- Kategori
- Eğitim
Eğitim Sistemi yaz boz tahtası değildir ve olmamalıdır.
1952 - 1957 yılları arasında ülkemizde, ilkokulların sisteminde bir değişiklik yapmaya kalktılar ve bazı pilot okullarda Amerikan sistemi uygulamaya başladılar.
Bizim ilkokulda kalasik eğitim görülürken, hemen yakınımızdaki bir ilkokulda Amerikan sistemi uygulanıyordu. Merakımızı mucip olmuştu. Nedir bu sistem diye? Çünkü öyle bir lanse ediliyordu ki bu yeni sistem, bizim de ağzımızın suyu akıyordu.
Neticede hatırladığım kadarıyla bu Amerikan sistemi tam anlamıyla fos çıktı. Zannedersem uygulamadan kaldırıldı.
Çok da iyi oldu.
Bizim okuduğumuz sistem çok iyiydi. İlkokula başlama yaşı yedi'ydi. Geçer not beş'di. İki zayıftı. İlk dönem sonunda karne alınırdı. Sınıf geçmek için ikinci dönem sonunda hiç kırık almamak gerekliydi. İkmale kalındığı gibi sınıfta kalmak da vardı.(Sanki bugün yok gibi) Ayrıca son, yani beşinci sınıfta, bütün derslerden ilkokulu bitirme sınavına girilirdi. Böylece doğrü dürüst talebe ortaokula hazırlanırdı.
Nedense hangi yılda oldu bilmiyorum, ilk okulu bitirirken yapılan tüm dersleri kapsıyan sınavlar kaldırıldı. İlkokula giriş yaşı altı'ya çekildi. Daha sonra ilkokul süresi sekiz yıla tamamlanıp, orta okulla birleştirildi ve sekiz yıllık ilköğretim sistemi uygulanmaya başladı. Daha sonra ÖSESELİ , MÖSESELİ, GSDELİ bir takım sınavlar ve sistemler devreye girdi ,en sonra da bol dörtlü sistem.
Esas önemli değişiklik orta okul ve liselerde oldu.
Biz, bugün olduğu gibi iki öğretim dönemi sonunda karne alırdık. Sınıf geçmek için her dersten en az beş almak gerekirdi. Tek dersten zayıfla sınıfı geçemezsek üst sınıfa borçlu geçerdik. Ama esas önemli olan ortaokulu ve liseyi bitirme sınavlarıydı ve bütün derslerden sınava girilirdi. Ayrıca birden fazla kırık not varsa sınıfta kalınır, bunu kimse önleyemezdi. İki sene üstüste kalınca da tasdikname verlir, okuldan uzaklaştırıldı. Yani işin şakası yoktu. (Şimdi bu uygulama var mı ? .Acaba )
Şimdi ise orta okul mefhumu ortadan kalktı. Sınıfta kalmak için üstüne para versen kalamıyorsun. Bilgi dağarcığı tıntın.
İmam hatip okullarına gelince, onlarda da eğitim çok iyiydi. Kaliteli din adamı yetişiyordu. İşte yüzlerce din akademisyenine sahibiz. Ne olduda yönetmelikleri değişti ? Ne olacak yani ??
Şimdi ben bütün bunları neden yazıyorum?
Sayın büyüklerim, sayın yetkililer 1950'li yılların eğitim sisteminde ne vardı da boyuna değiştirdiniz ?
Benimle beraber aynı sistem içerisinde okuyan ve Dünya üniversitelerinde ders veren sınıf arkadaşlarım var. Bir tanesi Nasa' da çalıştıktan sonra Kanada'da profesörlük yapıyor. Bir kaç tanesi Amerika'da üniversitelerde ders veriyor. Diğer birçoğu da yurt içinde en üst görevlerde.
Ayrıca 1950 -1960 yılları arasında Tıp fakültelerinden, Hukuk fakültelerinden, İTÜ'den çok üstün bilgilerle donatılmış öğrenciler mezun olmuştur.
Acaba neyi eksik bulunmuş da bizim okuduğumuz sistemin değiştirilmesine karar verilmiştir.
Şunu açıkça söylüyorum ki, bizim okuduğumuz eğitim sistemi hiç değiştirilmeseydi, bugün çok daha kültürlü bir topluma sahip olurduk.
Ama bugün, üçgenin alanı nasıl hesaplanır sorusuna cevap veremeyen, ÖSS' de, sıfır puan alan 180 bin lise mezunu öğrencimiz var.
İşte eğitim sisteminin sonucu.