde ısrarcı olması, anlaşılabilir bir şey olmadığı gibi, onun demokrat bir yapıda olamayacağı anlamına da gelir! Demokrasi İçin Mimarlar Platformu'nda, herhalde hiç kimse vazgeçilmez değildir!

Mimarlar Odası'nın süreli yayınlarından olan, Ankara Şubesi'nin her ay yayınladığı 80-90 sayfa Bülten'de, her ne kadar bazı anlaşılmaz-okunamaz yazılar yayınlamış olsalar da; demokrat, ilerici ve yurtsever mimarları yıllardır bir arada tutan; aydınlık fikirlerin ve bir kültürün devamı olan, serbest-kamu çalışanı ve patron-ücretli ayrımı yapmayan, kamu yararını her zaman ön planda tutan, DİMP kadrolarını tekrar göreve taşımak amacıyla, 24 Şubat'ta Mimar Kemal İlköğretim Okulu'nda, Mimarlar Odası Ankara Şubesi üyeleri olarak, sandıkta buluşmak umuduyla...