Ekonomi

Anayasa Mahkemesi beklenen kararını verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın AKP’yi kapatma istemi ile açtığı dava, ilgili partiye yapılan hazine yardımının bir miktarının kesilmesi kararı ile sonuçlandı.

Demokrasi açısından parti kapatmanın, geçmiş örnekler incelendiğinde bir yarar getirmeyeceğini zaten kamuoyu biliyordu.

AKP’nin kapatılmamasından mutlaka, AKP ve muhalefet gerekli dersi çıkaracaktır.

Siyasi bir partinin kapatılmamasının demokrasimiz açısından sevindirici bir gelişme olduğunu dile getirmekte fayda vardır.

Mart ayında AKP’ye açılan kapatma davasının, bir kısım yazar çizer tarafından ve medyamızda, siyaset çevrelerinde, ekonominin bundan olumsuz etkileneceğini, Türkiye’nin AB’ye girişini olumsuz etkileyeceğini beyan edenler oldu. Yazıldı, çizildi.

Anayasa Mahkemesi'nin AKP’yi kapatmayıp sadece hazine yardımının bir kısmının kesilmesi kararını vermiş olması, kapatılma durumunda ekonominin rayından çıkacağını iddia edenleri rahatlatmıştır. O halde ekonomide kapatılma sonrası oluşacak olumsuz gidiş konusunda endişeye kapılmamak gerekmektedir.

AKP kapatılmayıp ekonomide istenilen beklentiler gerçekleştiğine göre, hem hükümetin hemde istikrarsızlık nedeniyle ekonominin kötüye gidişinden korkan iç ve dış finans çevrelerinin, yatırımcı ve girişimcilerin artık Türkiye ekonomisini daha da ileriye götürmekten başka çareleri yok.Çünkü engel ortadan kalktı, mazeretleri de kalmadı.

Temmuz ayı itibari ile sanayide ve konutlarda kullanılan elektriğe yüzde 22, doğalgaza ise temmuz ve ağustos zamları ile yüzde 35’lere varan fiyat ayarlamaları yapıldı, basından edindiğimiz bilgilendirmeye göre bu ayarlamaların devam edeceği beklentisi vardır.

Çarşı pazar gezilip görüldüğünde, esnafın satışlardan fazlaca memnun olmadığını görmek olasıdır. Kepenklerini kapatan işyerlerinin sayısı artarken, tezgahlarda alıcı bekleyen ürünlerin satılamamasından yakınan esnafın derdini işitmemek mümkün değildir.

Son günlerde gündeme gelen esnafın kurtarılması için faizsiz kredi verilmesi, esnafın iflas ve borçlarından kurtarılması, işletmelerin kurtarılması ve yaşatılması elbette dileğimizdir.

22 Temmuz seçimlerinden bu yana Türkiye’de yaşam hızlı bir yön değişimine uğradı. Kamuoyunun yakından takip ettiği bir takım yasalar çıkarıldı. Yabancılara mülk satışı, azınlık vakıfları ile ilgili yasalar, belediyeler yasasında yapılan düzenlemeler vs.

Çıkarılan bu ve benzeri yasaların getirilerinin neler olacağını ilerde daha iyi görme şansına sahip olacağız.

Haber akışına bakıldığında, IMF ile sonbaharda masaya oturacak olan ülkemiz, IMF raporlarına, proğramlarına uymakta ne derece gönüllü olur, IMF proğram sapmalarına ne derece göz yumar, uzlaşı olur mu olmaz mı, şimdiden yanıt vermek akılcı olmayabilir.

Ülkemizi saran tüm handikaplardan ve olumsuzluklardan, ülkemizin kazançlı çıkması istenilen durumdur. Dileğimizdir.