Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Temmuz '07

 
Kategori
Dilbilim
 

Dilim benim

Almanya’da Turk bir ailenin ikinci cocugu olarak dunyaya geldim. Annem babam benimle cogunlukla Turkce konusurlardi ama ablam Almanca. Krese gitmeye baslayinca Alman arkadaslarimin ve ogretmenlerimin devamli Almanca konusmasindan dolayi ben de daha cok Almanca konusmaya basladim. Zaman icerisinde evde annemler benimle Turkce konusmalarina ragmen ben onlara Almanca cevap vermeyi tercih ettim. Her iki dili de aslinda istedigim gibi kullanabiliyordum. Ozellikle yazlari Turkiye’ye gittigimde Turkcem baya ilerliyordu. Iki dili de en bastan beraber ogrendigimden ve devamli kullandigimdan benim iki tane anadilim var ve iki dilliyim.

Ortabirinci sinifa basladigimda sinifimiza yeni bir Turk ogrenci geldi. Adi Can. Almancasi cok iyi degildi. Almanya’ya bir sene once Turkiye’den gelmislerdi ve Almanca ogrenmeye ve konusmaya bir sene once baslamisti.

Can okulda benimle ve diger Turk arkadaslarla hep Turkce konusmayi tercih ediyordu. Almancasi henuz akici ve yeterli degildi. Ogretmenlerimiz onun Almanca'sinin dersleri takip etmesi icin yeterli olmadiginin farkindaydilar ve ona dersleri daha rahat anlamasi icin yardimci olmaya calisiyorlardi. Cogu zaman ogretmenlerim benim ona ceviri yapmami, almanca anlamadiklarini turkce soylememi istiyorlardi. Zaman zaman sinav sorularini bile cevirdigim oldu. Cunku aslinda soruyu anladigi takdirde cevabini biliyordu. Can akilli bir cocuktu sadece anlamasi ve cevabini verebilmesi icin biraz destege ihityaci vardi.

Ogretmenlerimin beni ona destek vermemi saglamasi biz ikimizi cok iyi arkadas yapti. Simdi onun Almancasi cok iyi. En az Turkce kadar iyi kullanabiliyor. Hatta artik Almanca onun ikinci dili.

Orta ikinci sinifa geldimde Ingilizce ogrenmeye basladik. Ingilizceyi ikimiz de henuz cok iyi bilmiyoruz ama zamanla daha cok ogrenecegiz. Ingilizce bizim yabanci dilimiz. Seneye Ingilizce’ye ek olarak Fransizca ya da Ispanyolca'yi ogrenemeye baslabiliriz. Boylece iki tane yabanci dilim olmus olacak. Amerika’da Ispanyolca ikinci dil gibiymis, belki Ispanyolca ogrenmek ilerde isime cok yarayabilir.

Ikimiz de artik buyuduk, univeristeden mezun olduk. Bu sene ilk defa profesyonel is hayatina atiliyoruz. Hem ben hem de Can cok iyi sirketlerde isler bulduk. Calismaya baslamadan once bizden bazi anketleri doldurmamiz istendi. Bu anketlerin cogunda etnik kokenimizi ve dil bilgilerimizi soruluyor. Nedeni ise calisilan kurumlardaki cesitliligi korumak. Almanya’ya ikinci dunya savasindan sonra Avrupa’nin ve dunyanin bircok yerinden insanlar gocmus. Bu insanlar Almancayi cok iyi bilmediklerinden ilk zamanlar cok iyi islerde calisamamislar. Bu da onemli kurumlarda ve islerde cogunlukla Almanlarin calismasina neden olmus. Simdi bu yapiyi bozmak, cesitliligi arttirmak ve korumak istiyorlar. Diger turlu, bu durum Alman olmayan ancak anadili ve ikinci dili Almanca olanlar icin uzucu bir durum yaratmakta. Zamaninda Alman vatandasi olup, anadili Almanca olmayanlar bu durumdan dolayi buyuk sikintilar yasamislar.

Bu anketlerde etnik koken kismina Turk oldugumuzu belirtiyoruz. Dil icin ise ben kendimi iki dilli olarak gosteriyorum. Can ise anadili kismina sadece Turkce’yi yaziyor. Almanca’yi ise ikinci dili olarak gosteriyor. Yabanci diller kismini ise Ingilizceyi yaziyoruz ve ne derecede bildigimizi. Aslinda ikimiz de Ingilizce’yi iyi derecede biliyoruz. Okuma ve yazma bakimindan bir sorunumuz yok. Yeterli zaman verildiginde okudugumuzu rahatlikla anliyor ve istediklerimizi rahatlikla yazarak dile getirebiliyoruz. Ancak konusma ve dinleme biraz daha farkli. Ingilizce konusulan bir ortamda bir muddet bulunmadiysaniz eger, Ingilizceyi dogru ve akici kullanmak zor olabiliyor.

Almanya’da yasamak icin Almancayi cok iyi bilmek sart, cunku Almanca hem resmi dil hem de herkes tarafindan en yaygin kullanilan dil. Mesela, gecen gun bir toplantida Hintli biriyle tanistim. Eger ikimizde Almanca bilmiyor olsaydik anlasmamiz cok zor olurdu ve Hintli’lerle ne kadar cok ortak seylerimiz oldugunu ogrenemezdim. Hintli’lerin kofteye, kufte , peynire paneer, dolmaya dolma, pilava pilaf ve babaya baba dediklerini biliyor muydunuz? Hatta bizim Nasreddin Hoca onlari Mulla Nusreddin'i imis. Onunla tekrar gorusmeyi dort gozle bekliyorum. Kulturumuzde ve geleneklerimizde ortak baska neler oldugunu cok merak ediyorum. Bu bana cok ilginc geliyor cunku Almanlarla o kadar ortak noktamiz yok. Belki bundan sonra artik olacak.

Not: Yukardaki yazi bir seneryodur ve gercek degildir. Halkimizin daha iyi anlamasi ve empati duyabilmesi icin bu sekilde yazilmistir.

Sevgi ve Saygiyla,

B.A.

 
Toplam blog
: 3
: 358
Kayıt tarihi
: 30.07.07
 
 

Eğitim bilimiyle iç içeyim. Demokrasinin yaşanması, kültürlerin kaynaşmasında eğitimin rolü üzerine ..