Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlüğün annesi

Doğada ki bütün dişiler annedir. Boss ve Linda'nın anneler gününü kutladıktan sonra. Annemi aradım. (kendisi seksen beş yaşında ve akçakoca da yalnız yaşıyor) Yani, anneler günü adı altın da ticari hareket organizasyonunun bir parçası oldum. Annemden de azar işittim. "Anneler günü mü olurmuş, annesiz babasız milyonlarca çocuk var, onlar ne yapacak?" "Haklısın anne ben bahane ile seni çok sevdiğimi söyleyecektim" "tamam yarın söylersin. Nasılsın iyi misin sağlığın yerinde mi, bir şeye ihtiyacın var mı? gibi seri soruları cevapladım ve kapattık. Hep böyledir. "sağlığınız yerin de olsun, ara sıra sesinizi duyayım yeter" diyor. Öyle bir gün ki, karşı olduğunu söyleyemiyorsun. Cık cık cık.

Merhaba sevgili e-günlüğüm,
Eminim sen de bütün bayan arkadaşlarını arayıp anneler gününü kutlamışsındır. Yok kutlamadı isen, buradan kutlayabilirsin. Dikkat! e-günlük konuşuyor. "Bütün hanım arkadaşlarımın ve tüm dünya kadınlarının anneler gününü kutlar, sağlıklı, mutlu sevgi dolu ve huzurlu bir yaşam dilerim..."

Takımın biri de son maçı kazanarak şampiyon olmuş. Her gittiğim yer de aynı muhabbet var. İşte huzurlu ve refah için de bir ülke olunca böyle oluyor. Konuşacak veya halletmemiz gereken hiç bir sorunumuz yok, bu yüzden haftanın beş günü futbol muhabbeti yapıyoruz...

Evet sevgili günlüğüm; Cumartesi akşamı iş çıkışı köpeklerimin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra. Cuma günü gelen teklifleri değerlendirdim ve dışarı da olan bir teklifi kabul ettim. Mecburi buluşmam gereken kişinin de fikrini alarak gece saat 23:00 de davet edildiğimiz yerde eğlenceye katıldık. Eğlenmedik diyemem, güzeldi. Sabaha karşı evlere dağıldık ama sanki kafama bir şeyle vurmuşlar ve hafızam silinmiş gibiydim. Pazar günü saat 11:00 de köpeklerimin uyarıları ile kalktım. Pazar günü nü sersem gibi geçirdim diyebilirim. (yaşına başına bakmadan bu kadar içersen böyle olur. Neyine gerek senin gece hayatı..) Bu sabah sersemliğim sürüyordu ve kamyon geldi. Kamyonu boşalttıktan sonra hiç bir şeyim kalmadı. Demek ki akşamdan kalınca kamyon boşaltmak iyi geliyormuş...
Hava çok güzel e-günlüğüm. Umarım böyle devam eder de ben de bahçe de akşamları keyif yapmaya başlarım. Akşamları boss ile bahçe de top oynarken yeni seyircilerimiz oluşmaya başladı. Her akşam birileri katılıyor. Boss da oyun oynarken hiç etrafı ile ilgilenmiyor. Bütün dikkati top da. Yemeğini yer yemez, tuvaletini yapıp başlıyor vızırdamaya. Sanki "çok yedim hemen bunları yakmam lazım" der gibi bekliyor. Canı çıkıyor koşmaktan ama bana mısın demiyor.
Değerli e-günlüğüm Anneler günü dolayısı ile bazı internet haber sayfaların da hayvanlar alemin de anneliklerden bahsetmişler ama onları şiddetle kınıyorum, çünkü köpekleri yazmamışlar. Beş doğum yaptırmış ve hep dişi köpek sahibi olmuş biri olarak, köpeklerin anneliğini onlara yazardım ama yazmıyorum... Neler öğrendim onlardan neler anlatmakla bitmez. Oğlumu bile çoğu zaman onlardan aldığım taktiklerle yetiştirdim. (gülmeee)

E-günlükcüğüm; gide, gele, yaza bir hal oldum. Şu konuşmaları yazıya döken bilgisayarı icat etseler de kurtulsam.

Bu arada seni kutlarım e-günlüğüm. En sonun da arkadaşlarının bazılarına yorumlar yazıp onlara varlığını belli etmişsin. Devamını diliyorum. Kibar ol biraz, terbiyesizlik etme tamam mı? Benim gibi vaktim yok gibi ilkel bahanelerin ardına sığınma. (suçlu olunca nasıl da başını öne eğermiş e-günlüğüm)
Canım e-günlüğüm; Hadi ben gidiyorum. İşim gücüm var servis çıktı. Sen de git artık.
Yarın görüşürüz. Herkese selamlarımı ilet. Hoşçakal


Biliyor musun? Bir hamam böceği, kafası koptuktan sonra açlıktan ölmeden dokuz gün yaşayabiliyor. (ben gördüm. Doğurup soyunu devam ettirmek için. Yakın da bilim adamları açıklarlar:)
Güzel söz: "Azla mutluluk, çokla didişmekten iyidir..." B. FRANKLIN

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..