Efsane Prens (Güney Kore dizisi)

TRT'1 de 79 gündür yayımlanan bir dizi "EFSANE PRENS" sanıyorum iki gün sonra bitecek.

Güney Kore tarihinin bir bölümünü bizlere aktaran çok müthiş bir dizi. Tekrarını koysalar aynı merak ve heyecanla tekrar izlerim. Nedenine gelince;

Konu tarihi, senaryo iyi işlenmiş. Çekim için özel plato kurmuşlar, masraftan kaçmamışlar. Dekor tam puan. Kostümler özel dizayn.

Kişiler arası veya ast, üst karşılaşmalarındaki selamlaşmaları insanı imrendiren bir görüntü. Saygı sevgi lâyıkiyle burada işlenmiş. Vatan sevgisi, canlarını seve seve feda edecek boyutlarda. İdealleri uğruna herşeylerinden vaz geçiyorlar.

Aşk var, hem de aşkların en güzeli. Ama biz onları yanağını okşamaktan öte görmedik, burada aşk da saygı ve sevgiyle birlikte harmanlanmış.

Dekolte diye bir şey yok. Para hırsı yok. Sadakat var.

Güzel olan her şey var.

Güney Kore'nin bir başka dizisi vardı bir tarihlerde. "Saraydaki Mücevher" O dizi de böylesine bir tılsımla bağlıyordu kişileri ekrana, sağlık konusunda idealist bir çalışmayı işliyordu.

Neden bu tarz dizilere hayranlık duyduğumu düşündüm, biz Osmanlı torunlarıyız, acaba nostalji miydi bendeki duygular?

Bu günlerde yoğunlaşan, iç veya dış mihraklar tarafından üzerimize oynanmakta olan oyunlardan yaralanan kalbimizin, geçmişimize, şanlı tarihimize duyduğu özlem miydi?

Büyük önderimiz gençliğe hitabesinde "dahili ve harici bedhahların (kötü yürekli) olacaktır" diyordu.

Her defasında bir kez daha yaralanıyoruz milletçe.

Dünyanın en güzel coğrafyasında bizlere bir parça huzuru, bir parça mutluluğu çok görenler bilmezler mi ki, TÜRK HALKI ARTIK UYANMIŞTIR, KÖR, SAĞIR DİLSİZ DEĞİLDİR, APTAL VEYA GERİ ZEKÂLI HİÇ DEĞİLDİR.

Damarlarımızda dolaşan kanımız, asaletinden kaybetmemiştir.

Milli birlik ve bütünlüğümüz ve de onurumuz, her şeyin üstündedir, sessizlik, bazen sabrın ifadesidir ama bir yere kadar...

Selamlarımla...

Gül Alkan