- Kategori
- Güncel
Denizlerin tozuna yetişebilenlere
Deniz Yusuf ve Hüseyin 6 Mayıs 1972'de idam edildi
Sözleri söz, duruşu dik... Ne eğildi, ne eğdi o babalar bizleri.
Ama kimse bir Deniz, bir Hüseyin, bir Yusuf olamadı. .
Önce insan olmayı öğrendik, sıradaysa doğurduklarımız var.
Dik durduk, kararlı olduk, insan olduk, üzmedik, sevdiğimizi canımız uğruna sevdik, üzüldük ama eğilmedik. Haddimizi bildik ki, bilmeyen de bilsin diye. Gurur duyduk, onlarla ve onlar gibi olanlarla. Bize onur, gurur, insanlık bulaştıranlarla ve doğurduklarımızla...
En az bizim kadar insan olacaklar...
Sevgiliye bile böyle seslendik:
"Devrim gibisin, evrim gibisin,
kafa göz çatlak bir bilgesin.
Devrilmeyecek bir şey varsa o da asiliğin.
Ötesi yok sanki,
ötesi düşünce suçu..."
Biz onların gölgesinde değişen düzene ayak uydurmak zorunda kaldık.
Sadece ülkesi, bayrağı uğruna gülerek can verebilenlere saygı duyduk, saygı duyacağız...
Çünkü saygı duymakla yetinebiliriz ancak...
"Yenilmişsem,
Elim kolum bağlı,
Boynumda yağlı ip.
Gelip dayanmışsam darağacına
Dudaklarımda yarın,
Gözlerim yarınlarda.
Unutmak mı gerek seni?
Kapılar kapalı...
Tutulmuşsa gece kapkara yollar,
Sıcacık bir sevgi sunmayacak mıyım
insanlara?
Bakmayacak mıyım yarınlara?
Seslenmeyecek miyim
insanlara?"