Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '08

 
Kategori
Kitap
 

Ergenekon

Ergenekon
 

"Söz uçar, yazı kalr" ümidiyledir tüm yazılanlar...


"Kitabın basım tarihi 1997. Bugünkü gündemimizin yıllar öncesine dayalı gerçeğinden uzak olan insanlarımızın aydınlanması için kesinlikle okunması gereken bir kitaptır. Aydınlık yarınlarımız için... Yıllar önce bu kitabı okuduğumda bu ülkenin devrim yapabilecek gerçek bir lidere ihtiyacı olduğunu düşündüm.Şu anda da aynı dileklerin ümidindeyim..."


Bu kitapta 40 dakika haber programının "Susurluk'un" unutulmaması adına yaptığı araştırmaları, Can Dündar ve Cemal Kazdağlı'nın 'Söz uçar,yazı kalır" sözünden gelen inançla ülkemizin resmini hafızalara kazımak adına, ülkemizde büyüyen kaosu ayrıntılarıyla ve oluşan çete zincirini tüm çıplaklığıyla ortaya serdiğini göreceksiniz.

Kitap, Susurlukta olup bitenlerin çok daha iyi algılanabilmesi için okuyucuya, 9 Ekim 1978'de öldürülen Türkiye İşçi Partili 7 genci yani 7 Tipli davasını hatırlatıyor, olayların akışına bu davanın altını çizerek başlıyor. Ve bu davanın üç kilit ismine,"Abdullah Çatlı, Haluk Kırcı ve İbrahim Çiftçi...

Kitap, Türkiye'nin, Cumhuriyet tarihinin en büyük skandalını dosyalara tıkayıp hafızasına gömdüğü gerçekleri, ciddi ve objektif araştırmacı yazar kimliklerinin imzasıyla ortaya koyuyor. Susurlukta "iş kazası" yapan bir Mercedesten dökülen kirli devlet sırlarını, çözülmenin eşiğindeyken tozlu raflara kaldırılan, geldiği gibi giden günümüze hatırlatma yapıyor...

Bu kitapta, bildiğimiz gerçekler ve bunların daha kanıtlı halleri kaleme alınmış aslında. Gladio tipi bir örgütlenmenin nasıl kurulduğunu, devleti ele geçirmeye çalışan çeteleri, iktidarı saran mafya ilişkilerini, eski ülkücülerden time uzanan yasadışı örgütlenmeleri, başbakanların kullandıkları "Özel Büroları", Güneydoğu'da sürdürülen mücadelenin nasıl hukuk dışına taşıp çeteler yarattığını, 12 Eylül provokasyonlarından, Özal süikastına kadar herşeyi ve devlet içindeki devleti tüm çıplaklığıyla göreceksiniz.

Kitapta ayrıca, gerçekleri gören aydın ve vatansever kimliğe sahip yazarlarımızdan Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu'nun suikastlarınada değiniliyor. Bu ülkenin gözü kapalı olmayan aydınlarının, ülkesi için ölümü göze alarak olaylar zincirinin peşine korkusuzca düşmüş yüreklerin, yaptıkları araştırmalar sonucunda, halkı bilinçlendirme ve bir dizi çetenin çetelesini tutabilecek bilgilere sahip oldukları dönemlerde, nasıl yok edildikleri çarpıcı şekilde ifade ediliyor.

Kitap, okuyucularını Ergenekonla tanıştırıyor. Bu ülkenin kirli yüzünden kurtulmak isteyen, karanlığa mum yakmanın özlemini çeken ve bu kitabı henüz okumamış tüm kitapseverlere öneriyorum...
"Bu ülke temiz eller mücadelesine ihtiyaç duyuyor."

Tanıtım yazıma kitaptada yer verilmiş Abdi İpekçi'nin "ÇAĞRI" adlı yazısıyla son vermek istiyorum...

"Yaşamlarını bu rejim içinde sürdürmek isteyenler, rejimi terörizme karşı savunmakta birleşmelidirler. Terörizme karşı olan , olması gereken partiler, aralarında bir dayanışmanın, bir uzlaşmanın koşullarını daha fazla geciktirmeden oluşturmalıdır.

"Toplum, özgürlüklerin korunmasını ve teröristlerin etkisiz hale getirilmesini istiyor. Ülkenin gereksinmesi bu doğrultuda bir cepheciliktir. Özgürlükçü, anti-terörist bir cepheciliktir...

"Olağanüstü yönetim biçimlerine yönelmek, teröristlerin oyununa gelmek olacaktır. Toplum ve sorumlu kurumlar, buna meydan vermeden, demokrasiyi tatil ve tadil etme durumuna düşmeden bu işin içinden çıkmalı, çıkabilmelidir.

"Bu çılgınlığa bir son vermek gerek."



 
Toplam blog
: 73
: 717
Kayıt tarihi
: 17.10.07
 
 

1979 D.bakır doğumluyum. AÖF bankacılık bölümü okumaktayım. Yazmayı çok seviyorum, hayata bağlayıcıl..