Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '09

 
Kategori
Hukuk
 

Ergenekon Davası ve Siyaset

Ergenekon Davası ve Siyaset
 

Sanık Listesinde kimler yok


Ergenekon davasında yargılanan kişilerin genel profiline bakarsak, demokratik yol ve yöntemlerle iş başına gelmiş Türkiye Cumhuriyeti Hükümetlerini kendi anlayışları doğrultusunda yönlendirmek ve şekillendirmek isteyen çevrelerin bilerek veya bilmeyerek hizmet ettikleri yasa dışı bir örgütlenme karşımıza çıkmaktadır.

Ergenekon örgütlenmesi, devletin içinde kamu görevi yapmakta olan, yani halkın ödediği vergilerden maaşını alan kimi üst düzey görevlilerin yapmakta oldukları görevlerini nasılda suistimal ettiklerini açıkca göstermektedir.


Bugün bir şekilde yargı karşısına çıkarılmış bulunan Ergenekon davası sanıklarının tamamı suçludur demek istemiyorum. Kimlerin suçlu olduğuna, bu örgütlenmede kimlerin doğrudan veya dolaylı suç işlediğine karar verecek olan makam muhakkak ki, bağımsız Türk yargısı olacaktır.

Burada benim anlamadığım veya anlayamadığım konu, bu Ergenekon davası sanıklarının özellikle mahulefet çevreleri tarafından böylesine nasıl sahiplenilebildiğidir. Bu muhalefet çevreleri, bağımsız Türk yargısını da, iktidarla işbirliği yapmakla suçlayacak kadar ileri gitmektedirler.

Yargı, bu mahalefet çevrelerinin lehine bir soruşturma açarsa veya karar verirse sorun yok. Tersine aleyhine bir soruşturma açar veya karar verirse işte sorun burada başlıyor. O zaman demek oluyor ki, yargı iktidar yanlısı tutum sergilemiştir.

Benim aklım bu saçmalığı almıyor. Bu nebiçim mantıktır.? Bu ülkede yargılanma ayrıcalığı olanların kimler olduğunu biliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri dokunulmazdır. Onlara da gerektiğinde dokunulabilir. Bunun da hukuksal yol ve yöntemleri vardır bu ülkede.

Kendilerini birinci sınıf vatandaşı ikinci sınıf gören bir zümre var ülkemizde. Bu zümrenin köklerini söküp atmak okadar zor ki, sıradan vatandaşların genel kanaatine göre Ergenekon davasında yargılandıkları anlaşılan bu ayrıcalıklı sınıfın kimi adamlarının oradan da sıyrılıp kurtulabilecekleri kanaatini taşımaktadırlar.

Şayet bu kanaat gerçekleşirse artık bu ülkede bundan böyle seçimlerin yapılmasına da gerek kalmayacaktır. Atatürk'çülük adı altında memleketimizi Atatürk'ün yolundan saptıracaklardır. Rejim artık tam bir diktatörlük rejimine doğru gitmektedir.

Elinde Türk bayrağı ile sokakta "Ordu göreve" diye bağırabilecek kadar işi ileriye getirmiş olan bu sözde Atatürk'çülerin foyalarının artık düşürülmesinin zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir. Türk ordusunun en önemli görevlerinden biri olan, milli iradeye saygı çerçevesinde demokratik düzenin devamını sağlama ödevini işlersiz hale sokmaya çalışmak tam bir ihanettir.

Bütün bu olumsuz şartlara rağmen Türk yargısının görevini layıkıyla yaparak suçluları tespit edip gereken cezayı vereceğine ve halen yargının bu görevi yapacak kadar mecali bulunduğuna yürekten inanmaktayım.

 
Toplam blog
: 72
: 525
Kayıt tarihi
: 20.07.08
 
 

Trabzon doğumluyum. Bir kamu kurumundan emekliyim, İktisat Fakültesi mezunuyum. İdeolojik saplant..