Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ağustos '10

 
Kategori
Kültürler
 

Dünya' da petrol'den sonra en büyük ticaret alanını oluşturan ürün nedir?

Dünya' da petrol'den sonra en büyük ticaret alanını oluşturan ürün nedir?
 

khv


- Dünya'da petrol'den sonra en büyük ticaret alanını oluşturan ürün nedir sizce?

Enfes kokusu ve tadıyla KAHVE cevabı karşımıza çıkıyor. Peki tiryakiler iyi bilir ama keyifle ve hoş sohbetleri pekiştiren bu lezzeti ne kadar tanıyoruz acaba? Özetle biraz bahsetmek istiyorum...

Yasemin gibi kokan beyaz çiçeği ve kiraza benzeyen kırmızı meyvesiyle dikkat çekici bir özelliğe sahiptir. Nemi, bol yağışı sever ve Ekvator kuşağında yetişir. Çalı görünümündeki kahve ağacı; koyu, parlak ve sivri yapraklara sahiptir; 18 metre kadar uzayabilir; ancak hasadı kolaylaştırmak için 2–3 metre olacak şekilde budanır. Fidanın meyve vermeye başlaması için 3–5 yıl gerekir. Kahve ağacı, yılda birkaç defa meyve verir.

Kahve Çeşitleri:

    Türk Kahvesi – Telvesi ile servis yapılan tek kahve çeşidi Espresso - Makine ile hazırlanan, koyu kavrulmuş, İtalya'ya özgü bir kahve türüdür. Mırra- Şanlıurfa'ya özgü, birkaç kez demlenerek hazırlanan acı kahve. Cappuccino– Espresso ve su buharı ile köpük haline getirilmiş süt eklenen kahve (köpük 2 santim kadar). Americano – Espresso’nun sıcak su eklenerek yumuşatılmış şekli Cafe au lait – Fransızların sütlü filtre kahvesi. Ethiopian Yirgacheff – Şarabımsı buruk tadı olan Etiyopya kahvesi. Latte – Espresso’ya az köpürtülmüş sütün eklendiği kahve (köpük 1 santim kadar). Macchiato – Espresso’ya süt köpüğü eklenerek hazırlanan kahve. Mocha – Latte’ye çikolata tozu veya şeker eklenmesiyle yapılan kahve. Santos – Brezilya’da bir liman adıdır, kahve yetişmez. Sumatran – Düşük asit dengesine sahip Endonezya kahvesi. Supremo – Kolombiya'da en kaliteli kahve kategorisine verilen ad'dır. Viennese – Espresso’ya çikolata ve krema katılarak hazırlanan Viyana usulü kahve.


Tarihçesi;


Kahve, Habeşistan’da (Etiyopya) keşfedilmiş ve başlangıçta yiyecek olarak tüketilmiştir. Daha sonraları, meyvelerinin kaynatılan suyu tıbbî maksatlarla kullanılmış ve kahve ‘sihirli meyve’ olarak adlandırılmıştır. 15. yüzyılın başlarında Yemen’de de tanınan kahve, yüzyılın sonlarına doğru bu coğrafyada yaygın olarak kullanılmıştır. 16. yüzyılın başlarında Mekke ve Kahire’ye götürülen kahve, aynı yüzyılın ortalarında İstanbul’a getirilmiştir. Kahve İstanbul yoluyla 17. yüzyılın ortalarından itabaren (İkinci Viyana Kuşatması’nı takiben) önemli Avrupa merkezlerine ulaşmıştır.


Kahvenin buluşuyla ilgili bir rivayette;

Yemen’in yüksek yaylalarında yaşayan ‘Halidi’ adında bir çoban, keçilerinin bir ağacın kırmızı meyvelerinden yedikten sonra dinçleştiğini, hareketli hâle geldiğini ve geceleri çok az uyuduğunu fark eder. Çoban, daha sonra o meyvelerden hem kendisi yer, hem başkalarına verir. Arapçada ‘uyaran, dinçleştiren’ mânâlarına gelen “kahveh” kelimesiyle isimlendirilen bu bitki, daha sonraları bir içecek olarak kullanılmaya başlanmıştır.


Ve Osmanlı'nın dünyaya hediyesi ise Türk Kahvesi olmuştur...Anadolu’dan Avrupa’ya kahveyi ilk olarak 17. yüzyılın başlarında Venedikli tüccarlar götürür. 18. yüzyılın ilk yıllarından itibaren kahve içimi Avrupa’da yaygınlaşır. Kahve, İngilizcede “coffee”, Fransızcada “cafe”, Almancada “kaffe”, Macarcada “kave” olarak isimlendirilir.


Kahvenin Avusturya’ya giriş hikâyesi;

2. Viyana Kuşatması (1683) sonrası Osmanlı orduları geri çekilirken geride çuvallar dolusu kahve bırakır. Avusturyalılar, çuvalların içindeki kahveyi, başlangıçta hayvan yemi zanneder. Osmanlıları tanıyan Georg Kolschitzky, bu çuvalların kendine verilmesini ister ve bunları sermaye yaparak Viyana’da kahve içilen bir yer açar. Böylece Avusturyalılar da kahve ile tanışır.
Türk kıyafetlerinin Avrupalı hanımlar için model oluşturduğu, mehter müziğinin taklit edildiği o günlerde, 1669 yılında, Osmanlı Sefiri Süleyman Ağa’nın Paris’in mümtaz şahsiyetlerine kahve davetleri düzenlemesi, Fransa’da kahvenin daha büyük alâka görmesini sağladı. Hoşsohbet, nüktedan biri olan Süleyman Ağa’nın elçilik konağına kahve içmeye davet edilmek, Paris ileri gelenleri için büyük bir ayrıcalık sayılırdı.

Kahvenin üretildiği yerler;
17. yüzyılın sonlarına kadar sadece Yemen' de... Günümüzde ise çok sonraları başlayan Brezilya' da üretilmektedir. Sonrasında sırasıyla;

Kolombiya

Endonezya

Meksika

Fildişi Kıyısı

Etiyopya

Uganda

Guatemala’dır.

... Şimdilik bu kadar... Şimdi bir türk kahvesi iyi gider... Afiyet olsun :)

 
Toplam blog
: 102
: 654
Kayıt tarihi
: 07.06.10
 
 

1984 İzmir doğumluyum. Süleyman Demirel Üni. - Bilgisayar Programcılığı mezunuyum. Şiir & Deneme ..