Erkeklerin Çekindiği Testler

"Bazı tıbbi testlerden çekinmek sadece kadınlarda değil, erkeklerde de sık görülen bir problem."

Bu cümleyi dile getiren uzmanlar konuya şöyle açıklık getiriyor:
Bazı taş fırın tarzı erkeklerin, belirli tıbbi testleri yaptırmak söz konusu olduğu zaman nasıl kızarıp bozardıklarını, terleyip solduklarını görmek hiç şaşırtıcı değildir...
Laboratuvar testleri için kan örneği verirken dahi bayılanlar da bu gruba dahil değil üstelik.

Erkeklerin korkusu acıdan, ağrıdan ziyade mahremiyet ve erkekliğe gölge düşürme durumuyla alâkalıdır...
Bilhassa belden aşağı testler mevzuubahis olduğunda erkeklerin hemen kafası karışır, yüzü kızarır...
Hatta kimileri bu testleri yaptırmayı külliyen reddeder!

İşte erkeklerin hoşlanmadığı o testler...

Prostat testleri
Prostat muayenesi ister parmakla hekim tarafından yapılsın, ister Rektal Prob ile Ultrasonik Değerlendirme söz konusu olsun çoğu erkeği rahatsız ediyor...
Halbuki her erkeğin bu değerlendirmeyi her sene, en azından 2 senede bir yaptırması şarttır...
Lâkin önyargılar sebebiyle çoğu erkek makattan yapılan bu testlerden hoşlanmıyor...
Razı olup yaptıranlar da en az 3-5 yıl ortalıkta görünmüyor!

Oysa her 2 test de prostat kanserinin erken teşhisi için son derece önemlidir.
Bilindiği üzere, tıpkı kadınların meme kanseri problemi gibi erkeklerinde prostat kanseri problemi var...

Çoğu erkek, erken teşhis edilmesi halinde neredeyse % 100 oranında tedavisi mümkün olan bu kötü hastalıktan dolayı hayatını kaybetmekte...

Düzenli prostat kontrolleri yaptırmak, özellikle ailesinde, bilhassa da kardeşleri, baba ve amcalarında prostat kanseri bulunan erkekler için vazgeçilmez bir değerlendirmedir.

Kolonoskopi ve rektoskopi
Erkekler bu testleri yaptırmamakta kadınlardan daha dirençliler...
Gerekçe prostat muayenesiyle aynı: Tetkik biçimi biraz nahoş!
Lâkin kolon kanseri erken teşhiste % 100 tedavi edilebilen, hatta henüz daha kanser olmadan kolonoskopi sayesinde çok ama çok erken dönemlerde bile tespit edilebilen ve yine bu yöntem yardımıyla polipektomi gibi sıradan bir işlemle, kanserleşmeden çözümlenebilen bir sağlık sorunudur.

Bu yüzden özellikle ailesinde kolon kanseri olanların, daha önceden kalın bağırsaklarında polip saptananların, "villöz adenom" "familyal poliposiz" gibi genetik kalın bağırsak hastalığı olanların bu incelemeden kaçınmamaları gerekiyor.

Ayrıca hemoroit erkeklerde sık görülen bir rahatsızlık...
Bilhassa iç hemoroitlerin teşhisi ise ancak rektoskopik incelemeyle konulabiliyor...
Daha da önemlisi, bazı hemoroitlerin arkasında gizlenmiş bir makat kanseri (rektum kanseri) gibi sorunlar da olabiliyor.

Ayrıca makat bölgesinde görülen akıntı (fistül) ve çatlakların (fissür) tanısı ancak dikkatli bir muayene ve rektoskopik incelemeyle konulabilmekte.

Fakat ne var ki, tıpkı kolonoskopi gibi rektoskopi de çoğu erkek tarafından daha yolun başında reddedilen bir test; hem de son derece önemli olmasına rağmen.

Sistoskopik muayeneler
Sistoskopi mesane (idrar torbası) içi ve üretra adı verilen idrar kanalındaki sağlık sorunlarının teşhisinde kullanılan bir testtir.
İtiraf etmeli ki, yalnızca yapılmasının güçlüğü ve verdiği nahoş duygular değil, çoğu zaman ağrılı bir işlem olması sebebiyle de erkeklerin hoşlanmadığı testler grubunda yer alır.

İdrar güçlüğü çeken erkeklerin çoğunda yapılan "flowsitometri" de benzer testlerdendir...
İdrar akım hızını değerlendirmeye yarayan bu test de, uygulamanın getirdiği bazı sıkıntılar yüzünden erkekler tarafından çoğu zaman reddedilmekte.

Ve diğerleri...
Erkeklerin yaptırmaktan hoşlanmadığı testler listesine, kalp-damar hastalıklarının erken tanısında kullanılan "eforlu elektrokardiyogram"ı, "talyum taramaları" ile "tomografik anjiyografi" ve yarattığı kapalı alan korkusu nedeniyle "MR incelemeleri ve diğer tomografik analizleri" de eklemek gerekir.