Dilara’ nın katili, şampanya kadehindeki gazozdur !

Beş yaşındaki Dilara’ nın asıl katilleri hala aramızdalar. Cinayetlerine cinayet ekleyip, seri katil olma hevesleri her daim baki. Sırtları sağlam, önleri açık !

İçinizde çocuk sahibi olup da, ayaklarındaki pembe papuçlarından ve o güzelim saçlarından lagim suları damlayan Dilara’ nın cansız bedenini, babasının kucağında görüp de ağlamayanınız var mı ?

Dilara, dunyada bir esi daha gorulmeyecek, Turkiye’ye ozgu bir ihmalkarligin kurbani oldu. Gozu donmus rantcilarin, devlet eliyle beslenen mafyanin kurban aldigi pek cok cocuktan yalnizca biri Dilara. Ne ilk ne de son olmayacagi, benden once defalarca soylendi.

Mahkeme dun sonuclanmis. Aile sikayetini geri aldigi icin, saniklar serbest birakilmis. Baba, mahkeme cikisi yolunu kesen medya mensuplarina « Biz kendi aramizda helallestik. Sikayetimizi geri aldik. Tazminat hakkimizi sakli tutuyoruz, onun icin ayrica dava acacagiz. Bizi rahat birakin“ demis.

Internet gazetelerinde, haberin altinda yer alan okuyucu yorumlari, Dilara’nin « s... z babasina » - sayet uzerlerinde haklari varsa - haklarini helal etmediklerini aciklayan mesajlarla dolmus.

Yani medya isini layikiyla yapmis yine.

Daha kafadan sucu da sucluyu da haberin icine guzelce yerlestirmis. Geriye, okuyucuya Dilara’nin babasina lanet okumak ve „paraya kendini satan serefsiz“ yaftasi yapistirmaktan ote is kalmamis.

Yine asil suclular, asil ceza almasi gerekenler, medyanin inkar edilemez becerikliligiyle hasir alti edilmis.

Ne demis Dilara’nin babasi mahkeme cikisi? Bir daha hatirlayalim;

« Biz kendi aramizda helallestik. Sikayetimizi geri aldik. Tazminat hakkimizi sakli tutuyoruz, onun icin ayrica dava acacagiz. Bizi rahat birakin“

Bu aciklamayi her okuyan kisinin istedigi gibi anlayacagi bu satirlardan ben sunu anladim,

Dilara oldu. En buyuk gercek bu. Hicbir sey onu geri getirmeye yetmeyecek.

Bu korkunc cinayeti islemeye cesaret eden sirket mafyasinin elebasi yargilanip, sirketin kapisina bir daha acilmamak uzere kilit vurulmadiktan sonra... Vatandastan aldiklarini, sampanya kadehlerinde karsilikli gazoz tokusturarak mafyaya peskes ceken devlet adamlari hala koltuklarinda piskinlikle, aymazlikla oturmaya devam ettikce... Bunlar en tehlikeli silahlari ile hala tepemizde durdukca...

Calistigi santiyede kendisine bir baret bile cok gorulen... Alin teriyle kazandigini cocuklarinin kursagindan helalle gecirmeye calisan... Insan hayatini hice sayan, devlet himayesinde kollanip gozetlenen hirsizin, rusvetcinin, rantcinin, mafyanin hizmetinde, uc kurusa calisan bir iki ameleyi hapse atsaniz ne olur?

Yoksul birkac aileyi daha da caresiz birakmaktan ote ne ise yarar?

Demokrasinin ve hukukun gucu asil sucluyu mahkum etmeye yetmiyor ulkede yazik ki.

Dilara’nin ailesi boyle mi dusunuyordu hakli davalarindan vazgecerken, bilmiyorum. Ama oyle ya da boyle aldiklari kararla vicdani hukuklarinin yazili hukuktan daha ustun oldugunu dusunuyorum. Sikayetlerinden vazgecmemis olsalardi da tazminat haklari yine baki kalacakti.

Asil suclularin yerine magdur olanlarin cezalandirildigi bir sistemde Dilara’nin ailesi dogru olani yapti kanimca. Medyada yer aldigi gibi bu isi para icin bile yapmis olsalar, suclu diye gosterilen bir kac zavalli insani ailelerine bagisladilar.

Dilara da bu dogru davranislari icin anne ve babasini affedecektir.

O bes yasindaki guzelim yuzuyle, o piril piril bakan gozlerini asil suclularinin uzerinden hic ayirmayacak Dilara. Devlet makamlarinda oturup o makamlarda cocuk katillerini agirlayan, sampanya bardaklarinda karsilikli gazoz tokusturan katillerini ise hic unutmayacak!

Onlari hic affetmeyecek!