Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mayıs '13

 
Kategori
Siyaset
 

Ertuğrul Günay "Ne Fatih'i Anlamışlar, Nede Yaradanın Emrini"

Ertuğrul Günay "Ne Fatih'i Anlamışlar, Nede Yaradanın Emrini"
 

  • İstanbul Esenkent’te bir sitede bulunan yeşil alana bina yapmak isteyen belediye başkanına site sakinleri tepki gösterir.
  • Belediye Başkanı ki kendisi AKP’lidir, kendisine tepki gösteren site sakinlerine, “İstanbul’da bir kişiye bu kadar yeşil alan düşüyor mu?” der.
  • Bu tuhaf gerekçe sorasında, site içerisinde kalmış olan tek yeşil alana da yakın zamanda beton bir bina dikileceği kesin.
  •  
  • İbo, “Abi bunlar mütahit. Bildikleri tek şey, buldukları boş, dolu alan fark etmiyor, vuruyorlar kazmayı”.
  • İbo doğru söylüyor.
  • Alın size Antalya’nın durumu… Bir dönem belediye başkanı oldular Antalya’da, Antalya’nın anasını ağlattılar. Alt geçitlerle, absürd denebilecek düzeyde şehir merkezine tramvayı sokarak, şehir merkezini içerisinden çıkılamaz hale soktular.
  • Meltem Mahallesinde bulunan Yüzüncüyıl spor kompleksini ki bence gayet güzel bir spor kompleksiydi, futbol sahaları vardı bu kompleksin içerisinde ve semt takımları bu komplekslerden faydalanır, maçlar yaparlardı. Bu kompleksin olduğu yere kırkbin kişilik bir stad projesi kondurmak istemişti geçtiğimiz dönemin AKP’li Belediye Başkanı Menderes Türel. Belediye Başkanlığı CHP’li Mustafa Akaydın’ın eline geçince, stad inşaatı durduruldu. Ama geçtiğimiz yıl Başbakan Antalya’ya gelip bir konuşma yaptı ve stadın illede belirlenen bölgeye yapılacağını söyleyip, kestirip attı. Trafiğin sıkışık olduğu bir bölgeye birde saçma sapan bir stad kondurarak, Antalya’nın zaten kaybolmuş olan “Turizm kenti” olma özelliği iyice ortadan kaybolacak.
  •  
  • Kaç gündür İstanbul Taksim’de yaşananları izliyoruz. İnsanın içi sızlıyor.
  •  
  • İstanbul’da yaşadığım dönemlerde sıkça gittiğim bir parktı Taksim Gezi Parkı. Ceylan otelin yanındaki çay bahçesinde oturur, o güzelim ağaçların altında çay veyahut bira içerek boğazı seyre dalardım. Şehrin tamda merkezinde bu düzeyde bir yeşil alanın olması bir hayli sevindirici bir durumdu…  Nefes alanıydı Taksim Gezi Parkı. Ne var ki bizde öyle bir siyasal iktidar var ki tabir bu ya, yeşile alerji duyuyorlar, yeşili gördüklerinde yelleniyorlar. Aslında tam tabir bu… İnsan bu kadar mı yeşile, ağaca düşman olur? Her şeyi AVM, Plaza, Recidence denen ucube binalarla doldurmak hiç mi bu iktidar mensuplarını ve seçmenlerini rahatsız etmiyor?
  •  
  • Taksim Gezi Parkındaki yeşil kıyımına insanlar tepki göstersede, devlet o her zaman bildik yöntemleriyle, eylemleri sonlandırır. Eylemcileri anasından doğduğuna pişman ederler. Ve tabi ki sonrasında yeşilin icabına bakarlar.
  •  
  • Başbakan’ın dün yaptığı konuşmadaki bir cümlesi dikkatimi çekti, “Alın size 500 bin metrekare arazi, dilediğiniz kadar ağaç dikin. Ama ağaç falan dikmezler. Dertleri ağaç dikmek değil, yapılan icraatlere karşı çıkmak”.
  •  
  • Başbakan’ın bu lafı şirazesinden çıkmış bir insanın tipik bir psikolojisidir. Bu laf yerinden sökülecek, kesilecek ağaçların yerinden sökülmesine, kesilmesine meşruiyet mi kazandırır. Laf ola beri gele… Ama Başbakanın ağzından çıkan her absürd lafı ciddiye alan epey bir seçmen kitlesi bu ülkede var. Bu rezilliğe onay veren bu seçmen kitlesinin acaba zerre olsun vicdanı hiç mi sızlamıyor? Başbakan’ın vicdanının sızlamadığını artık çok iyi biliyoruz. Roboski’de ölen insanlar için hiçbir rahatsızlık duymadan, “Tazminatsa tazminat, verdik işte” diyebilen bir Başbakan’ın, ağacın kesilmesi, yeşilin yok olmasına mı içinin sızlayacağını düşüneceğiz? Tabi ki böyle bir düşüncemiz yok. Ama şu var ki en azından duyarlı bir kesim bu duruma tepkisini koydu. Ülke kamuoyuna bunların ne mal olduğuna ilişkin mesajlarını kısmende olsa gönderdi. Eylemler sona erebilir, Taksim Gezi Parkındaki asırlık ağaçlar yerlerinden sökülebilir, kesilebilir ama bu iktidarında ne mal olduğunun tohumları bu iktidara oy veren seçmenlerin zihinlerine bu elemler sayesinde ekilir.
  •  
  •  
 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..