- Kategori
- Şiir
Dünya Mevsimi
saray sanırken biz bu dünyayı
ve bilmeden siyahı
daldan dala konarken gençliğimiz
yaşamak ne güzelmiş
sarı sıcak yazların yüzü/müz
içimizde, karıncaların bitmeyen telâşı
ve ağustos böceklerinle
yarışan şarkılarımız
ve rengârenk coşkularımızla koşan
zamanlarımız vardı
nice hesaplar varmış bilinmedik
ne zaman
gözlerimizden toprağa
düştü ilk ışık
darada kalan siyahı o zaman gördük
uzun uykularla
beyazlara bürünürken can'lar
yolculuk, başka âleme başladı o zaman
ücrada şen bakışlar ararken gözler
mühürlendi gökte yaz
mavisiz kıyılara sürüldü yelkenler
yaşasak
hep hazan bahçelerinden geçecek
ve bin yıl sürecek bu sessizliğimiz
akşamı çağıran isimsiz rüzgâr
içimizde mütemâdiyen bir hezeyân
göğsümüzde oturan kara bulutlar
demirbaş kaldı üzerimize
yükledi yükünü gözlerimize
dünya, döner durur aynı yerde
şaştı bir kez /açmaz gözünü sabah
yine aynı tek yön bizde
bu dünya sırat’ında sesler
ölümün gümbürtüsünden kalanlar yalnız
dünya mevsiminde bitti yaz
17 Mayıs 2011
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir