Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '14

 
Kategori
Kitap
 

Doğan Hızlan'ı okurken

Doğan Hızlan'ı okurken
 

Eleştirmen yazar Doğan Hızlan ile.Söke Sanat Edebiyat ve Kitap Günlerinde 18 Ekim 2012


Doğan Hızlan’nın yılardır Hürriyet Gazetesi'ndeki sanat ve edebiyatla ağırlıklı yazılarını severek okuduğumu belirtmek isterim. Aynı zamanda değerli bir eleştirmendir. Sayın Doğan Hızlan’ı ilk olarak 9.Söke Sanat, Edebiyat ve kitap günlerinde tanıdım. ( 17- 19  Ekim 2012 ) Anılan tarihte bizzat onunla tanışma ve görüşme fırsatını bulmuş, kitaplarını almış, daha önce hazırlamış olduğum “ Hayatı ve Eserleriyle Umurlu'dan M. Kemal Yılmaz” adını taşıyan eserimi kendilerine imzalı olarak armağan etmiştim.

Rahmetli M. Kemal Yılmaz’ın kitabını eline aldığı zaman aynen şunları söylemişti: “ Eski Aydın Milletvekili Sayın M. Kemal Yılmaz’ı bir iki kez Ankara’da TBMM ‘de görmüş ve çayını içmiştim, aynı zamanda yazılmış yapıtları da vardır “ demişti.( 10 Ocak 1921- 09 Mart 2013 )

Sayın Doğan Hızlan’ın bir kitabı “ Çalıntı Kitap Deposu “ ( Denemeler ) adını taşıyan bu değerli yapıtı Söke ve Kitap Günlerinin hazırlamasında büyük emeği bulunan Söke Belediye Başkanı yardımcılarımızdan Levent Tuna tarafından bana armağan edildi. İşte epey zamandır Sevgili D.Hızlan’ın bu değerli eseriyle boğuşuyorum, severek okuduğumu belirtmek isterim.

Kitap, İstanbul’da Kırmızı Yayınları tarafından çıkarılmış olup 358 sayfadır. Tertemiz bir baskısı vardır ( 1.baskı Mayıs 2007 ).

Kitabın giriş bölümünde Sayın D. Hızlan şunları yazıyor: “ Yazılar toplamı sadece gündelik, günlük yazılardan oluşmuyor. Çalıntı Kitap Deposu’nda, kitaplar üzerine, yazarlar hakkında yazılanlar da ilk kez bu kitaba girdi. Çalıntı kitaplar, her kitapseverin bildiği, yaşadığı bir olay. Benim kitaplığımda çalıntı kitaplar var mı? Hiç yok diyecek bir kitap meraklısı tanımıyorum. Ancak bazı kişilerin kitaplığında benden alınıp verilmemiş kitapların sayısının daha fazla olduğundan şüphem yok” diyor.  

"Çalıntı Kitap  Deposu"nda 100’e yakın düşündürücü ve okumaya değer bulduğum sade, arı ve çarpıcı bir Türkçe ilme yazılan deneler yer alıyor. Çoğunu içime sindirerek okuduğumu, bunlardan bir şeyler öğrendiğimi belirtmek isterim. Bazılarını vermek istiyorum:

Sanatın Günah Çıkarması (11), Anılana Saygı ( mı ?-14), Türk Filmlerini Seyretmek (24),Yabancı Bir Ülkede Sanat Yapmak (27), Kuşaklar arası Diyalog (30), Bilmediğini Bilmek (36), Uzmanlık Üzerine (39), Objektifli Tarihçiler (45), Sanatı Yaşama Getirmek (51),Türküleri Yeniden Yaratan Adam( 68),Nostalji Değil (82), Celal Sılay’ın Anısına (85),Kış Düşleri (95), Bir Zamanlar Okunurdu (107). Kullandığımız Kelimeler( 136),Bir Şairin Onuru (173), Güç Şiire Yaslanmak (220),Cumhuriyete Yakışan Budur (245), Otuz Beş Yaş Şairinin Memleketinde Bir Gün (248), Demokraside Hanedan Olur mu? (267),Kitapçının Ölümlü ( 291),Tartışırken Kavga Ediyoruz(300), Ardahan’da Bir Kültürevi (333),Tasarımcı Oluyorum (337), Betül Mardin Kriterleri (345),24 Saatlik Bir Ada Sürgünü( 348)  ve 1839’dan 2005’e Avrupa Yürüyüşü ( 353) gibi adını taşıyan has duygulu ve kıvrak oylumlu sıradan olmayan beni başka diyarlara götüren bu denemeleri bir hayli etkilediğini   belirtmek isterim. Aslında hepsi de özentisiz birbirinden güzel, zevkle okunan denemelerdir.

Denemeleri okurken hiç bir zaman yorulmaz ve sıkıntı duymazsınız. Ben şahsen yorulmadan ve usanmadan hepsini okuduğumu  söylemek isterim. Altını kırmızı kalemle çizdiğim güzel kalıcı ve niteilikli sösler de vardır. " Önce ekmekler bozuldu, sonra her şey( 13),"söz uçar, yazı kalır ' 15)," Anma günlerini düzenlemeli, ama kantarın topunu kaçırmadan ( 16 ), Türk Sineması artık dünya sineması içindedir ( 26), Beş olan İslamın şartına bir altıncısını ekledi, o da haddini bilme ( 33), Herşeyi biliyordu ama  hiçbir şeyi iyi bilmiyordu. Yazmak zor iştir, ama okumak çok daha zor iştir ( 37) gibi sözlerin altını çizdiğim bazı güzel sözlerden bazılarıdırlar. 

Hiç birini yabana atamazsınız. Ancak beni daha  çok etkileyenlerden bazılarını sunmak istedim. Sayın Doğan Hızlan’ı eleştirmek asla haddim değildir. O bizim üstadımızdır. Biz ondan ışık alıyor ve yazdıklarının tümünü severek okuyoruz. Ben sadece birkaç örnek deneme adını vermek istedim.

Hürriyet Gazetesi'ni ilk elime aldığımda bugün Doğan Hızlan’ın yazısı var mı, hep ilk olarak düşünüyorum. Ve böyle bir yazısı varsa okumadan hiç başka bir sayfaya geçemiyorum. İlk okuduğum yazı Sayın Doğan Hızlan’ın yazısıdır. Bazılarını kesip bir dosyama alıyorum. Örneğin 22 Ocak 2013’te Hürriyet Gazetesi'nde değerli yazar İsmet Kürle ilgili bir yazısı. Yazarımız 98 yaşında iken yitirdik. Hızlan’ının yazısından bir iki cümle alıntı yaparak yazmak istiyorum: “ İsmet KÜR’de dün aramızdan ayrıldı. Cumhuriyet kuşağının öncü insanlarından biriydi.

O kuşak ülkenin her sorununa karşı duyarlıydı. Ünlü romancı, öykücü çevirmen Pınar Kür kızıdır. Diğer kızı heykeltıraş Işılay Kür de İsmet Kür, şair ve yazar Halide Nusret Zorlutuna’nın da kardeşidir. Sanatçıdır. İsmet Kür,yirmi yıla yakın süre Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. Bu deneyimlerini, araştırmalarını kitaplaştırdı. İlk şiiri, Büyük Gazi adını taşıyordu. Bu şiir 1927 yılında Çocuk Dünyası dergisinde yayımlandı. İsmet Kür, her zaman yaşamın içinde, dünyayı, Türkiye’yi izleyen bir aydındı” diyor Sayın Doğan Hızlan. Bizde sırası gelmişken hem M. Kemal Yılmaz ve hem de İsmet Kür’ü saygıyla ve rahmetle anıyorum. İkisin de  bir ortak noktası vardı. Eğitimci şair ve yazar. 

Buraya kadar gelmişken Doğan Hızlan hakkında biraz bilgi vermekte yarar vardır: Doğan Hızlan, 1937'de   İstanbul'da doğdu. Pertevniyal Lise'sini bitirdi. Hukuk öğrenimini yarıda bıraktı. Gazetelerde ve yayın evlerinde aredaktör ve danışman olarak çalıştı. 1980 yılında "Bayram Gömleği" adlı bir çocuk  öyküsüleri kitabıyla sanat dünyasına merhaba dedi. 1980'den sonra "Gösteri" dergisini yönetti. Ercüment Behzat Lav'ın bütün Eserlerini yayıma hazarlardı. İhsan Yılmaz'la birlikte Celal Sılay'ın Toplu Şiirlerini HÜSRAN FİLİZLERİ" adıyla yayımladı. Eleştirileri, denemeleri ve diğer edebi yazıları yirmiyi aşkın kitaplarda topladı. 2012 Şubatı'nda Antalya Atatürk Kültür Parkı içinde hazırlanan kütüphaneye 20,000 kitabını armağan etti. Halen " Hürriyet " Gazetesi'nde yazarlığına devam ediyor. Yapıtlarından bazıları:

Yazılı İlişkiler( 1983), Günlerde Kalan ( 1983), Sanat Günah Çıkarıyor( 1992), Kitaplar Kitabı ( 1996 ), Saklı Su ( 1996), Ne kadar Mozart , O Kadar  Süt (  1996),  Söyleşiler ( 1997),  Güncelin Çağrısı (1997),  Mavi Bereli ( 2001), Düz Yazı Ayracı ( 2001), On birinci  Kat Yazıları ( 2001), Şiir Çiiingiri(2001), Edebiyat Dönencesi ( 2003), Yalnızlık Kahvesi ( 2003), Eleği Duvardanİndirelim ( 2005), Aynadaki Bakışlar ( 2006),  Edebiyat Daima (2006), ,Sönmüş Kibritin  İzinde ( 2007), Çalıntı Kitap  Deposu ( 2007 ) gibi yapıtları vardır.

Yazım bir hayli uzadı. D.Hızlan’ın “  Çalıntı Kitaplar Deposu”ndan söz ederken nerelere geldik. Sayın Hızlan'ın bu değerli denemelerinden oluşan bu adını verdiğim kitabını herkesin okumalarını salık verir ve değerli eleştirmen, yazar Sayın Donan Hızlan’a sağlıklı günler diler, selam ve saygılarımı sunuyorum.       

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..