Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Haziran '09

 
Kategori
Haber
 

Engelbert Broda dünyayı kurtarmış olabilir mi?

Engelbert Broda dünyayı kurtarmış olabilir mi?
 

Enbelbert Brode


Bir pırıltılı genç adamı düşünün, Avusturyalı aristokrat bir babanın komünist oğlunu, bir zeka küpü yakışıklı bir fizikçiyi. Savaş yıllarında İngiltere'deki nükleer araştırmalar merkezinin kalbindeki bir bilim adamı olarak görüyoruz kendisini. Cambridge'deki o ünlü Cavendish Laboratuvarlarındaki saygın bir bilim adamı.

Manhattan Projesi'ndeki
nükleer reaktörler de dahil o devrin en önemli gizli nükleer bilgilerine sahip olabilen bir beyin. Sovyet casusu olma olasılığını İngiliz MI5 saptadığı halde bi' türlü açığını yakalayamıyor. Allah alah yani. Ajan Eric adını verdikleri Engelbert ( Bertie) Broda sayesinde Sovyetler Birliği nükleer teknoloji bilgilerine sahip oluyor. 1910 doğumlu olan ve İngiliz gizli servisince de Berti olarak da bilinen ajanın en önemli özelliği de hiç açık vermemesi, 1983 yılında Viyana Üniversitesi'nin saygın bir profesörü olarak yaşama veda ediyor.

Soğuk Savaşı Başlatan Casus
diye nitelenen Eric'in sırrı 70 yıl sonra MI5 gizli belgelerinin açıklanması ile ortaya çıkıyor. Ancak aramalara karşın bir delil bulunamamış. Önceki Yıllarda KGB arşivlerinin başında bulunan bir kişi de, 1990 larda arşivlerin açılmasıyla ortaya çıkan bu olayı kitaplaştırıyor. ** Öykünün detayları linklerde var.

Beni ilgilendiren satır araları. Üç tane soru geldi aklıma okurken ve yazarken.

Birincisi Engelbert Broda'nın sırları Sovyetlere aktarması acaba dünyalıların iyiliğine mi oldu diye düşündüm elimde olmadan. Neden?

Çünkü görüldü ki tek kutuplu bir dünyada kendini dünyanın efendisi ilan eden bir devlet -ki unutmayalım Hiroşima da dahil kaç Japon kentine kaç bomba atıldı bakın isterseniz hazır google varken - de özgürlük ve demokrasiyi önemsemesi yüzünden dünyanın altını üstüne getirebiliyor. Hedef gösterdiği gerekçelerinin hiçbirisini gerçekleştiremeyerek özgürlük ve demokrasi vaat ettiği topraklara kan, gözyaşı, kargaşa, eli kolu bacağı kopmuş insanlar, öksüz yetim çocuklar bırakmaktan ve bazılarının ah ilkellik işte diye nitelediği gericilik tohumlarını serpmekten başka bi şey yapabiliyor mu?

İkinci sorum da bugünün teknolojisindeki iletişim ile ve sahte deliller uydurma yöntemi ile ERİC'i yakalayabilirler miydi 70 yıl önce? Biraz daha fantastik bir soru bu değil mi , sanki ilkinin ezici ağırlığından sonra.

Hani bilirsiniz 80 li yılların Hollywood yapımı polisiye filmlerinin şaşmaz klasiği, suçlanmak istenen adamın cebine birazcık toz koymaktan geçer ya. Onun gibi bi şeyler yaparlardı ya da ne bileyim Youtube' de filan adamın videosu diye canlandırma filmlerini, ya da dublörlerini, başka başka konuşmalardan filtrelenen sözcüklerini kullanarak oluşturulan yapay ses bantlarını piyasaya sürüp o müthiş zekasının hiç de adaletli olmayan yollardan canına okuyabilirlerdi gibi geliyor. Belki de dizüstüsüne filan el koyup içine bi şeyler de yükleyip aha bunları bulduk filanlar olabilir mi? Bu konuda karasızım. Öyle akıllı bi adamsa kuşkusuz burada IQ su ta-va-nda olan ve zincirleme reaksiyonlar üzerinde çalışan bir meslektaşımdan bahsediyoruz, dizüstüsünün de, önlemini alabilir miydi? Kuşkusuz bu delil toplama olayının nasıl icra edildiğine göre değişen bi sonuca götürür. En iyi önlemin baltayla hard diski parçalama olduğunu okuduydum da gülesim yok iken pek bi gülmüştüm, baltayı nereden bulacaz diye belki de bu metropol köyde yaşıyor olsaydı, otoban kenarında bu rüzgarlı mevsimde her akşam çıkarılan anız yangınlarına fırlatıp hard diski yakmak daha pratik bi çare olabilirdi. Kuşkusuz yeni hard diskleri alırken de kredi kartı filan kullanmaz, akbile de basılmayan güzergahlardan dönerdi evine.

Bir üçüncü sorum da şöyle:

Bu Eric'e birinci soruda ileri sürdüğüm nedenlerle yardım etmiş olup yardım ettiğini de ne Eric'e, ne de MI5'e hissettirmeyen daha başka süper zekalar da işin içinde olabilir miydi acaba? Cavendish çevresinden ya da MI5' den bilip de bilmiyor görünenler örneğin, tam da birinci sorumdaki gerekçelerle.

(Belki de İngiltere'de komünizmin o dağınık görünümünün altında yatan bilinç buydu, örgütlenmeden daha etkili olduğuna inandıkları, belki de dünya siyasetini baştan sona değiştirebilecek daha farklı işlerin peşinde olmaları)

Bence üzerinde durulması gereken genel soru, 70 yıl önce Soğuk Savaş'ı başlatanlar aynı zamanda dünyayı kurtaran adam(lar) rolüne de soyunmuş olmuyorlar mı? Burada Cüneyt Arkın'a da bir geçmiş olsun demek gerekiyor.


Not:Prof. Broda'nın makalelerinden birinin özetine * ulaştım. İlk soruyu sormakta pek de haksız değilmişim.

Üçüncü sorumun da yanıtını buldum. Başka bir fizikçi Dr. Alan Nunn May*** 1946 yılında Sovyetlere bilgi verdiği için 10 yıla mahkum edilmiş. Demek ki başka zeki insanlar da vardı.

Sanırım sadece ikinci sorum yanıtsız kalacak.

Kaynaklar:

* http://sdi.sagepub.com/cgi/pdf_extract/10/2/220

*** http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/europe/russia/5300954/New-spy-book-names-Engelbert-Broda-as-KGB-atomic-spy-in-Britain.html

http://www.timesonline.co.uk/tol/news/politics/article6465116.ece

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=939988&Date=10.06.2009&CategoryID=81&ref=bulten

**kitap
Spies, the Rise and Fall of the KGB in America by John Earl Haynes, Harvey Klehr, and Alexander Vassiliev, is published in Britain in July.

 
Toplam blog
: 566
: 1338
Kayıt tarihi
: 11.07.06
 
 

Edebiyatla ilgileniyorum. Ayrıca amatörce belgesel film çalışmaları yapıyorum ve kültürel etkinlikle..