Demokrasiye veda günü

Acı ama bir o kadar gerçek...

Bugün kırk katır mı, kırk satır mı sorusunun en yalın yanıtı verilecek...

Demokrasicilik oyunu sona erecek bugün; teokratik veya totaliter bir tercih önümüzdeki...

Tercih olur mu?.. Hatta bir dayatma artık! (Dayatmadan kastın ne olduğu ülke gündemini izleyen herkesin malumu.)

Şiddetle karşı çıkanlar olacaktır bu görüşlere,

Saygı duyarım...

Önümüzdeki seçeneklerde bu erdemden de uzak yaşamak zorunda kalacağız.

Bugüne geliniş anlık bir süreç değil..

Dakika dakika, saat saat, gün gün, ay ay, yıl yıl, gözümüzün içine baka baka sinsice...

Bir blogda ‘Zor günler’ başlığıyla, iki kurumumuzun durumuna dikkat çekmiştim. http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=55032

Bu iki kurumdan birisi çok ağır yara alacak, görüşlerimin özeti buydu. İşte bugün, o gün.

Ya siyaset kurumunun veya TSK’nın itibarı taban yapacak bugün...

Ama... Bir yurttaş olarak gönül isterdi ki, tavan yapsın. Olmadı, olma şansı da kalmadı. Birisi mutlak taban yapacak... Tavan yapan olur mu?.. Sanmam!

Sayın Başbakan açık açık söyledi; “İslamın ılımlısı, ılımsızı falan olmaz. İslam İslamdır, o kadar.” Bu konunun daha önce bir blogda altını çizmiştim. http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=58976

Durumun özeti... yaşayacağımız süreç; süreli mi olacak, süresiz mi?

Kesin olan şu; demokrasicilik oyununu en son bugün oynayacağız!