Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Dur dur bekle 5 dakika sonra özür dileyeceğim!!!

Dur dur bekle 5 dakika sonra özür dileyeceğim!!!
 

Erteleme erteleme erteleme…
Hep erteleriz dudaklarımızdan dökülecekleri… Ama nedense bu davranış şekli sadece iyi ve olumlu duygular için geçerlidir. Aksi durumlarda kin nefret hırs beslediğimiz vakit on a kadar saymayı dahi bekleyemez bünyelerimiz. Haksız mıyım?

Son zamanlarda hasıl olduğunu düşündüğüm, çevremde yaşayan çoğu kişide ortak bir durum olduğuna kanaat getirdim. Ketumlar. Kesinlikle, ne kadar iletişim kurma gayesinde olsam da kerpetenle dillerini sökmek gerekiyor konuşabilmek, iç dünyalarına girebilmek için. Ne kadar mutlu ne kadar keyifli olursa olsun bunu dile getirmekten çekinenler mi dersin, ya da bir rahatsızlığı vardır inanılmaz acı çekiyordur, aman kimseye bir şey demeyeyim, aman üzülmesinlerle içine kapananlar mı? Bu sessizlik daha üzücü ise bu na ne diyeceksiniz? Ne gerek var ki sahnenin gerisinde durmaya? Yaşam bizim rol aldığımız ve kendi repliklerimizle şekil verdiğimiz sahnemizdir. Dolayısıyla ne hissediyorsanız sevdiklerinizle paylaşmanız gerekir diye düşünüyorum. İletişimin şartı birbirine açık olmak yani anlaşılır olmaksa ve siz susar, her mevzuyu içinize atarsanız, nasıl anlayacak çevrenizde pır pır eden değerbilirleriniz? Seni üzdüm biliyorum ama dur dur bekle önce başka bir işle uğraşmalıyım, beş dakika sonra özür dileyeceğim diyenlerimiz var. Niçin vakit kaybediyorsunuz? Ya yaptığınız hatayı telafi edemeden bir kayıp yaşarsanız ne olacak? Sözcükleriniz içinizde patlayacak ve sessizliğin içinde kaybolacak. Oysaki en kıymetli hazine vakittir. Geleceğin garantisi elimize verilmediğine göre sevdiklerimize ayıracağımız sevgi, ilgi içeren zaman dilimi olarak şu andan başka vaat edebileceğimiz bir vakit yok. O zaman ne duruyorsunuz? Açılmanın tam sırasıdır bence, vakit bu vakittir.

Ben bu psikoloji ile tüm sevdiklerime bu hafta sonu biraz daha fazla sıkı sarıldım, içimi döktüm sevgi topçuklarımı gönderdim, rahatladım. Onların açılmasını sağladım, güvenle ellerini tuttum ve duyarlılıkla onları dinledim.Gayet makul ve anlaşılır bir dille de haykırdım sevgimi ve paylaşmam gerekenleri. Ketum olmadım olmayacağım da. Bu dur içimde pırıltısıyla beni yaşam nehrinin derinlerinde korkusuzca huzurla nefes aldıran. Gelin siz de açın kocaman kollarınızı, uzatın elinizi, anlayamadıklarınızın azcık etini burun çimdikleyin, gıdıklayın gülümseyip döksünler içlerinden geçenleri. Şayet sessizliği yaşam biçimi haline getirdiyseniz size de beşkardeş geliyor. Hadi silkelenin bir an önce, bu ne sükûnet, bakın zaman geçiyor, yaşlanıyor ve anımızın tadını varamadan başka bir ana koşuyoruz. Hadi yaşayalım daha keyifle, hiçbir şeyi ertelemeden, duygularımızı paylaşarak.

Kucak dolusu sevgiler.

 
Toplam blog
: 93
: 1475
Kayıt tarihi
: 02.02.07
 
 

Elektrik mühendisiyim. Eğitimci bir ailenin kızıyım. Kelimeler ve rakamlarla geçen serüven dolu b..