Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '07

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Düştüm yollara, ah bir de bilsem ne uğruna...

Düştüm yollara, ah bir de bilsem ne uğruna...
 

Hırsla istenen bir şey...
Bazen aşk olur, bazense para...
Yada "bir ideali gerçek dünyaya kavuşturmak adına"... der de; düşeriz ya o ilk adımı ürkerek, yinede büyük bir arzuyla atılan sonu karanlık, sapa yollara...

Tetikleyici ya bir kadın olur, yada bir erkek bu oyunda...
Bazende yoksunluğuyla büyüdüklerimiz uğruna kuşanılır ya eldeki avuçtaki tüm malzeme üste başa..

Alırsın ya yanına çalakalem yolculuk için hazırlanırken, imkanın elverdiğince o güne değin edindiğin neyin var, neyin yoksa...

Bazen çok çalışkan olmaktır malzemen...bezen de hayallerinin büyüklüğü...
Yada gözü kara olmak, cesaret veya çoğu zamanda farklı olmaya duyulan istek olur yola süren seni uğruna...

Düşersin sen de elbet yola, biraz deliysen şaşma buna...

Ama bir az vakit geçmeye görsün hele; en başta yola koyulanların sayısı birer birer azalmaya başlar yolculuklarda...

Her yeni yol ayrımında bir tane... sonrakinde bir tane daha...

Ya istediğin şeye yaklaşabilmek için amaçla aracı karıştırmaya başlarsın bu maceranda...
Yada kararlısındır fakat; yola gündüz çıktığından, birde o zaman henüz mevsimin yaz oluşundan kolay karar vermişsindir sen aslında...

Korkmaya başlarsın yollara inerken gece...Ah hele bir de, gölgeler uzamaya başladığında...sesizlik kulağında uğuldayıpta usul usul boynuna kement gibi dolanmaya başlarsa, bak gör sen o zaman...Ahh o nasıl bir eleyicidir bu yolculukta...

O aydınlık yollar sana; dolambaçlı engebeli ve sapa olmaya başlayınca, pişmanlık bir sülük gibi emerken tüm isteğini, seni yaşatan ne olacak acaba?...

Düşünülmez işte bu çoğunlukla, adım atarken yeni bir maceraya...

Bazen de korkmaya başlasan da; bir inat uğruna vazgeçmen gerektiği notayı hissetsen dahi pas geçesrsin ya... işte senin için tam o an “amaçla aracın karıştığı an” dır orada dur ve anı yakala...

Gerçekten istesen de hala, uğruna o yoluna düştüğünü çokça; içten içe pişmanlık yaşamaya başlamışsındır henüz daha yolun ortalarında...

Vazgeçmek hayallerine, devam etmek kendine ihanet gibi gelir ya çoğumuza...
Ya sen ne yaparsın o anda?

Devam etmek, seni arzunun yönlendirdiği yol dahi olsa... saf sevgi değil de işin içine, biraz da olsun eğer hırs karışmışsa; inan doğru değil... artık bir tek adım dahi olsa atma derim o yolda...

Zor geliyorsa; aslında içten içe isteğin uğrunda harcanacak onca çaba...

Güçlü değilse sevgin; ayazda kalacak kadar istediğinin uğruna...

Sadece basit bir arzuysa; yola düşüren seni aslında...

Yada o doymak bilmez egonu, biraz daha besleyebilmek asıl niyetinse senin tüm bu maceraya atılmakta...

Eh hele bir de sonucunun garantisi verilemiyorsa kimse sana, daha yolun başında...

Söylesene kaçımız direnebiliriz ki; kör karanlıkta sadece içimizde ki sevgi uğruna keskin virajlarda, amansızca yağan tipinin ayazında, yalın ayakta olsak, perde perde sönen uzaktaki o solgun ışık uğruna hala istekle yolda kalmaya ?

Karanlıkta kaldığında, hayaldeki bir çift kara gözün varlığına duyduğun aşkla; hala ihtiyaç duymuyorsan başkaca bir ışığa ve devam edebilmek için yola ayağın çıplakta olsa, sana sunulan başka imkaanlara aldırış etmeden kararlıysan onun uğruna ayazda kalmaya... o halde vazgeçme lütfen, ne olur yürümeye devam et...
Çünkü aşk bu olsa gerek...

Yok aslında bu değildi; diyorsan ve sen bunu içten içe baştan beri zaten biliyorsan... yapma...
"o yolla gelsen, hiç düşme" derim sadece sana...

Sevgi ve ışıkla,

Ayna

22.11.07

 
Toplam blog
: 268
: 1969
Kayıt tarihi
: 15.09.06
 
 

Var olan her oluş ve bozuluş hakkında gözlem, tahlil ve sonuca varma sürecindeki yolculuğumu, siz..