Esed kaçtı (mı)?

Bugün çeşitli medya organlarında yer alan habere göre, Esed kaçmış...Ailesiyle birlikte Suriye'yi terk eden Esed'in Venezuella'ya gittiği söyleniyor.

Irak'ta yayınlanan El Zaman adlı gazeteye dayanarak verilen haber, Esed'in son zamanlarda piyasada görülmeyişiyle de doğrulanmış gibi gözüküyor. Esed de, ardında elli bin ceset, yıkılmış bir memleket ve sürülmüş yüz binlerce mazlum bırakarak "cehennemin dibine" gitmiş gibi...

Kendi halkıyla savaşan bir diktatörün iktidarı iki yolla sona erer; ya Esed için söylendiği gibi ülkesinin nerdeyse tüm menkul değerlerini alır kaçar; ya da halkı onu yargılar(bazan de yargılamadan) cezasını verir.

Ortadoğu'nun diktatörleri genellikle ikinci sonu yaşıyorlar. Yani, halkı onları yakalayıp ipe çekene ya da mahkum eden kadar ülkelerini terk etmiyorlar. İşte Saddam, işte Kaddafi, işte Mübarek...

Suriye'nin zaliminin daha farklı siyaset izlediğini biliyoruz. Dünyanın siyasal konjontürünü kendi lehine çok ustaca kullanmayı biliyordu. Bu, ona babasından kalan bir siyaset yapma biçimiydi. Ne var ki, zulmün sonu mutlaka gelir ve zalimler döktükleri kanda boğulurlar.

Esed, Venezuella'ya kaçmış, deniyor. Aslında, Rusya ve İran gibi müttefiklerinin de artık onu taşıyamaz hale geldikten sonra, Esed'in farklı bir ülkeye kaçması bekleniyordu.

Hatta, ben diyorum ki, Venezuella uzak bir yer. Şu Esedceğiz, Türkiye'ye gelse, onu misafir edecek çok sayıda dost bulurdu.

Hiç bir yere gitmese, CHP genel merkezinde kendisine nezih bir mekan ayarlanırdı.

Yoksa, geldi de bizim mi haberimiz yok!!!