Dolabın çekmecesinin en dibinde..

Dolabın çekmecesinin en dibinde kalmış eski defteri aralamak istedim birdenbire.. İçinde yazılanları merak ettim.. Yıllar öncesine ait olduğunu bildiğim içindi belki de.. Açtım defteri.. Önce arasından kurtulmuş bir gül düşüverdi.. Ve küçük bir not.. Sonra okumaya başladım.. Aman tanrım nede çok sevmişim nede çok acı çekmişim meğer..( ! ) Onun için okul dan kaçmayı göze almışım.. Sınavlara girmeyip rapor almayı denemişim.. Servis şöförüne binbir yalan söyleyerek kaytarmışım.. Kantinde tüm paramı sırf onunla birlikte olabilmek için patates kızartmalarına vermişim.. Hele o kalpli olsun diye aldığım defter kaplama kağıtlarına ne demeli.. O parayla bir sürü kitap alabilirmişim meğer.. Birde her aldığım şeyin fiyatını yazmışım.

Birden gözüme bir sinema bileti ilişiyor.. Dırty Dancıng (Kirli dans).. Müziği geldi kulağıma.. Güzel filmdi diyorum şimdi.. Ama o zaman sırf bu film üzerine sayfalarca yazmışım.. Fantaziler kurmuşum.. Sonra sayfalardan birinin arsında bir pipetle karşılaşıyorum.. Evet evet yanlış okumadınız.. PİPET.. Hani şu kola içerken kullandığımız .. Onuda sıkıcana bantlamışım defterimin arasına.. Günün anlam ve önemini belirtiyordur tabii.. Bir tiyatro bileti çıkıyor.. Danton'un ölümü... Oldukça ağır bir oyun o yaşlarım için.. Ama bu kültürel faaliyetden de geri kalmamışım. Aferin bana.. Kolonyalı mendiller, kuru çiçekler, şiirler, kalemtraş talaşları, rozetler daha neler neler.. Sanki defter değil de çıpıt çarşısı.. O anki duygularımla sevdamla (!) biriktirmişim de biriktirmişim..

Hepimizin hayatın da bu ve buna benzer defterler olmuştur mutlaka.. Ne sırlar gizlidir içinde.. Aileler okumasın diye binbir güçlükle saklanır.. Hatta öyle saklanır ki yıllar sonra karşınıza böyle ansızın çıkıverir işte.. İlk heyecanlar ... İlkler.. Tüm aşklarınızın ilk aşklarınız tadında olması dileğiyle...