- Kategori
- Kültür - Sanat
Ellerim martı kanadı...
"Ve ne gelirse gelsin başıma alınyazım ve yaşantım olarak, - bir gezinme bulunacaktır onda, bir dağa tırmanma bulunacaktır: kişi sonunda ancak kendini yaşar."
Eski bir yazımda karşılaştığım mısralardan yola çıkarak paylaşmaya karar verilmiş bu şiir'leme şekerleme gibi algılarımın damağında hala acı bir tad gibi...Ve sırtıma yaslanan hemşire düşlerim nasıl da ruhumun sağlığıyla ilgili...Sokak başlarında gördüğüm her yeni yüz kendi acılarına program yapmakla meşgül..İşte bu mısralar benim düşlerimin hayata yansıyan manifestosu...
Kağıttan kayık alabora avuçlarımda,
Avuçlarımda senin güz sonu sıcaklığın…
Limana yanaşıyor günün son vapuru,
Algılarıma yanaşıyor-yakışıyor-Orhan Veli…
Durakta otobüs bekliyorum,
Sanki herkes bekliyor…
Bir Turgut Uyar şiiri,
Avaz avaz, bu ayaz, haylaz sabahta…
İkindi vakti iki sevgili kavgada
İzmirin aşk kokan kordonunda
Ben sana mecburum diye esiyor rüzgar pasaport da
Atilla İlhan birden bire kayboluyor…
İstanbulu bölüşüyor rant,
Musiki gibi sokaklarıyla Cemal Süreyya’nın cıgarasında…
Tek suçu tutup insanları sevmek olan adamın,
Kanserli memleket’ine bakıyorum dadça’dan…
Ağzımda bir dolu küfür!
Dudaklarım Can Yücel ağırlığında…
Ve…
Vatandaşlık hakkını şiiri’yle resmileştiren,
Her mısrasıyla memlekete hasret mührünü vuran,
Nazım’ın hasretiyle bakıyorum gözlerine…
Gözlerin her şiirin mürekkebi gibi akıyor içime,
Güvenli bir renge bürünüyor bedenim…
Mavi kokuyor ellerim…
Ellerim martı kanadı şimdi…