Diyanet İşleri Başkanı, Müslümanların en büyük günahını açıkladı!

Diyanet İşleri Başkanı  Prof.Mehmet Görmez, Hac'da yaptığı alışılmadık konuşmalarını TRT Türk'te yayınlanan "Açık Görüş" programında  sürdürüyor...

Başkan Görmez, Müslümanların en büyük günahını da açıklıyor bu konuşmasında... Ama ben Müslümanların en büyük günahının ne olduğuna geçmeden önce Sayın Başkan'ın öteki vurgularına dikkat çekmek istiyorum:

Hacc'ın Suud'lar elinde giderek daha fazla sekülerleşmesi ve Kabe'nin, zenginliğin ve bencilliğin devasa göstergeleri olan büyük oteller ve AVM'ler arasında adeta bir "esir" durumuna düşürülmesi Sayın Başkan'ın en dikkat çekici vurgusu...

Bunun böyle olduğunu, tüm Müslümanların ortak kıblesi olan Kabe'nin Suud'lar elinde "turistik bir meta"'ya dönüştürüldüğünü bizler de defalarca yazıp çizdik (http://blog.milliyet.com.tr/kabe-ye-nazir-rezidanslar----/Blog/?BlogNo=160639... Ama, bir Diyanet İşleri Reisinin ağzından bunları duymak çok daha önemli ve herhalde çok daha fazla etkilidir.

Sayın Görmez"in, Hacc'ın ruhunu kaybetmekte olduğunu, insanların Hacc"ın maneviyatından çok maddiyatıyla ilgilenir hale geldiğini söylemesi, aslında  zenginleşen Türkiye müslümanlarının manen fukaralaşmasına  açık bir vurgudan başka nedir!

Peygamber efendimiz (a.s) ömründe sadece bir kez  Hac yapmışken, bugün imkanı genişleyen Türkiye Müslümanlarının Hac sayıları ile birbiriyle yarış eder hale gelmesi ne kadar manidardır...

Tam da burada şu fıkra'ya bir kere daha anlatalım: Çok sayıda Hac yapmasıyla şişinen bir hacı, hocanın birine Peygamber Efendimiz (a.s)'ın kaç defa Hac yaptığını soruyor... Hoca da, "sadece bir kere" diye cevap veriyor... Burun kıvıran Hacımız: "Bir kere de pek az olmuş canım!!" diyor...

Şu şuursuzluğa bakın ki, Haccın niteliği ile değil de niceliği ile ilgili olan Hacı, Peygamberle bire yarış halinde görüyor kendisini!!!

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Görmez'in vurguları gerçekten çok önemli ve çok değerli...Ne var ki, yıllardır Hac sırası bekleyen biri olarak, şunu da bendeniz Sayın Başkana sormak istiyorum: Çok yıldızlı otellerde, Kabe'ye nazır rezidanslarda "Hac yapma"nın mahzurlarından bahsederken, neden bu çok paralı Hac türüne müracaat edenler  kura sorunu yaşamıyor da bizim gibi Hacc"ın en "fukara" kategorisinden müracaat edenler yıllarca sıra bekliyor??

Yoksa, Bilgisayar da mı zenginden yana çalışıyor Sayın Başkan!... Şunun sırrını da bir açıklarsanız gerçekten kalbimiz mutmain olacak ve size olan saygımız bir kat daha artacak...

Sayın Görmez'in ağzından ifade edilen en büyük günahımıza gelince: Müslümanların İslamın rahmet yüzünü Batı'ya ve tüm dünya'ya yeterince yansıtamamasını en büyük günah olarak niteliyor Sayın Başkan... Gerçekten de, bugün İslam dünyasının görüntüsü asla İslamın ruhuna da felsefesine de amacına da uygun düşmüyor. Tabii, bu durum da, İslamafobia'yı bir siyaset olarak benimseyen Batı devletlerinin işini kolaylaştırıyor.

Öncekilerde olduğunu gibi bu vurguda da  haklıdır, Sayın Görmez...Ne var ki, bu konuda yapılacak çalışmalar da yine kendi riyaseti ile olacaktır veya olmalıdır.

Dileyelim ki, teşhisi doğru olan, doğru tedavi yollarını da bulacaktır.