Dürüst Olun

Hayatta en sevmediğim insan tiplerinden biri de insan kandıranlardır. Hiç ama hiç sevmem onları. Hele beni kandırdığını ortaya çıkardığım biri olursa yanlışını kendisine bir şekilde söyler, görüşmeyi keser intikam almayı düşünmeden her kim olursa olsun, ister babamın oğlu ister arkadaşım ister başka biri.

Daha doğrusu kendim kesmiyorum kendi kendine kesiliyor. Hatasını anlaması için zaman tanırım elbetteki samimi şekilde yanlış yaptığını itiraf ederse.

'İtiraf eder, tekrar seni kandırır' dediğinizi duyar gibiyim.

Doğru ama gözlerinin içine bakarım itiraf ederken çünkü istediği kadar itiraf etsin gözlerinin içine bakar ona inanırım.

İnsan istediği kadar laf etsin beden diline bakarım her daim. Gözlerin önemli bir beden dili olduğunu düşünürüm.

Bir insan etrafına yani bir eşyaya bir ağaca dağlara nehirlere kısaca evrenin tüm canlı cansız varlıklarına özellikle de insanlara bakmasını bilmeli, o varlıkların kendisine ne anlattığını anlamalı, anlayamıyorsa karşısındakini kandırmaya müsahit hal alır, o kişi evreni canlı cansız ve insanları sevmiyor demektir.

İnsan sevmek, doğa evren canlı cansız varlıkları sevmek sanattır.

Sevme sanatı içinde barındıramayan bir insanın, kötülüklerin anası olan yalan da konuşur insanları da kandırır. Onlar birer zavallı zira kendileri değiller veya kendileridirler ama etrafına farklı göstermeye çalışırlar yapay beden dilleriyle.

Bir de şöyle durum söz konusu. Kandırıcı kişi beni değil de arkadaşımı veya yakınım olan birini kandırdıysa durum değişmez arkadaşıma ve yakınıma yapılmış olan kandırmacayı kendime sayarım.

Siz siz olun dürüst olun olduğunuz gibi olun bütün başarı arkanızdan gelir.